E. Vali Şair- Yazar A.Rıza Akdemir'in ardından

Bir insanın, hele bu insan sizin tanıdığınız bir dostunuz bir gönüldeşiniz ise vefatının arkasından bir yazı yazmak o kadar zor ki anlatamam. Bu yazıya nasıl başlayabilirim, nerden girebilirim, neyi anlatabilirim veya neyi yazabilirim? Sorular geliyor insanın aklına. Yani “usuna da” diyebilirim, ancak bu sözcük kerpiç gibi yerine oturmuyor…

Emekli Vali, şair ve yazar A.Rıza Akdemir geçen Nisan ayında öbür âleme uğurladık. Tarih yanılmıyorsam 9 Nisan 2012 Ankara’da…10 Nisan 2012 Salı günü Kocatepe Camisi’nde kılınan öğle namazından sonra Karşıyaka Mezarlığı’nda dualarla toprağa verildi. Ne yazık ki bu tarihte ben de Ankara’da idim. Bu ölüm haberini duysaydım muhakkak bu hasta halimle bir sarı taksiye atlar cenazesinde bulunmayı çok isterdim.

İki üç ay önce baypas olduğumdan  zaten öyle soğuk havalarda da bir yere gidemiyordum, Bu acı haberi gazeteci yazar dostumuz Prof. Dr. İsa Kayacan’ın bir yazısından öğrendim. Daha sonra da halk bilim uzmanı (  Prof. Dr.) Nail Tan’ın Türk Dili dergisinde yazdığı bir makalesinden öğrendim. Türk Dili Sayı: 724, Nisan 2012.

Şair, yazar A. Rıza Akdemirle Uluslar arası Hazar şiir akşamlarında tanışma fırsatını bulmuştum. Hoş sohbet güzel ve etkili konuşan hoş duygulu bir insandı. En  son 21 Mayıs 2011 de SAKÜDER’İN hazırladığı şiir yarışması ödül törenleri sırasında Ankara’da görmüştüm Bu törende SAKÜDER Genel başkanı Sevgi Eser, jüri başkanı Ali Naili Erdem, Üyeler: A.Rıza Akdemir, Eski Milli Eğitim Bakanlarımızdan şair Ali Naili Erdem, Prof. Dr. İsa Kayacan, Şair Vedat Fidanboy, Şair Murat Duman gibi şairlerin bulunduğu bir etkinlik sırasında yine onu dinleme ve görüşme fırsatını buldum.

Bu şiir  yarışmasında ben de ödül almıştım. Türkiye genelinde 2.lik ödülünü almıştım. Birinci gelen olmamıştı. Beni tebrik etmişlerdi. Bana verilen Onur belgesinde rahmetli A.Rıza Akdemir’in imzası vardır. 

Şair ve yazar A. Rıza Akdemir, 1933 yılında Anzer ( Ballı köy ) Rize doğumludur.   Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezundu. Oldu. ( 1960 ). Çorum’un Ortaköy, Artova, Reşadiye, Sarız, Olur, Niksar’da kaymakamlık yaptı. 1975 yılında Siirt Valisi oldu. 1976 yılında İçişleri Bakanlığı özlük işlerinde görev aldı, müsteşar yardımcısı iken 1993 yılında Balıkesir Valisi oldu. 1995’te emekliye ayrıldı. Bir süre İLESAM Genel Başkanı olarak hizmet verdi ( 2006 ). Mesleğinin yanı sıra Türk Edebiyatına birçok eserler kazandırdı. Yayımlanmış 30 yakın kitabı vardır. 

Şiir ve edebiyatla ilgili diğer yazıları Türk Dili, Çağrı Dergisi, Milli Kültür, Türk Edebiyatı, Türk Yurdu ve Diyanet gibi dergilerde yayımlandı. Çocuk edebiyatıyla ile ilgili yapıtları Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayımlandı. Almancayı çok iyi biliyordu bazı Almanca kitapları da Türkçeye çevirdi. Dili, Türkçesi akıcı ve hitabeti kusursuzdu. Aslında iyi bir konuşmacıydı.

