Esas tehlike; tasmanın üst ucunda!

Emre Kongar’ın Cumhuriyet’te yayımlanan 02.08.1999 tarihli “Köpek Besleyen Mutantlar” (1) başlıklı yazısını anımsadım, bugün gazatevatan.com(2) ve milliyet.com.tr(3) de gördüğüm aynı konulu haber sonrası.

Habere göre, Adana’da Pitbull cinsi bir köpeğin sahibi ve arkadaşları, köpeklerini zabıta ve polise şikayet eden bir kişiyi öldüresiye dövüyorlar. İlginç olaya, ekstradan ilginçlik katan bir başka durum da, bu dayağın polislerin gözü önünde atılması ve aynı saldırganların olayı görüntüleyen basın mensuplarına bile saldırabilmeleri(buna duble ekstra demek gerek herhalde), Emre Kongar’ın sözünü ettiğim yazısını bir kat daha değerli hale getiriyor.

Sokak hayvanlarıyla az çok ilgilenen biri sayılırım. Yeterince ilgiliyim diyemem. Evimizde de bir süredir kedi beslemeye başladık. Köpek beslemek ise en çok arzu ettiğimdi. Ancak, bana göre, onun koşullarına uygun ne evim ne de bahçem vardı. Köpek özgür bir hayvan, hele Kangal gibi, Sibirya Kurdu gibi, Kurt Köpeği gibi hayvanların kesinlikle bir ev ortamına hapsedilmesini doğru bulmuyorum. Birgün o koşullarım oluşursa, ilk olarak Sibirya Kurdu alıp onların güzel gözlerini seyredeceğim.

Toplu yaşam alanlarında köpek besleyenler var. Oturduğum sitede 17 yılım bitti, onlarca köpek sahipleri içinden, köpek besleyen üç kız kardeş kaldı sadece aklımda; usulüne uygun hareket eden. Onlardan hangisi (iş çıkışı) önce gelirse, hemen köpeklerini gezdirmeye çıkartırlar, ve mutlaka elerinde poşetleri olurdu. Çiş yere düştüğü an hemen poşete alıp götürürlerdi. Başka görmedim açıkçası, bu şekilde titizlikle köpek besleme, dolaştırma koşullarına uyan hayvan sever.

Hem yaşadığım hem de başka yerlerde, çok kez köpeklerinin kakası için başkalarıyla tartışan köpek sahiplerini gördüm; bunları hayvan sever kategorisine almıyorum tabii ki.

Kimisi daha da ileri gidip köpeklerinin tasmalarını çıkartıp, kontrolsüz bir şekilde gezdiriyorlardı hayvanlarını. Doberman’ı, Danua’sını(sesini ilk duyduğumda kaçacak yer aramıştım), Rotvailler’ini başıboş gezdirenlere birçok kez tanık oldum. Korkudan kaçışan çocuklara ya da yetişkinlere bakıp sırıtıyorlardı. Uyardığınızda; “bir şey yapmaz” klişesini ünlüyorlardı. Aldıkları “vahşi hazzı” hissetmemek için çok salak olmalıydı insan!

Hele o en vahşileri olarak bilinen pitbullları besleyenlerin ruh halini çok merak ederim…

Hem merak ediyorum, hem de bugün yaşanan örnekteki gibi korkuyorum. O ruh halinin sağlıklı olduğunu düşünmek te pek akıllıca gelmiyor bana.

Rastlantıya bakın, birkaç gün evvel National Geographic’te Pitbull cinsi köpeklerin eğitilince nasıl zararsız bir hayvan olabildiği anlatılıyordu. İnsanoğlu kendi yarattığı canavarı bile eğitebiliyordu bir bakıma.

Yineliyorum, “Köpek Besleyen Mutantlar”ı iyi okumak gerek…

Doğayı sevmek, hayvan sevmek insani duygulardır.

İnsani duyguların mizanseni olur mu?

Olur!

Aksi halde, Adana da yaşanan olayı başka nasıl değerlendirebilirizki?

Foto: gazetevatan.com

1- http://www.kongar.org/aydinlanma/1999/aydin168.php

2- http://www9.gazetevatan.com/pitbull-dayagi/314483/7/Manset

3- http://www.milliyet.com.tr/pitbull-larini-sikayet-edeni-olduresiye-dovduler/turkiye/sondakika/02.07.2010/1258258/default.htm