Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '09

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Doların mı sonu geldi, FED'in mi, ABD' nin mi yoksa?

Doların mı sonu geldi, FED'in mi, ABD' nin mi yoksa?
 

Son günlerde Doların düşmesine karşı ABD hükümetinin bir önlem almamasına şaşırıyor bütün ekonomi çevreleri. Şimdi olanlara bakalım, ABD hükümetinin ve FED’ in yapacak bir şeyi kalmadı ki. Elbette bakakalacaklardı. Kılavuzu Karga olanın burnu boktan çıkmaz. Yazılarımda aynı şeyleri tekrarlamaktan kaçınıyorum bu nedenle eski yazılarımı link veriyorum. http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=158885

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=171909

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=176135

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=168869

Bu yazıları bugünler için sakladım.

Lütfen aşağıdaki yazıyı okuyalım: “15 Eylül 2008 sonrasında, FED liderliğinde diğer dünya merkez bankalarının ortaklaşa hareketiyle piyasaya bir hafta içinde 600 milyar dolar likidite sağlaması, kısa vadede sorunları çözüyor gibi görünse de uzun vadede faizlerin yükselmesine ve ulusal borcun artmasına sebep oldu. Bazı Ameriekonomi yazarlarının deyimiyle FED, havaya para saçtı. Doların, küresel anlamda alım gücü düşerken, enflasyon sorunu ortaya çıktı. Yüksek enflasyonun olduğu bir ekonomide, ekonomik istikrar olamayacağı ekonomik istikrar olmadan da sürdürülebilir büyümenin sağlanamayacağı açıkken, kısa vadede ekonomik büyüme için fiyat istikrarından ödün verilmesinin, küresel güç ABD’yi orta ve uzun vadede her ikisinden de mahrum bırakacağı kesinleşmiş oluyor.”

ABD ekonomisinin tek kurtuluşu enflasyondur. İsterseniz buna bitişi de diyebilirsiniz. Bu kaçınılmazdır.

“ Bush döneminde, FED’in zarar eden kuruluşlara verilen borçların vadesini artırması ve riskli kağıtların güvenilir hazine bonolarıyla değişimine izin vermesi, bardağı taşıran son damlalar oldu. Kriz sonrası batan kuruluşlara verilen paranın geri dönüş garantisi olmaması ve üst düzey yöneticilere yapılan milyon dolarlık ödemeler, başkan Obama’yı zor duruma sokmuştu. Açıkçası 2001 yılından beri Greenspan ve Bernanke Yönetimleri, faiz oranlarını düşük tutarak, krediye olan talebi arttırırken, ekonomi balonunu büyümesine ve mortgage kriziyle, banka ve yatırım kurumlarının elinde değersiz kağıtların kalmasına sebep olmuşlardı. Buna rağmen kamuya ait paranın bu zehirli diye tabir edilen şirketlere aktarılması tepkilerin daha yüksek çıkmasına sebep oldu.”

Bundan sonra ya kağıt takası olacak ya da likidite üst limitlere dayanacaktır. Ne olacaktı peki? Greenspan ve Bernanke Yönetimlerini faiz oranlarını düşük tutmakla eleştirenlere soruyorum. Siz olsanız ne yapacaktınız? Faizleri mi yükseltecektiniz? Peki o zaman cari açıkların önüne nasıl geçecektiniz? Cevap yok. Çünkü ABD ekonomisinin artık çıkışı yok.

“Amerika Merkez Bankası ve Kongre arasındaki güvensizlik 1980’li yıllarda iyice görünür bir hale gelmişti. FED Başkanlarının aldığı kararlar her ne kadar bağımsız görünse de ABD başkanı tarafından atandıklarını unutmamak gerek. Bir diğer unutulmaması gereken de, 1992 Başkanlık seçimleri öncesinde Alan Greenspan’ın faizleri yükselterek ekonomiyi daraltması ve Baba Bush’un sonunu hazırlaması. Diğer iflas eden kurumlara kucak açıp 2008 seçimlerinin hemen öncesinde Lehman Brothers’ın batışını izlemekle yetinen Bernanke ise diğer bir örnek.
FED şüphesiz zor bir süreçten geçmekte. Yeni Slogan ‘End the FED’ ne kadar popüler olursa olsun, Başkan Obama’nın Martha Vineyard tatilini yarıda keserek, Ben Bernanke’yi tekrar FED başkanlığına getirdiğini açıklaması, kuruma olan güvenini ve desteğini açık bir şekilde ortaya sermekte. Obama’nın ekonomi yönetimi yeni projelerle tekrar FED’i denetim kurumlarının merkezi haline getirse de, sahip olduğu tüketici koruma güçlerini elinden alarak sektörde ki diğer unsurları da memnun etme telaşı içinde. “

ABD hükümeti ve FED’ in ne yapmasını öneriyorlar onu da anlamak zordur. Tabi ki bakacak artık olanlara. Müdahil oldukça daha da batacaklar.

Bundan sonra Dolar düşecek bakacaklar, faizler eksilere gidecek bakacaklar, cari açıklar içinden çıkılmaz hale gelecek bakacaklar, hiper enflasyon olacak bakacaklar, yoksulluk artacak bakacaklar, gösteriler olacak bakacaklar , bakmaya mecburlar. Piyasanın görünmez elinin isteklerine boyun eğmek zorundalar. Sel gelince suların gideceği yer bellidir. Su aşağıya doğru akar ama daima aşağıya doğru akar

Ey ABD hükümeti ve FED’i ! Rekabet ettiklerinden ucuz üretmedikçe uzun vadede kaybetmeye mecbursun. Hiçbir moneter oyun seni kurtaramaz. Ucuz üretmenin tek yolu da ucuz emektir. Ücret seviyelerin ve hayat standardın diğerleriyle aynı olana kadar karnın ağrıyacak. Bağırsak kanseri olmadan karnının ağrısı geçerse şanslısın. Senin şanssızlığın dünya halklarının şansıdır aslında, senin devletin ve parandan kurtulmak onların en büyük şansı olacaktır.

 
Toplam blog
: 105
: 3914
Kayıt tarihi
: 05.11.08
 
 

İ. Ü. İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler 1989 mezunuyum. 1993'ten beri uluslararası fındık ..