Kitaplarından bazıları şunlardır:

ŞİİR: Bir gün Gelecek ( 1960 ), İnci Taneleri (1972), Billur Damlalar ( Manzum Öğütler ( 1974 ), Masal Çiçekleri –Şiirli Masallar ( 1985 ), Bir Demet Çiçek ( 1998 ),  Masal: Çocuklarımıza Masallar ( 1985 ), Piyes: Adalet ( 1981 ), Derleme: Çocuk Hikâyeleri ( 1979 ), Masal Bahçesi ( 1981 ), İstanbul’dan Orta Asya’ya Seyahat Mehmet Emin Efendi ( 1986 ), Bir Avuç Masal ( 1991 ), Güldeste –Türk Edebiyatında seçilmiş Beyit ve Mısralar ( 1991 ), Bunlardan başka çeviri olarak ta yayımlanmış eserleri vardır.

TÜRK DİLİ adlı bir şiirinde bizlere  şöyle  sesleniyordu:    

 Kalbimi bir çocuk bile kandırır

Kalbim ki... bir durgun suyu andırır

Bir bakış, bir hayal dalgalandırır

Kalbim ki... bir yayla gölüne benzer

***

Bir vade inanır, düşer sevince

İnilder derinden, rüzgâr esince

Nağmesi hüzünlü, titrek ve ince

Kalbim ki... bir keman teline benzer.

Türk Dili Dergisi: Türk Dili, S. 553, Ocak 1998, s. 43.

Şair A.Rıza Akdemir, şiirimize, sanatımıza ve milli kültürümüze sevdalıydı. Türk yurdunu, vatanını, Türk ulusunu çok seviyordu. Edebiyatımızda, şiirimizde bunları nakış nakış, oya gibi işliyordu. Şiirimizi iyi tanıyordu ve öylece de tanıtıyordu. Milli değerlerimize içtenlikle bağlıydı. Birlik ve beraberlikten yana idi. Günün adamı değildi. Bu özlemle şiirlerini yazıyordu.

Şiirlerinde ağdalı, yapmacık sözcüklere asla yer vermiyordu. Yaşayan Türkçeden yana idi. Onu her zaman sevgiyle ve saygıyla anacağız. Başta ailesi olmak üzere tüm sevenlerine başsağlığı ve değerli şair ve yazarımız A. Rıza Akdemir ‘e Allah’tan rahmet diliyorum. Nur içinde yatsın diyorum. Şairimizin “ANNEM” diye bir şiiri vardır, ben okurken inanın gözyaşlarımı tutamadım. Kalbinde birazcık anne sevgisi olan her insan ağlar… Anne hasretiyle yanan yürekler ağlar.

Sözlerimi “ANNEM “ adını taşıyan özlem ve hüzün dolu bu lirik şiiriyle bağlamak istiyorum: 

Rize’de o küçük dağ evimizde

Kırlangıçlar kadar neşeli, Hürdüm,

Rize’de o küçük dağ evimizde

Annemin dizinde rüya görürdüm

***

Sonra uzaklardan uzanıp bir el

Beni o yuvadan koparıp almış,

Ne varsa yıkılmış ne varsa güzel,

O günden içimde acılar kalmış.

***

Sallanan bir mendil, vapur, hıçkırık,

Kumsalda bir kadın, bir siyah nokta,

Annem boynu bükük, kanadı kırık,

Öylece çaresiz kalmış uzakta.

…………………………………….

Her saat acı, her günü bir dert,

Aradan seneler, seneler geçti,

Alev alev yandı bağrımda hasret

Sormayın başımdan ah neler geçti…

***

Öldü… Ulaşmadan yaşı elliye,

Şimdi bir tepede garip mezarı

Oğlum bir gün dönüp gelecek diye,

Gözlemekte hâlâ boş ufukları…  ( 1 )

 A.Rıza AKDEMİR

    1 - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar Ansiklopedisi

         Haz: İhsan IŞIK. 1.Cilt. Sayfa:157. Ankara 2006.

    2- Türk dili Dergisi Nail Tan, Sayı: 724, Nisan 2012- Ankara.