- Kategori
- Basın Yayın / Medya
Dün bayiden bir Hürriyet aldım
Bugünlerde bir kıyamettir gidiyor.
Neymiş o Emin Çölaşan Hürriyetten ayrılmış.
Hürriyet Emin Çölaşan’la yollarını ayırmış.
Neden olabilir.
Demek istemiş olabilirler ki.
Ey Emin artık eskisi gibi emin değilsin.
Gazete köşe yazarı yazdığı gazetesinden çıkartılabilir de.
Çölaşan da sadece bunlardan birisidir.
Ciddi bir memleket meselesi gibi önüne gelen konuşuyor.
Sevinen de var üzülen de.
Bütün bunlar doğaldır.
Hürriyette kıyamet alametleri nasıl başlar deselerdi.
Herhalde Emin Çölaşan’ın gazeteden çıkartılmasıyla! diyecektik.
Şimdi bazı okurlar konuşuyor.
Emin sen bizim sesimizdin.
Emin sen bizim gözümüzdün.
Fakat nedense gümbürtüsü ağırlığından daha fazla oldu.
Memlekette gazete mi yok.
Gider bir başka gazetede yapar arama-kurtarma çalışmalarını.
Şimdi sorabilirsiniz.
Sen Emin Çölaşan’ı beğenmiyor musun?
Beğenip beğenmemek konusuna gelince.
Bir defa o tercih kişinin şahsına bağlı.
Ben yazarları severim.
Okurum da.
Ancak Çölaşan’dan fazla “emin” olmadım.
Olamazdım da.
Adı üstünde.
Hiç olmazsa ona Emin diye çağırıyorlar.
Yine diyeceksiniz ki o bir yazar.
İyi ya biz de o bir yazar olduğu izin kaleme aldık.
Yazmasaydı neyi bulup ta yazacaktık.
Bugünlerde bir kıyamettir gidiyor.
Neymiş o Emin Çölaşan Hürriyetten ayrılmış.
Hürriyet Emin Çölaşan’la yollarını ayırmış.
Neden olabilir.
Demek istemiş olabilirler ki.
Ey Emin artık eskisi gibi emin değilsin.
Dün bayiden hürriyet aldım.
Sonuna kadar okudum.
Sonra kendi kendime dedim ki.
Hürriyet sensiz de güzel.