- Kategori
- Psikoloji
Dün de bir yarın değil miydi?

Dün de bir yarın değil miydi ? Hep deriz ya " yarın her şey daha güzel olacak !!.. Umut vardır hep içimiz de.. Sanki yarın geldiğinde yepyeni bir insan olacağız.. Yaptığımız hataları, yaşadığımız kötü " an " ları bir daha yaşamayacağız.. Öylemi ? Değil mi? Bilemiyorum, ya da bilmek mi işime gelmiyor acaba..
Hayata bir çığlıkla gelip, ünlemler yaşayıp, edatlarla sürüklenip, virgüllerle nefes alıp, sıfatlarla renklendirip, bağlaçlarla pekiştirip ve sonunda kocaman ve küçücük bir noktayla bitiriveriyoruz bize sunulan " hayatımızı "..
Hayatı bir oyun olarak kabul edelim ama, önemli olan oyunun ne kadar sürdüğü değil de nasıl oynayabildiğimizi algılayabilmek mi önemli olan acaba...
Dünlerle beslenerek yarınlara umutla bakabilmek mi??
Soru işaretlerinin çok olduğu bu keşmekeş yaşantının başrolü bize verilmiş..Diğer insanlar da figüran .. Ve herkes de kendi yaşantısının "başrol" ünü başarıyla oynayabilmek için tüm figüranları eziyormu acaba?
Onlardan biri olmak istemiyorum.. Eleştirdiğim insanlar gibi olmak istemiyorum.. Bunun için de elimde sulanmayı bekleyen hüzün çiçeklerimi sulamıyorum..Çünkü biliyorum ki azıcık yüz versem açacaklar yüreğimde..Büyüyecek kaplayacaklar tüm yaşantımı..
Dün de bir yarın değil miydi ? Evet dün de bir yarındı tabiiki..Ama yarınımızı da besleyen dünümüzdü...
Tek püf noktası " yaşadığımızı algılamak mı, algıladığımızı yaşamak mı? ..İşte bunu çözebilmek.!!!