Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

05 Kasım '12

 
Kategori
Güncel
 

Erdoğan'ın yol arkadaşları; 'idam iç politika malzemesi'...

Erdoğan'ın yol arkadaşları; 'idam iç politika malzemesi'...
 

Cumhuriyet manşeti 'idam oyunu'


Kızılcahamam toplantısını açarken Erdoğan’ın yaptığı konuşmada kuşkusuz en öne çıkan ‘Kamuoyu araştırmalarında birçok insan idam yeniden gelsin istiyor’ sözüydü.

 

  Açlık grevlerine değindiği konuşmasında, “Bize şantaj yapmayın. Bu tür bir eyleminizle teröristbaşını evine göndermeyiz. Bu ülkede on binlerce insanın ölümüne vesile olan bir teröristbaşına idam verilmiştir, ama ülke maalesef birilerinin, bazı malum yerlerin baskılarıyla idamı dahi kaldırmıştır” diye konuştu. Erdoğan, bu sözlerini “Yapılan kamuoyu araştırmalarında birçok insanımız idamın yeniden gelmesini istiyor. Bunu biliyor musunuz?” diyerek bir bakıma idam cezasını yeniden siyaset gündemine taşıdı.

 

Konuyla ilgili değerlendirme yapmadan önce Erdoğan’ın eski yol arkadaşlarından Ertuğrul Yalçınbayır’ın açıklamalarında AKP’nin  ‘idama hayır’ tutumunu nasıl aldığını anlatıyor. MHP Öcalan’ın idam cezasının kaldırılmasına karşı çıkmış, ilk değişiklikte Öcalan’ın cezası müebbet hapse çevrilmemişti.

 

Yalçınbayır AKP’nin muhalefetteyken aldığı tutumun idamın kalkmasından yana olduğunu ifade ediyor; “İdam cezasının kaldırılmasıyla ilgili iki önemli değişiklik vardır. Birincisi, biz AK Parti’nin muhalefette olduğu 3 Ekim 2001 tarihli anayasa değişikliğidir. Türkiye Öcalan’ın yakalanmasından sonra idamın uygulanmayacağına dair bir moratoryum ilan etmişti. Uluslararası konjonktür de idamın kalkmasından yanaydı. O dönem Çankaya Köşkü’nde yapılan bir liderler zirvesi vardır. Oraya Tayyip Bey ile birlikte çıkan kişi benim. Biz o dönem ‘hayır’ demedik. Parti yönetiminde konuyu tartıştık. Karşı çıkanlar olmasına rağmen çoğunluk ‘evet’ denmesinden yanaydı. Meclis’te gizli oylamada da biz buna ‘evet’ oyu verdik. Biz olmasak zor geçerdi.

 

AKP iktidar olunca Öcalan’a  terör suçları nedeniyle ilk değişiklikte getirilen istisna ve idam hükmü anayasa ve yasalardan çıkarılıyor.

 

Yalçınbayır, “Bizim iktidar olduğumuz dönemde, terör suçları nedeniyle getirilen istisna da hem anayasa hem de yasalardan çıkarıldı ve idam hükümü tamamen mevzuatımızdan kalkmış oldu. 2004’teki bu değişiklik paketine diğer partiler de katkı koydu.” Diyerek AKP’nin ‘çıraklık dönemi’ tutumunu ifade ediyor.

 

Hey gidi AKP’nin memlekete demokrasi getireceği hayaliyle toplumun avunduğu  günler hey...

 

Erdoğan’ın son dönemlerde kullandığı milliyetçi söylemlerinin çıtasını ‘birçok insan idam yeniden gelsin istiyor’ diyerek yükselteceğine kim inanırdı?

 

Yalçınbayır,  AKP’nin ilk döneminden söz ederken; “O zaman daha özgürdü parti MYK toplantıları. Düşünceler rahatlıkla ifade edilirdi. Erdoğan sadece bir oyu olan genel başkandı. Getirdiği önerilerden reddedilenler bile olurdu yönetimde. Sanıyorum o dönem hepimizin görüşlerini almaktan başka bir tavır sergilememişti.” diyor. Başbakan’ın halkın idamın yeniden getirilmesini istediği şeklindeki sözlerini de “iç politika malzemesi” olarak görüyor:

 

“Bu sözleri çok yanlış buluyorum. İç politika malzemeleriyle yürütülecek iş değil bu. Yeni düzenleme yapmak isteseniz dahi geçmiştekilerin üzerine gidemezsiniz. Öcalan bakımından kazanılmış bir hak var ortada. Yani 10 yıl öncesine dönük olarak icra edemezsiniz.

 

 

Abdüllatif Şener de Erdoğan’ın “idam” ile ilgili sözlerini Yalçınbayır gibi siyasi malzeme olarak görüyor.

 

Şener,“Başbakan’ın söyledikleriyle yaptıkları genelde bir olmuyor. Tüm icraatlarına bakın, söylediklerine zıt şeylerdir. Kamuoyu söylediklerine bakarken, kimse yaptıklarını fark etmez. Sandık yaklaştığı ve kamuoyu desteğini almakta güçlük çektiğini gördüğü için bu söyleme geçmiş olabilir.” Diye düşüncesini ifade ediyor.

 

Cumhuriyet Gazetesi’nin  ‘İdam Oyunu ’ manşeti ile verdiği Utku Çakırözer imzalı haberde Abdüllatif Şener’in  değerlendirmeleri kısa başlıklar halinde şöyle:

 

 

“Terör: Hiç olmadığı kadar arttı. Başbakan kendine parti binası bulamıyor, bayrak astıramıyor.

 

Toplumsal barış: Türkiye’de ayrımcılık derinleşti. Ülkenin birlik, beraberliği tehlikeye düştü.

 

Demokrasi: Standardımız geriye gitti. Basın özgürlüğü ve sivil toplum kalmadı. Eleştirel bakan herkes ayrımcılığa uğradı.

 

Dış politika: Başbakan’ın parti yönetimine danışmadan oluşturduğu Suriye politikası ülkemizi harap olma noktasına getirdi.

 

Ekonomi: Küresel rekabetten çok uzak noktada.”

 

Erdoğan’ın muhalefette olduğu dönemden bugüne  10 yılının özeti sayılan değerlendirmeler böyle. Üstelik  eleştiriler bir zamanlar “Beraber yürüdük biz bu yollarda” dediği yol arkadaşlarından.

 

Gerek partisi AKP’de, gerekse icra makamları ve medyada her söylediği ‘emir’ gibi yerine getirilen Başbakan’ın siyaseten geldiği nokta ilginç olduğu kadar düşündürücü de...

Kaynak Cumhuriyet

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara