Dönüm noktası dendi; dönüp-dolanıp yine AKP'ye geldik; iyi mi!

7 Haziran bir dönüm noktası dendi; insanlar “Dönüm noktaları” için oylarını kullandı; şimdi ise sonucunu bekliyorlar!

Kimse kıvırmasın; bu seçimde Recep Tayyip Erdoğan ve AKP oylandı!...

Sonuç ortada...

Şu saatten sonra AKP dışında hiçbir partinin “Ayy seçmenimi kaybederim, bilmem ne çizgimden asla şaşmam” gibi öne sürdükleri gerekçelerin genel seçmen grubu içinde yalnızca “Şımarıklık” ve “Ego” olarak algılandığını söylemek isterim!

Amaç ve araç ayrılmaz bir ikilidir; ancak öne koyulandır esas olan!

Mesela; parayı amaçlarına ulaşmak için bir araç olarak görmek ile parayı amaç olarak görüp de herşeyi araç olarak kullanmak arasında dağlar kadar fark vardır...

******

“Dönüm noktası” denilen yerde insanlar bir anlamda “Başkanlık sistemine” karşı cumhuriyeti, AKP hükümetine karşı diğer partilerin kuracakları bir hükümeti işaret etmişlerdir.

Şu dönemde dahi ortak bir payda sağlanamıyorsa; ne Türklükten bahsetsinler artık ne de cumhuriyetten!

“Özgürlük” adını da anmasınlar!...

AKP iktidarı yeterince “Özgürlük”, ekonomik gelişim”; “Yeni Türkiye” falan diyor; az daha sıkın dişinizi; yine iktidar yapın, iyi mi!

Aman ha; burnunuzdan kıl aldırmayın!

******

Bu arada, Kemal Kılıçdaroğlu’nu yapıcı siyaseti nedeniyle takdir ediyorum.

Üstüne gelinmesinin tek amacının da “Birleştiriciliği” olduğunu düşünüyorum.

Seçmen üstüne düşeni yaptı, oyunu kullandı, şimdi sonuç bekliyor; o sonuç ki ya hükümeti kurdunuz, ya kurdunuz!

“Dönüm noktası” denilen seçimden sonra ortak bir paydada buluşamayan hiçbir parti, valla benden söylemesi, “Dönüm noktası”na olan güvenini kaybeder ki bunun karşılığı da mazallah cumhuriyetin, vatan topraklarının daha da kaybına kadar varır!

En basit anlamıyla: “Hah işte, attılar-tuttular; bir hükümeti kuramadılar!” durumuna gelinir ki incinen-kırılan-küsen en çok seçmenler olur!

******

O kırılan, küsmeye hazır seçmenler var ya; onlar asgari ücretle geçinmeye çalışıp, çabalasa da borç içinde yüzen, yine de pes etmemeye çalışarak kendi ideallerinin peşinde koşanlardır!

O insanlar sizlere oylarını verdi; ideallerini gereçekleştireceklerine inandıkları için...

İnsanca yaşamak onların derdi; özgür ve korkmadan, korkutulmadan... Emeği çalınmadan... İnancı sorgulanmadan...

İstenilen bu kadar basit, bu kadar insanca...

Buna karşılık koalisyon için verilen tepkiler bencil ve şımarıkça...

******

Bir anlamda “Cumhuriyeti” oyladı vatandaş; bunu talep eden parti dışında seninki-benimki ayrımı olabilir mi?

Huuu; bir kendinize gelin yahu! Bu insanlar sizlere güvenerek oy verdiler; “Bir dur deyin!” diye, bir umut olun, bir halden anlayın diye...

Ne bencilliğe takadı kaldı bu vatandaşın ne de oylarının değersizleştirilmelerine...

Ayak oyunlarından da artık gına geldi; herkes ruh hastası oldu lakin devlet hastanelerinde psikolog da çalıştırılmıyor!

İnsanlar aç, sefil; umutsuz, güvensiz... Huzursuz...

Hala sizlere verilen görevin farkında değil misiniz?

https://twitter.com/Gulgunkaraoglu

gulgun_2006@hotmail.com