Düşman domuzlar

Balıkesir'in şirin ilçesi Susurluk'un düşman işgalinden kurtuluşunun 87. yıldönümü kutlanıyor. Hem de büyük bir çoşkuyla. İlçe halkı resmi geçidi izliyor. Çoluk çocuk herkes orada.

Derken resmi geçit başlıyor. Devlet erkanı, askerler, resmi kurumlar bir bir geçiyorlar halkın önünden büyük bir gururla.

Kortejde Susurluklu avcılar da var. Onlar da yürüyorlar. Arkalarında büyük bir römorkör. İçi ölü yaban domuzu dolu.

Yürüyor avcılar. Arkalarında cansız yaban domuzları. Kimisini ayağa dikip sabitlemişler, kimisini yatırmışlar.

Ayakta dikilen yaban domuzunun ağzına ot tutuşturmuşlar.

Gururla yürüyor avcılar. Arkalarında vurulmuş yaban domuzları.

Çocuklar korkuyorlar, ölen domuzların kokusu bir yandan.

Susurluk'un düşman işgalinden kurtuluşu ile öldürülmüş yaban domuzları arasındaki bağlantıyı elbette ileride Tarihçilerimiz kuracaklardır.

Bir türlü anlamıyoruz onların yaban hayvanları olduklarını. Doğa onların evi. Biz gelip onları evlerinde vuruyoruz.

Nedir onların günahı? Allah tarafından yaratıldıkları doğal ortamlarında yaşamaları mı?

Bir tek, ülkeyi işgal eden düşman yerine konmamışlardı, o da oldu.

Oysa doğaya insandan daha çok zarar veren başka bir canlı var mı?