Doğu Türkistan meselesi ve sosyal medya

Sosyal Medya üzerinden yapılan paylaşımlarla sokaklarda 'Çinli avına' çıkıldığını, Çinli diye Koreli ve Uygur veya tabiri caiz ise çekik gözlü olan vatandaşların veya turistlerin zor durumlar yaşadığını yine sosyal medya aracılığı ile öğrendik.

Sosyal medyada, Doğu Türkistan ile ilgili yaşanan olayları araştırırken akademisyenlerin ve bazı blog yazarlarının sağduyulu paylaşımlarını görmekle birlikte, sosyal medyada sağduyusuz ve ilkesiz paylaşımları da görmek mümkün…

Bilinen bir gerçek var ki, Doğu Türkistan 65  yıldır fiili bir işgal ve  asimilasyonla mücadele etmekte. Ülkede vicdan  ve seyahat özgürlüğü yasak. Pasaport alamadıkları için hacca gitme yasak. Çin rejimi, öğrencilerin ve öğretmenlerin oruç tutmalarını yasakladı.

Kamuoyunun bunu kınaması, Çin aleyhinde imza kampanyaları düzenlemesi, protestolar vs. son derece yerinde bir tepki, ancak sosyal medyada Çinlilere yönelik üretilen nefret söylemi, kasıtlı yayılan çarpıtılmış haber hatta Doğu Türkistan ile alakası olmayan video ve fotoğraflar üzerinden senaryolar üretilerek linç kampanyası başlatmak son derece tehlikelidir.

Sosyal medya hızlı yayılımın olduğu, nefret söyleminin kolaylıkla dolaşıma girdiği, sıradanlaştığı ve kanıksandığı bir mecra olup, çekik gözlü olarak gördüğü herkesi Çinli zannedip dövmek kadar ilkelliğe varan bir histeri yaşatıyor ve Doğu Türkistan meselesine zarar veriyor.

65  yıldır fiili bir işgal ve  asimilasyonla mücadele etmekte olan Doğu Türkistan meselesi ciddi bir mesele olup, sosyal medyada daha dikkatli, sağduyulu ve gerçekçi paylaşımlar yapılması gerekmektedir.