Erman Toroğlu, Bizim Paralarla Köşeyi Döndü!

Emniyet'te ifade veren, Aziz Yıldırım’dan şikayetçi olan Erman Toroğlu, şikayet gerekçesini neye bağlamış biliyor musunuz?

“Maddi ve manevi zarar!”

Bırakalım, “manevi zarar”ı bir yana, “maddi zarar” ne ola ki?

Toroğlu, söylenenlere göre, DİGİTURK’ten/LİG TV’den trilyonlar kazanıyordu. O paralar, senin/ benim/ onun “üyelik” adı altında ödediklerimizdendi.

Maç izlemek için ödüyorduk o paraları, Toroğlu, boş boş konuşsun, doyum sağlasın, “şov” yapsın, ona buna sataşsın, hakaret etsin diye değil.

(Hani, maçlar, açık bir kanaldan yayımlanır da, Erman Toroğlu’nun tavrını o kadar önemsemezsiniz.)

Toroğlu, sizin ödediğin paralarla göbek büyütüyor, köşeyi dönüyorsa, siz, ödediğiniz paranın karşılığını/ hizmeti alamıyorsanız, bir müşteri olarak “Dur!” deme yollarını ararsınız. Yapacaklarınız bellidir: Tepkilerinizi DİGİTURK/ LİG TV yönetimine yazılı ya da sözlü iletirsiniz, protesto edersiniz. Baktınız olmuyor, “Haydi bana eyvallah” der, bırakırsınız üyeliği.

DİGİTURK yönetimi, bir çalışanı yüzünden “zarar”ı göze alabilir mi?

Düşünün, ünlü bir yeme içme yerine gidiyorsunuz. Garsonlardan biri, size hizmet edeceğine, hakaret ediyor, kötü davranışı sineye çekmenizi bekliyor. Patron da buna aldırmıyorsa, gitmezsiniz oraya. Gitmemeler çoğalırsa, patron ne yapacağı belli, garsonu, uyarılara aldırmıyorsa, sepetleyecek.

DİGİTURK yönetimi de, Toroğlu’nun kovulması her ne kadar Aziz Yıldırım’a bağlansa da, üyelerini tepkisinin sonucudur.

Niye mi?

Ben de kaç kez sözlü ve yazılı olarak tepkimi dile getirdim, böyle giderse, üyeliği bırakacağımı belirttim.

*****

Toroğlu,“halk böyle istiyor, ben onlara hitap ediyorum” türünden savunma yoluna saparak kaba/argo konuşmasına, zoraki yorumlarına/ değerlendirmlerine kılıf hazırlıyordu. Kulüpler, futbolcular, hakemler, izleyiciler, Toroğlu’nun zaman zaman haddini aşan “kaba benzetmeleri”ni, aşağılamalarını sineye mi çekecekti? Özellikle de, LİG TV’ye para karşılığında üye olanlar, maç sonrası, Erman Toroğlu, evinde konuşur gibi konuşsun diye mi para ödeyeceklerdi?

Kulüplere, Erman Toroğlu’na tonlarca para ödeyen LİG TV, para kaynağı olan “üyeleri” yok mu sayacaktı?

Elbette ki saymayacaktı?

Kulüpler, bir bakıma, memnun olmayan üyelerin sözcüsü oldular. Yoksa, üyeler, LİG TV’den ayrılacaktı. Geçen yıl ben de, kurulduğundan beri üye olduğum DİGİTURK’ü/ LİG TV’yi kesinlikle bırakacaktım. Yeni ihale sonrası, Erman Toroğlu’na yol verilmesi üzerine kararımdan vazgeçtim.

Toroğlu’nu, bütün olumsuzluklarını onaylarcasına, LİG TV’ye para ödemek gibi bir “vatan borcu”m yoktu. Kimsenin de olamazdı.

*****

Toroğlu’nun LİG TV’den kovulmasını “maddi zarar” etmesine bağlamasının “etik” bir değeri yoktur. Çünkü Toroğlu, tutumu nedeniyle, o paraları zaten hak etmiyordu.

Çünkü Toroğlu bir çalışan, ben/ sen/ o, yani LİG TV’ye üyelik adı altında, özellikle maçları izlemek için para ödeyenler, birer müşteriydik.

Patron, müşterisini memnun etmek zorundadır.

Patron, müşterisinin şikayetlerini, isteklerini göz önünde tutmak zorundadır.

Patron, müşterisini yok sayan çalışanı tutmak, onun göbeğini büyütmekle yükümlü olamaz.

Patron, LİG TV, ticari itibarını düşünerek, müşterinin istek ve şikayetlerini göz önünde tutarak Toroğlu’nu kovmuştur. Onun için Toroğlu'nun “maddi zarar”a uğradığını söylemesi hikayedir; “etik” bir söyleyiş değildir.

DİGİTURK/ LİG TV, gerçek bir söyleyişle, Aziz Yıldırım’ı değil, para kaynağı üyeleri, yani müşterileri dinlemiştir. Çünkü, müşteri, LİG TV için de “veli nimet”tir.

Senin/ benin/ onun parasıyla köşeyi dönen Toroğlu, kovulunca, "maddi zarar"a uğramış!

Hani canım sen de!

TURGUT ÇELİK/ Mersin (Geçici olarak İstanbul)