Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

12 Ağustos '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlük kaza atlatmış...

Merhaba sevgili e-günlüğüm;

İnanır mısın, dün gece de içmedim. Yani içki içmedim. Kelime oyunu yapmıyorum. Kekik, çay, su içtim ama alkolü içki içmedim. Bir arkadaşım "içme, beynindekiler açığa çıksın" diyor. Halbu ki tam tersidir. Kompleksli ve içine kapanık kişilikler alkol alınca ortaya çıkar. Beynim her durumda çalışıyor ve düşünüyor. Bastırılmış bir duygu yok ki açığa çıksın...

O arkadaşıma selam ediyorum.

Çok merak ediyorum, bu hayvan barınakların da hayvanlara nasıl bir eğitim veya bakım uyguluyorlar? Tabi söylenenleri değil gerçekleri merak ediyorum. Yan binanın köpeği cango, geldiğinden beri yemek yemiyor, su içmiyor, sesi çıkmıyor. Tıpkı suçsuz yere yıllarca hapis yatmış bir insan gibi sindirilmiş vaziyette kulübesinde oturuyor. Sabah yanına gittim sevmeye çalıştım ama hiç yanaşmıyor. Hatta korkuyor. Zorla çektim yanıma ve konuştum onunla. Vakit buldukça yanına gideceğim...

Yavrularını arayan kedi bu gün de geldi. (yarın da gelecek)

Değerli e-günlüğüm; Bu gün bir adama çarpıyordum. Daha doğrusu adam bana çarpıyordu. Alt sokakta bir inşaat var ve civarı işçilerle dolu. Ara sokak hızımla (20-30) ilerlerken aniden önüme bir genç atladı. Bunu ancak intihar etmek isteyen yapar ama bu gencin intihar eder hali yoktu. Beni görünce ki bakmadan yola atlamış.. (tarlada yürür gibi) Kendini bir de yere attı. İyi ki durabildim ve genç adama çarpmadım. Ben çarpmadım ama o kendini yere çarptı. Hareketlerine anlam vermek olanaksız olsada durup yardım ettim. Elleri biraz soyulmuştu ve eczaneden oksijenli su ve tentirdüyot alıp pansuman yaptım. Bütün bunlara rağmen "abi aniden önüme çıktın şaşırdım" demez mi... Sadece güldüm ve pansumanı tamamlayıp oradan ayrıldım. Düşündüm de bir de adama çarpsaydım kesin suçlu olacaktım ve ozaman bir de oradaki inşaat işçileri ile birbirimize girecektik. (birbirlerini tutarlar ya) Şansım varmış ki bir şey olmadan olay kapandı.
Evet e-günlüğüm. İnsanlar yazlıklardan dönmeye başlıyor. Bu gün bir kaç kişi daha döndü ve gün hareketlenmeye başladı...

Arabanın sigortası da tamam. Bu senenin en ağır ayını ufak tefek borçlarla atlatmış olduk. Şimdi daha çok çalışmak lazım. Borçlar kamçı görevi yapacak ve sırtımda şaklayacak. Bu iş yerinde hastalanmak, izin yapmak, kaza yapmak, yorulmak, ölmek yasak.

Sevgili e-günlüğüm; gel beraber yemek yiyelim, sonra yine yazmaya devam ederiz.

Yemekden seonra bir kaç servise gidip geldim. Saol sana da afiyet olsun.
Bu gece yüksek müsadelerinizle rakı içeyim artık. Hem bakarsın gizli kalmış duygularım açığa çıkar da biraz rahatlarım. Hahaa kapat telefonu!

Az kalsın unutuyordum. Bilgisayarımın üzerine kuma getirmeye gerek kalmadı. Her şeyi düzelttim. En iyisi mi eve bir kuma getirmeli diye düşündüm bir an...

Bilgisayarcı yapamadı ben yaptım. Kendimle gurur duyuyorum...

Hahaa kapat telefonu!

Değerli e-günlüğüm, yarın yine yazışacağız, yazışmazsak olmaz.
Şimdilik bana müsade. Hoşçakal

Biliyor musun: Altıncı kattan düşen bir yetişkinin ölme olasılığı 10 da 9, altıncı kattan düşen bir kedinin ölme olasılığı 10 da 1 miş... (ölen kurtuluyor, ölmeyen ömür boyu sakat. Hangisi güzel? altıncı kattan düşmemek)
Güzel söz: "Elmas, yontulmadan, insan ise, yanılmadan mükemmelleşmez... J.Jenkins

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara