Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '15

 
Kategori
Güncel
 

Eğitimde iflâsın eşiğindeyiz!..

Eğitimde iflâsın eşiğindeyiz!..
 

Net'ten...


Sanat evimizin değişik sanat dallarında aktif olması bizleri yoruyor; ancak gençliğin eğitiminde bir tutam tuzumuzun olması, bana değişik hazlar veriyor...

Ebru sanatı, özellikle, çocuklar tarafından çok sevildi.Günümüzün elektronik aygıtları arasına sıkışan ve  bu bilişim araçlarına bağımlı kalan öğrencilerin bir kurtuluş  yeri olarak sanata tutunması çok güzel bir gelişme...

Okulların aksine, kütüphanemizin gün geçtikçe daha zengin hale gelişi de çok mutluluk verici... Geçen hafta Doğu'daki bazı okullara yaptığımız,  kitap ve giyecek yardımının hazzı bir başka tabi...Bu yardımlarımızın yerine ulaşması konusunda bizlere çok yardımcı olan veya 'duyarsız  kalan kargo şirketleri' hakkında bir blog yazacağım...

...

Okullarımızda hızla boşalan ve yerine kantinler konuşlandırılan kütüphanelerin yok oluşu çok üzüntü verici bir durum... 12 Eylül İhtilalinden sonra en çok darbeyi alan kurumlardan başta geleni kütüphanelerdir. Karnı dolu; fakat kafası boş yöneticiler, okullarımızı anarşi yuvası olarak mimledikten sonra, ilk icraatleri, kendi kafatası ölçülerine uymayan görüşteki yazarların kitaplarını yakmak olmuştu...

Böyle kitap düşmanı olan sözde eğitim yöneticilerinin, aşırı siyasete bulaşmaları da eklenince, ülke, otuzbeş yıl içinde, her yönde kan kaybederek ''kitapsızlaştırılmış- kütüphaneleri yok edilmiş '' eğitim yuvalarının (?) işgali altında inler olmuştur.

.....

Sanata ve eğitime dair seminerler vermek ve söyleşilerde bulunmak üzere, bazen, çevremizdeki okullara konuk oluyorum.

Seminerlerim öncesinde ve sonrasında yöneticilerin makamlarında çay sohbetlerimiz oluyor.

Son yıllarda atanan eğitim yöneticilerinin iktidar yanlısı sözde öğretmen derneklerinin adamları olduğu ayen beyan belli oluyor... Eğitim (?) câmiası 80 çeşit eğitim sendikasına (?) bölünmüş... İktidar yanlısı olan dernek hepsini ezip geçiyor.... En ürküntü vereni de iktidara siyâseten ters olanların da kendi derneklerini terkedip çıkarları uğruna iktidar yandaşı olan derneğe üye olmaları !..

Gel de şimdi bu öğretmenden, bu yöneticiden hayır bekle !..

Müdürle konuşuyoruz...

-En son izlediği tiyatro oyunu ?..

- Yok...Hatta hiç tiyatroya gitmemiş...Bazıları birkaç dinsel-siyasi oyun izlemiş...O kadar...

- Okuduğu kitaplar ?..

- Adeta sıfır...

- Sanatsal uğraşları ?..

- Yok !..( Birkaç tanesi futbol fanatikliğini sanatsal uğraş olarak sunuyor. )

-Yabancı dil ?..   (Hak getire...Birkaç tanesi, Osmanlıca -Osmanlı Türkçesi - öğreniyormuş...Sanki yeni bir yabancı dil öğrenecek gibi anlatıyor. )

- Müzik bilgileri, enstrüman çalma becerileri sorulduğunda, cep telefonlarındaki müzikleri dinletmeye kalkıyorlar!..

-Sporla olan ilgilerini soruyoruz... Sadece halı saha futbol oynayanlar muhabbete giriyorlar... Atletizm, aletli cimnastik, boks, güreş, koşu, bisiklet, dağcılık  vb. hak getire.

-Gazete ?.. (İnternetten okuyorlarmış...) Okula siyaseten sorun olur diyerek de gazete sokmuyorlarmış.

Öğretmen odalarında duvarlarda 7 çeşit sendikanın mini panoları var...Hepsi de göstermelik ve bakımsız... Boş zamanında bilgisayar başında okey oynayan bir kaç öğretmenin internetle olan yakınlaşmaları gözden kaçmıyor.

Genç, dinamik öğretmenlerden bazılarının genel kültür ve aktüalite yönünden yöneticilerinden çok önde olduklarına da tanık oluyoruz.

