Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

05 Kasım '07

 
Kategori
Dostluk
 

Erkekler

Erkekler
 

Erkekler neden mutluluğu evin dışında arar? Neden aşık olup evlendikleri eşleri bir süre sonra yetmez olur onlara? Dışarıdan baktığınızda mutlu olmak için tüm nedenleri var görünen erkekler neden mutlu değildir evinde?

Sizlerle bunları konuşmak istiyorum. Neden derseniz; etrafımda ikinci hatta üçüncü kadında mutluluğu arayan o kadar çok erkek var ki? Ben de bunun nedenlerini biraz düşündüm ve sizlerle paylaşmaya karar verdim.

İlk saptamam genç yaşta evlenen erkeklerin, evlilikten kısa sürede bıktıkları…

Nedeni nedir sizce?

Evde mutluluğu huzur kalmadığından mı?

Bir değişim arandığından mı?

Kendini ispat etme merakından mı?

Beğenildiğini evin dışında da duymak istendiğinden mi?

Sevgilisi olan evli arkadaşlara özenildiğinden mi?

Nedeni ne olursa olsun yaygın olarak görülen evli erkeklerin bir süre sonra dışarıya bakmaya başladıkları…


Nasıl olsa evde yemeği yapılır, çamaşırı yıkanır, ütüsü yapılır, çocuğuna da bakılır.

Her zaman çantada keklik gibi evde bekleyen bir eşleri var.

Onun fedakarlıkları, sevgisi, sadakati sanki zorunlu görevi imiş gibi görülür. Eşin ve evliliğin tüm güzellikleri, alışkanlık perdesi arkasında kaybolur gider.

Ben bu tür erkekleri anlayamıyorum.

Belki insanın bazen dosta ihtiyacı olabilir. Ve bir erkeği en iyi anlayabilecek dost, bir kadındır. Saf dostluğun, dert ortaklığının paylaşılması çok da güzel olabilir. Evliliğin sıkıntılarının anlatılmasını kolaylaştırabilir. Ama erkeklere bunu anlatmak çok güç.

Kadından ancak sevgili olur diye düşünüyor çoğu. Dostluğun tüm güzelliklerini, basitleşmek uğruna feda ediyorlar. Böylece dostluğu da kaybediyorlar. Halbuki gerçekten dost olan bir kadın, sevgiliden çok daha değerlidir. Bedenselliğin girdiği ilişkiler sıradanlaşmaya ve zamanla bitmeye mahkumdur.

Evli erkek için sevgili bir tane olmalı bence: eşi. Eş hem sevgili, hem dost hem arkadaş olmalı.


Eğer bu olmuyorsa, evdeki eşte bunlar bulunmuyorsa o zaman o evlilik neden yürütülür ki? Dürüstçe bu durum ortaya konup evlilik neden bitirilmez?...

Eğer eşler bir biri ile mutlu değilse, evlilik neden yürütülür ki? Hep çocuklar bahane edilir. Ama asıl gerekçe bu değildir.

Aslında bir cesaretsizlikten ibaret değil midir erkeğin dışarıda sevgili arayışı?..

Ne eşlerine ayrılmak istediklerini söyleyebilecek cesaretleri var, ne de evliliklerini bitirebilecek.

Orası sakin bir liman olarak durmalı. Evli erkek dışarıdaki fırtınalı denizde heyecan ve adrenalin yaşamalı; monotonlaşan cinsel yaşamını canlandırmalı; ama akşam yine o sakin ve güvenli yuvasına dönebilmeli.

Peki evdeki kadın bunu bilmez, hissetmez mi?..

Mutlaka hisseder. Kadınların altıncı hissi çok güçlüdür. Peki neden katlanır öyleyse?

Neden sevgi ve saygının bittiğini, mutluluk kalmadığını gördüğü halde katlanır bu evliliğe?

Çünkü ülkemizde kadınların çoğunun güvencesi yoktur. Tek başına hayatta ayakta kalamazlar. Yani kadının yeni bir yaşam kurması daha güçtür. Yeni bir evlilik kurması ondan da zordur. İnanın buna çalışan, ekonomik özgürlüğü olan kadınlar da dahil...


Böyle olunca bir oyun sergilenmeye başlar evlilikte: “Görmüyorum, duymuyorum, bilmiyorum”. “Muş” gibi yapma dönemi başlar artık: “mutluymuş gibi”, “sorun yokmuş gibi”, “sevgi sürüyormuş gibi” yapma devri. Ama bu dönemin avantajını kullanan yalnızca erkektir. Bu zorunlu birlikteliği keşfettiği andan itibaren rahatlar ve dışarıdaki dünyada sevgili aramaya daha da rahat koyulur.

Peki ya o buldukları kadınlar?

Onlar niye kabullenir böyle bir ilişkiyi?

Neden bu sevdaya kapılırlar?

Bu da ayrı bir hikaye…

Onu da başka bir yazımızda ele alalım.

Herkesin evinde mutluluğu bulduğu bir dünya dileğiyle…

 
Toplam blog
: 16
: 1785
Kayıt tarihi
: 18.05.07
 
 

1964 Ankara doğumluyum. Devlet memuruyum. 16 yıl Halk Bankası’nda çalıştıktıktan sonra istihdam fazl..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara