Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ekim '14

 
Kategori
Deneme
 

Doğru mudur? Doğrudur!

Zengin bir baba oğlunu köye götürdü. Bu yolculuğun amacı, oğluna insanların ne kadar fakir olabileceklerini göstermekti. Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler. Yolculuktan döndüklerinde baba oğluna sordu: “ İnsanların ne kadar fakir olduklarını gördün mü? “ “ Evet! “ dedi oğlu. “ Ne öğrendin peki? “ Oğlu yanıt verdi: “ Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçede bir havuzumuz var, onlarınsa durmadan akan bir dereleri. Bizim bahçemizde lambalar var, onlarınsa parlak yıldızları. Biz dünyayı ön avluya kadar görüyoruz, onlarsa bütün ufku görüyorlar.” Babanın şaşkınlığı karşısında oğlu ekledi: “ Teşekkürler baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için! “

Evet, şimdi can alıcı soruya geldi sıra; bu alıntıda çocuğun verdiği cevap, “Doğru mudur? “ sizce. Bence; “ Doğrudur! “ Tabii, eklemek istiyorum; yalnızca bugün için.

Şimdi, bu bir tartışma konusu olsa bir sürü değişik yanıtla ve bakış açısıyla karşılaşacağıma eminim. Verilen yanıtların da doğruluğu, kişilere göre değişecektir. Fakat benim anlamadığım nokta; son zamanlarda moda olan “ doğrudur “ sözcüğünün başka bir şekilde kullanılmasıdır. Şöyle ki; kendimi paylaşıyorum diyelim, karşı taraftan herhangi bir onay beklemiyorum; dileğim sadece dinlenilmek. Karşı taraf, durmadan her cümlemin bitiminde “ doğrudur “ dedikçe; benim içimden bir itiraz cümlesi geliyor. Ne yazık ki, ukalalıkla yargılanacağımdan korktuğum için susuyorum.

Yine aynı şey; tam tersi bir konumda gerçekleşiyor. Örneğin birini aktif olarak dinlemeye ve onu anlamaya çalışıyorum. Fakat karşımdaki kişi her cümlesinin sonunda, dönüp bana “ doğru mudur “ diye sorunca; yine benim o içimdeki ses isyan ediyor. Arada sırada da olsa; burada bazen “ doğru- yanlış “ kavramlarıyla ilgili düşüncelerimi paylaşıyorum. Tabii karşı tarafın hoşnutsuzluğuna tanık olmak da benim hiç hoşuma gitmiyor. Çünkü benim de her zaman, herkesi hoşnut etmem gerektiğine dair bir yanlış inancım var.

Aslında ben; mümkün olduğunca “doğru- yanlış “ saptamalarından kaçınmaya özen gösteriyorum. Çünkü yalnızca bugün için, seçimlerimizin olduğuna inanıyorum. Bu seçimlerin de bedelleri ve ödülleri oluyor. Ne kadar çok ödül kısmına odaklanırsam, o kadar huzuru buluyorum. Benim için tek gerçeklik, bu sıralar bu.

 
Toplam blog
: 423
: 186
Kayıt tarihi
: 10.10.11
 
 

İkbal Özlen DİNÇERLER. 14.02.1960 doğumlu. izmir Kız Lisesi Edebiyat Bölümünü okudu. Buca Eğitim ..