Engelliler ve kendiniz için bir dikili ağacınız olsun...

06/01/2012

Bilim ve teknoloji, günümüzün modern yaşam koşulları bazı konularda rahatlık getirirken bazı konularda da yaratıcılığımızı engelleyip iletişimin yüz yüze olmasını engelliyor. Bu konuyla ilgili olarak değerli hocalarımızdan oluşan bir grupla çocuklarımıza daha iyi bir gelecek sağlamak adına ‘hikaye kitapları’ yazmaya karar verdik.

Bir nebze olsun çocuklarımıza doğa sevgisini aşılamak, apartmanlarda sıkışıp kalan evlatlarımızı, bilgisayarın başından uzaklaştırırp yaşamın içine katmak, yaşamdan keyif almalarını sağlamak, paylaşımcı ve imececi ruhu aşılmak temel hedeflerimizdendir. İşte bu kapsamda bizler öykülerle bunu yapmaya çalışıyoruz. Herkes elinden gelen yardımı ve desteği gösterebilir diye düşünüyorum.

Bu bağlamda bugün; Tarım Federasyonu, İLESAM, Dünya Yaşlılık Derneği, Ekmek-Der, Kamuda Çalışan Engelliler Derneği ve özel bir girişimci ile biraraya gelerek protokol imzaladılar. Dilerseniz bu protokolün arkasında yatan sebeblere şöyle bir bakalım.

Diyorlar ki,”Günümüzde modern yaşamın gereği şehirlerin yüksek apartmanlarında sürdürülen yaşamın verdiği stresi atmak amacıyla hep özlemini duyduğunuz özellikle de çocuklarınıza doğa bilincini yerleştirmek ve ağaca olan sevgilerini arttırmak adına doğayla baş başa kalmak, hepimizin özlemi haline gelmiştir.

Bu arzunuzu gerçekleştirebilmek adına özel bir girişimcinin bahçesinde yer alan organik üretim şartlarında yetişmiş elma ağaçlarından bir veya daha fazla elma ağacını bir yıllığına kiralayabilirsiniz. Hatta istediğiniz dönemde gelip, size ait olan bu ağaçları görebilir, çapasını yapabilir, sulayabilir ve en sonunda da çocuklarınızla birlikte kendi ağacınızın meyvelerini toplayıp evinize götürüp, gönül rahatlığıyla yiyebileceğiniz gibi kiralayacağınız ağaca vereceğiniz kira bedeli içinde de engeli bir kardeşimize yardım etmiş olacaksınız. Düşünün ki bu engelli siz de olabilirdiniz ya da bir yakınınız olabilirdi.”

Zihinsel engelli arkadaşlarımıza yardımcı olmak çok çeşitli şekillerde olabilir. Önemli olan onlara balık tutmayı öğretmek. Bu nedenle de bu aktiviteye katılım, aynı zamanda onlara toprakla yaşamayı öğretirken, kimyasal atıklarla kirlenmemiş, suyla büyütülen, kimyasal ilaç kullanmadan üretilen, gübre kullanmadan üretim yapılan tarımsal ürünlere ortam yaratmak özellikle çok geç kalınmadan almamız gereken önlemler ve uygulamalar olmalıdır.

Çocuklarımız bizim geleceğimiz, onlar bizim herşeyimiz, sunduğumuz imkanlar ne ise biz onlara neyi öğretip, hangi yola kanalize edersek onlar o yolda şekillenirler. Stresin küçüğünden büyüğüne yayıldığı, günümüz hastalıklarının her geçen gün çoğaldığı bir ortamın sebepleri işte bu tıkanmışlığın, dört duvar arasına sıkışmışlığın getirileri. Çocuk, eskiden bahçesine çıkar, temiz hava alır. Arkadaşlarıyla sokak oyunları oynar, hem mutlu olur hem de kendini daha rahat ifade ederken kuşu, böceği, doğayı tanır, incelerdi.

Bu protokülün bir diğer önemli tarafı da doğa bilincini ve ağaca olan sevgilerini artırmanın yanı sıra kiralayacağınız her bir ağaç için engelli bir kardeşimizin hayata tutunabileceği bir tekerlekli sandalye için katkıda bulunmanız. Üretilen organik elmayı isterseniz çocuklarınıza güvenle yedirecek istemediğiniz taktirde sizin adınıza Çocuk Esirgeme Kurumuna bağışlanabilecektir.

Engelli arkadaşlarımıza vereceğimiz bu şans ile beraber ayrıca yapılacak bağışın dışında seçilecek 30 engellinin araziye götürülüp doğal ortamda toprakla haşır neşir olması sağlanacaktır. Bu proje içinde bir engelli kardeşime benimde katkım olsun derseniz. İşte size bir fırsat. Lafla peynir gemisi yürümez diyorsanız.

Elinizi bir elma ağacına uzatın yeter.

 e-mail:belginturan@gmail.com