Eğitimde dayak olur mu?

MEB Müfettişleri okul müdürünün öğrencisini dövmesini terbiye niteliğine benzetmiş. Danıştay 2. Dairesinin 1978 tarihli kararında "öğretmenin öğrencisini dövmesi,disipline yönelik terbiye niteliğindedir" şeklinde açıklamış.
Dayağa kesinlikle karşıyım,bir eğitimci olarak 12 yıllık öğretmenlik hayatımda bir kez bile öğrencilerime vurmadım. Dayağın savunulmasını doğru bulmuyorum.
Okulda dayak yiyen çocuklarımızın çoğu evde yetiştirilmesi zor velilerin çocukları olmaktadır. Bu acı tablo çocuk için üzücü o dayağı eğitilmesi zor bir anne baba ya sahip olduğu için yediği gibi,tüm suç çocuğa kalıyor. Yani dayak yiyor,eğitimsiz anne babanın evdeki acı tablosuyla yaşıyor,okulda huzuru bozan kişi olarak anılıyor. Hepside birbirlerinden acı.

Veliler hatanın nerede olduğunu biliyor mu?Veli eğitimin ihtiyaçlarını bilmek zorundadır.Okulun beklentileri veliye öğretilmelidir.Veli eğitimde en etkili unsur çocuklar %70 veliden etkileniyorlar.Veli eğitime hazır olmadan öğrenci hazır olamaz. Okulun huzurunu bozan çocuklarımız evde genel olarak sorun yaşayan öğrencilerdir.
Dövmeye taraftarı değilim. Okulun huzuru için velilerin eğitimden geçmeleri gerekmektedir. Okulda sorun çıkaran öğrencilerin velileri toplantıya bile çoğunlukla gelmezler.Veliler yanlışların nerelerde yapıldığını öğrenmeden eğitim olmaz.

Çocuk güçsüzse sorunların içerisinde yaşıyorsa daha saldırgan ve kavgacı davranır. Öğretmenler olarak bu davranışları dayağa dönüştürmemeliyiz. Dayak kişinin kendine olan saygısını öldürmektedir. Saygıyı yitiren çocuk dahada saldırgan hale gelecektir.

Okuldaki huzur nasıl sağlanır? velilerin eğitimden geçmeleri ile okulun amacını bilmeyen veli çocuğuna'da öğretemez.

Biz öğretmenler çok sıkıntıdayız bilmediğini bilmeyen veli ve işin içinden çıkamayan çocuklar. Neden uyarıldığını anlamayan veli öğrenciyi tahrik ediyor,çocuk okulda dahada saldıgan davranıyor.
VELİ EĞİTİMİ ÜLKEMİZ İÇİN KAÇINILMAZ BİR İHTİYAÇTIR.

Dayakla hiç bir yere varılamaz,müdürün cezalandırılmasıda çözüm değildir. Neden çocuğunun bu hale geldiğini düşünmek yerine dayağın peşine koşan velilerimiz oldukça sorunlar çözülmez. Tabi ki veli hakkını aramalı ancak önce anlamaya çalışmalı.
Eğitim sisteminde veli eğitim seminerlerinin bir ihtiyaç olduğuna inanıyorum.Bilmediğini bilmemek en büyük eksikliktir.

Evde eğitime önem verildiği çocuğa hissettirilmelidir,evde kitaba verilen önem çocuğa hissettirilmelidir. Bazı şeylerin söylenmesine gerek yoktur hayatınız bunları ortaya koyar eğitimde öyle bir şeydir.
Öğrencinin öğretmenden etkilenme payı %30 geri kalan veli ve çevre oluşturmaktadır. Veliyi eğitimin içine almadıkça başarı düşük olacaktır.
Öğretmenlere öğrenciyi dövme hakkının verilmesini doğru bulmadığım gibi ,Velinin eksiklerini görmemezlikten gelmek,sorunların nedenlerini bildirmeme ve,düzeltmemeyi ,veliyi olduğu gibi kabul etmeyi doğru bulmuyorum. .Amaç eksikleri düzeltmek olmalı eksiklerin acısını çocuktan çıkarmak değil.