Erzurum fıkralarından bir demet

Erzurum fıkralarında gerçek olaylar veya düşüncelerle ilgili konular işlenmiş ve konular  tarafsız bir şekilde ele alınmıştır. Yazılanlar okuyucunun ilgisini kçekme yönünden; o yörenin şivesi ile yazılmış. Erzurum’un bazı köylerinde- k ve g-  harfleri yerine- c ,ç- harfleri  kullanılır. Örneğin: Ne ki yerine,  neçi Zeki yerine  Zeçi, Gelirem yerine celirem gibi.  Düşündürücü, bilgilendirici ve merak uyandıran fıkralar  güldürücüdür. Umarım bu fıkraları okuyarak  biraz olsun sıkıntılarınızdan uzaklaşabilirsiniz, selam ve saygılar.

NAHİDE ÇELEBİ

KITLARSA KITLASIN

Bayanın birinin mantosunun  yakasında sansar kürkü koyulmuş bir genç yakada sansarı görünce sahici zannedip “ abla abla  yakan gudik (köpek) gonmuş seni yiyecah. ” Hanım alay ettiğini zanneder  ve: “Terbiyesiz defol git, gavurun oğli”  diye tersler. Genç;  “Senede eylik yaramir bene ne kıtlarsa kıtlasın seni” der.

NEÇİ (NEKİ )

Hoca derste arkadaki bir öğrenciye seslenir;  “Ola arhadaçi!” “Buyur Hocam neçi? ”  “Ola adın neçi ?”  “Hocam Golliç(Cüce)  Zeçi”  “numaran neçi?” “ İçiyüz içi”  “Melmeçetin nereçi?”    “Hocam Erzurum’un içi”  “Baban işi neçi?”  “Hocam belediyede içci”  “Söğle bahim soriyi bülirmisen çi?”   “Hocam sormirsan çi” “Irak’ın Baş Şehri nere çi?”  “Hocam Helsinçi.”  Hoca sinirlenir ve  “ Ne herze yiyirsen çi ola niye bülmirsen çi otur sene içi.” öğrenci boynunu büker ve “Hocam ahan ben ne ettim çi?” der.

LAYİK

Sıddık Emiye (amcaya)  sormuşlar: “Sıddıh Emi bir şey soracağam”  “Ne diyirsen can”  “Emi neden Atatürk’ü sevirsen hele bir de allasen (Allah aşkına)” “ola oğul  ele sevirem ele sevim ki sormayın, onun yoluna ölürem,  nur içinde yatsın  çünküm layığlıği getirdi” “layığlığ nedir sıddık baba? ” “Camiye giden camiye layığtır, kerhanaya giden kerhanaya layığtır”

Alıntı