- Kategori
- TV Programları
Eleştiren haller; "Sensiz Olmaz"

Show TV ekranlarında yeni bir dizi yer alıyor, fragmanını gördüğüm gün ne saçma dedim. Seyretmiyorum ama yazacağım. Yapımcı olsam çağımıza göre mantık hatası var diyerek para yatırmam. Ama belli ki böyle bir fantaziye arz talep durumu olacağını iyi öngörmüşler ki yapımcı da televizyon kanalı da basmış parayı.
Boşanmış bir annenin yeniden hayat kurma çabası, eski eşi tarafından engellenmesi, her şeye rağmen yeni bir evlilik yapması ama tam da yeniden başladım derken çocuğunun hastalanması ile tek çarenin ona eski eşten bir kardeş yapmak olduğunu öğrenmesi üzerine eski eşin eline nasıl düştüğü ve yeni hayatı ile eskisi arasındaki mücadeleyi anlatan bir senaryo “Sensiz Olmaz”.
Şimdi konu buraya kadar güzel ama çocunun hastalığına tek çare eski eşten çocuk yapmak olunca neden illa da sevişmeleri gerekiyor ben anlayamıyorum arkadaş! Boşanmış kadına yeniden hayat kurabilirsin telkini yerine, eski eşine de böyle muhtaç olursun ittirmecesi de nedir?
İlk sevişmede hop diye hamile kalacağının garantisi mi var? Bu demektir ki iş tek sevişme ile kalmayacak. Buyur buradan yak, istediğin kadar stres yap. Bu durumda her iki tarafında yeni eşleri bu durumu nasıl ve niye kaldırsın? Entrikanın dibine vuracağız, reytingleri böyle toplayacağız diye bu kadar da abestle iştigal olmaz ki! Hangi devirde yaşıyoruz? Tüp bebek* diye bir yöntem var, yapsanıza şunu sevişmeden bu yöntemle!! Hem bu yolla illa ki bir şekil tutar, hatta tüp bebekte ikiz olasılığı yüksek olduğu için bir isterken iki gelir ağabeylerinin hastalığına tam çare olurlar!
Çocuğun hastalığı nedir gıcıklığımdan ilgilenmedim ama bebeğin göbek kordonunu saklama diye bir yöntem var ki çocuğun ileride yaşayacağı bilimum hastalıktan kurtulması için müthiş işe yarıyor. E, bu zavallı Alp’ciğinkini bu işlemi yapmak pahalı diye mi yapmamışlar? Oysa kordonu saklasalar çocuk en az 15 yıl kendi kendini koruyacak, sonuç kimseye böylesi pahalıya patlamayacak.
Bir haftadır Feryal’in ( Nurgül Yeşilçay) eski eşle sevişme sahnesi konuşuluyor. İnternette fragmanın seyredilişi tık rekorlarına gidiyor. Senaryo gerçek hayata taşınıyor, ünlülerle böyle bir durumda kalsanız eski eşinizle yatar mıydınız ropörtajları yapılıyor. “Yatardım” diyenlerin sayısı maşallah çoğunlukta. Belli ki herkeste bir eski eşle yatma fantazisi var, ama kimsenin kafasında altrenatif bir yöntem yok.
Dolayısı ile dizideki yan roller bin perişan, yeni eşler, kayınvalideler, kayınpederler herkes sinir küpü ortalık kan revan. Aman da dizi bu elbette senaryo üzerine böyle zorlayıcı sahneler yazılacak siz de amma ciddiye almışsınız diyenlere; ben böyle çıkmazda kalan her şeyi hayatımdan uzak tutmayı tercih ettiğim için diziyi de seyretmiyorum zaten diye hemen avuyatım.
Eleştirim daha çok modern yaşamda geçen senaryo vesilesi ile yol göstereceğine, sanki imkansızlıklar ülkesinde yaşatarak hayatı kısırlaştırmak, katlanılmaz kılmak üzerine. Ben ciddiye almıyorum da, seyreden profil alıyordur. Umarım hikayenin sonu üzüntüden komaya girmiş bir annenin kabusuna bağlanır.
Demek istediğim o ki bana göre senaryo patlak, gerçeği yakalamış ama sonlandırmaya doğru akış gerçeklerden son derece uzak. Ama insan psikolojisi zoru tercih ediyor, drama seyrederek de bundan farklı bir keyif alıyor. Bana göre ise hayat bu kadar zor, bu kadar çaresiz ilerlemiyor. Bu nedenle dizi bende ancak zaping etkisi yaratıyor.
Yıldızın notu: *Kanun gereği ülkende tüp bebek yapamıyorsan, yine de eski kocanla sevişmen gerekmez. Gider serbest olan başka ülkede yaparsın. Kanunu da, kendini de fazlası ile zorlamazsın.