Eğitim dünyasındaki gözlemlerimiz yazmakla bitmez...

Anadolu'da birçok üniversite (?) nin de bunlardan farkı olmadığını biliniz...

Okuduğunu anlama ve problem çözme yönünden Dünyanın en beceriksiz ve eğitimsiz öğrencileri yetişiyor bu ülkede...Geçen hafta yapılan bir araştırmada, bu konuda da  44 ülkenin çok gerisinde  kalışımız çok üzüntü vericidir.

....

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) tarafından PISA’da tüm alanlarda yüksek başarı gösteren öğrencilere yönelik hazırlanan “Akademik olarak en başarılılar kimlerdir?” isimli rapor yayımlandı. Raporda, matematik, okuma ve fen alanlarının üçünde de başarılı olan öğrencilerin ülkelere göre oranlarına ve sıralamalarına yer verildi...

Her alanda başarı gösteren ülkelere bakıldığında ilk 3 sırada Şangay-Çin, Singapur ve Yeni Zelanda yer aldı. Şangay’da (Çin) öğrenicilerin yüzde 14’ü, Singapur’da yüzde 12’si, Yeni Zelanda da ise yüzde 10’ü üç alanda da yüksek başarı gösterdi. Bu ülkeleri Finlandiya, Hong Kong, Japonya ve Avustralya takip etti.

Bu konuda, 44. sırada oluşumuz eğitimdeki çöküş iddialarımızı doğruluyor...

....

Eğitim yöneticilerinin her türlü davranış ve eylemleriyle öğretmenlere ve öğrencilere rol-model olmaları gerekiyor...Torpille o makamlara getirilenlerin böyle bir misyonu üstlenmeleri olanaksız...Kendilerini yetiştirmekle ilgili bir çabaları yok !..Öğrencilere ve öğretmenlere olan davranışları da son derecede kaba ve liyakatsiz...İktidarla gelip iktidarla gidecek olan bu kişilerin ülkeye verdikleri zararı varın siz düşünün.

....

Birkaç öneri...

Yöneticiler, üstün bilgi ve deneyimle donanımlı olmalıdır.

Devekuşu değil;arı ve güvercin olmalıdır.

İyi bir yönetici,

İnsanları ipleri elinde olan bir kukla gibi değil, olumlu, olumsuz tüm yönleriyle yaşayan bir varlık olarak görür.

Çalışanların yaratıcılığına tam yol verecek ortamı hazırlar.

İnsanları korku ve tehditle çalıştırmak yerine , en iyi performans için yüreklendirmeyi tercih eder.

Çalışanının, en yakınının hastalığını aile bireyi gibi hisseder;yardım ve destek sağlar.

Performans için emir verme yerine destek olma yolunu seçer.

İşleri kolaylaştırıcı koordinatör rolünü üstlenir.

Büyük hedefler için mücadele edilirken ayak sürüyenlerle ve ''İdare-i Maslahatçılarla'' yolunu ayırır.

Çalışana köstek değil;destek olur.

Ekmek parası için çalışan elemanlarına saygı duyar.

Kişiyi överken herkes içinde över; yalnızken eleştirir.

Köprüleri hiçbir zaman yıkmaz; gemileri de yakmaz.

Yeri geldiğinde ''Bilmiyorum '' Diyebilmelidir.

Asla birinin umudunu kırmaz.

Sınırlı olanaklarla en iyisini yapar.

Bükemediği bileği öper; başarılı olan elemanını taltif eder.Unutulmamalıdır ki ''Marifet , iltifata tabidir ''

Şükretmeyi bilmeli; hırsın ve tamahkarlığın, kurumunun ve kendisinin verimini düşüreceğini bilmelidir.

Okur-yazar olmalı; kitaplığı zengin olmalıdır.

Makamını gösteriş budalası gibi kullanmamalıdır.

Kendi amirlerinin yanında da ''Sus-pus '' olmamalı; çalışanlarının ve kendisinin namus ve haysiyetini, makamını kaybedeceğini bilse de koruyacak kadar basiretli olmalıdır.

Ya mum olmalıdır ya da ayna...

Köprü kurmalı; duvar örmemelidir.

Hoşgörülü olmalıdır...

''Dünyada kusursuz iki insan vardır: Biri ölmüştür; diğeri ise doğmamıştır.''  (Çin Atasözü)

.......

Bunlara önem vermeyen ve siyasete iyice bulaşmış  olan eğitim dünyamızdaki çöküş çok korku vericidir.

Eğitim iflas ederse, o ülke çöker...

O çatı herkesin üstüne çöker tabi !..

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..