Don Kişot’lar Drogba’lara karşı !

Alper, Muhammet, Volkan, Serdar ve Tunahan. Bunlar kim mi?

Bunlar sırasıyla U14, U15, U16, U17 ve U18 Galatasaray Akademi Elit Lig takımlarının golcüleri. Bir başka deyişle altyapının Don Kişot’ları.

Biri Şampiyonlar Ligi gruplarında, diğeri Süper Lig’de olmak üzere kadrosunda iki gol kralı barındırdığı ve Elmander gibi bir alternatifi olduğu halde 34 yaşında Çin’e transfer olmayı seçmiş birini Galatasaray’a transfer eden zihniyete karşı mücadele vermek zorunda olan minik Don Kişot’lar. Ezeli rakibinin dört golcüsünün attığı golü, iki golcüsüyle atmış bir forvet hattını yok sayarcasına santrafor transfer eden bir anlayışa karşın, bir gün Galatasaray A takımının formasını giymeyi hayal edecek kadar temiz kalpli minik Don Kişot’lar bunlar. 

Hasbelkader bu yazıya denk gelir de okursanız çocuklar, şunu aklınızdan çıkarmayın. Türkiye’de siz ve sizler gibileri destekleyen bir azınlık her zaman olacak. Ama unutmayın ki; Galatasaray’ın parası olduğu sürece karşınıza hep bir Drogba dikilecek. Sizi bu kulüpten uzaklaştırmaya çalışacak. Ve muhtemelen de bunu başaracak.

Yirmili yaşlara geldiğinizden kiralık olarak savrulup duracaksınız. Psikolojiniz zorlanacak. Kaçınılmaz bir düşüş yaşayacaksınız. “Kötü takım iyi oyuncuyu bozarmış” umurlarında bile olmayacak. Kulüp kulüp dolaştıracaklar sizi. Öyle ki, hangi takıma kiralandığınızı bile hatırlamayacaklar. Ve o sıralarda yıllarca hayalini kurduğunuz o 9 numarayı başka bir Drogba giyiyor olacak.  

Yeri gelip, tarihe göz attığınızda, canınız kadar sevdiğiniz kulübünüzün altyapısından yetişip A takım forması giymeyi başarmış ve bu onurla Milli Takıma yükselmiş bir forvet oyuncusu olmadığı fark ederseniz şaşırmayın çocuklar. Unutmayın ki; Drogba’ları ı transfer edenler, Galatasaray alt yapısından çıkıp büyük bir golcü olabilmenin hayalini hiç kuramamış olabilirler.

Size “siz de onlar kadar iyi olun, size de o formayı verelim” derler. Sizleri A takıma hazırlamakla yükümlü bir sistemi doğru işletemediklerini kabul etmeyip, kendi bakış açıları yerine, sizlerin gelişimlerini sorgularlar. Hazırlıklı olun.    

Size bir sır vereyim çocuklar. Hollanda’da Ajax sadece bu sezon bile Galatasaray’ın dört senede A takıma verdiği oyuncu sayısı kadar A takıma oyuncu yükseltti. Tam sekiz tane. Bunlardan beşinin A takımda oynamaya başladıklarını göz önünde bulundurursak fark on seneye kadar çıkar. Onlar için hangi pozisyonda oynadığınızın önemi yoktur. Eğitimi en iyi şekilde vermeyi ve yolunuzu açmayı ilke edinmişlerdir. Geçmişte, Bergkamp, Kluivert ve Babel’i dünya pazarına sundukları gibi Menig’i, Becker’i ve nicelerini sizlerin çıkmak için can attığınız yerlere dünya kadar paralar karşılığında vermenin planlamasını yaparlar.   

Eğer orada oynuyor olsaydınız, önünüzü kapatacak bir Drogba transfer edilmezdi. Yirmili yaşlara geldiğinizde canınızdan çok sevdiğiniz kulübünüzden sırf forvet oyuncusu olduğunuz için gönderilmek zorunda kalmazdınız. Takımınızın formasını onurla giymeye devam etmek, ya da peşinizden koşan Avrupa kulüplerinden dilediğinizi seçmek gibi iki muhteşem seçenek olurdu önünüzde. Hatta Galatasaray A takımında oynama şansınız belki bu günkünden çok daha fazla olurdu. Üstelik otuz beş yaşına geldiğinizde bile dünya kadar paraya Galatasaray’a transfer yapabilir kamuoyuna “büyük transfer” diye tanıtılabilirdiniz.