- Kategori
- Sinema
Eşrefpaşalılar: Bir cemaat filmi!

Bugün Eşrefpaşalılar'ı izledim.
Doğrusunu söylemek gerekirse, beklediğimden çok dolu bir sinema salonu buldum. İzmir'in fazla işlek olmayan AVM'lerinden Palmiye salonlarında gösterilen Eşrefpaşılar'ı daha sakin bir ortamda izleyeceğimi düşünüyordum.
Bir kaç dakika gecikmeli girdiğim salonda, çocuk seslerini duyunca ilkin şaşırdım. Ben bu manzarayı daha önce bir de Recep İvedik filmlerinde görmüştüm. Acaba yanlış salona mı girdim diye, tereddüt edecektim ama her şeyiyle bir Eşrefpaşalı'yı yansıtan Davut'u perde de görünce doğru salonda olduğumu anladım.
Eşrefpaşalı'lar, İzmirin kabadayı veya külhanbeyleri ile ünlü Eşrefpaşa semtinden İstanbula göçen insanların, geldikleri yerde yaşattıkları "Eşrefpaşalılıklarının" semte atanan bir "hoca" nın önderliği ile değişime uğramasının hikayesi...
Bulundukları topluluklara önderlik etme vasfına haiz pek çok örnekleri gibi, bu mahallenin metruk camisine atanan genç imam (filmde bu tabir hiç geçmiyor, tamamıyla hoca deniyor) da sabır ve hoşgörüsü ile yoldan çıkmış bu topluluğu görevli olduğu cami çevresinde yola getiriyor.
Ne var ki, bu örnek İzmir'de görev yapmış ve bu ilde cemaat oluşturmuş Fethullah Gülen hocaya bire bir uyunca iş değişiyor. Film, bu yönüyle "cemaat sineması" eleştirilerine muhatap olmakta gecikmedi nitekim.
Doğrusu benim izlenimim de bu merkezde... Ancak, bu durum beni zerre kadar rahatsız etmiyor. Cemaat Okulları, Cemaat Dershaneleri, Cemaat Hastaneleri derken artık bir "Cemaat Sineması"ndan da söz ediyor olabiliriz... Nihayetinde bütün bu oluşumlar tüm insanlara açık ve herkese hizmet veriyor.
Filmi birlikte izlediğimiz gençler de, bu okullardan getirilmiş belli ki... Başka filmlere başka öğrencilerin topluca götürülmesinden bir farkı yok bunun...
Filme dönersek, konuyu işleme açısından başarılı bir film olmuş Eşrefpaşalılar...Seçilen oyuncular, "Eşrefpaşalı raconu"nu yansıtmada oldukça başarılı...Hele, bir Davut (Turgay Tanülkü) var ki, benim de bizzat tanıdığım Eşrefpaşalılar'ın tipik örneği olmuş..
Zaman zaman güldüren, zaman zaman duygulandıran Eşrefpaşalılar, Türk sineması içerisinde "din önderleri"ne bakış açısından farklı bir yer tutuyor. Türk sinemasının alışılagelmiş menfaatçi, düzenbaz imam tekerlemesi bu filmle bozulmuş yani...
Bu film iş yapar... Hem izlenmeye değer konusu, hem film işçiliği açısından izlenmeye değer.. Ama, ortalığa saçılan "cemaat sineması" söylentilerinden sonra bu özellikleri olmasa da izlenirdi. Aslında bu söylentilerin ya da bu gerçeğin filmin izlenme oranına olumlu katkı yapacağına kuşku yok...
Bizim asıl sorunumuz, bu tür "sanat olayları"nı bile ideolojik veya siyasi anlamda kategorize etme hastalığımızdır. Ortada bir film var ve bu film mesajını güzel işlemiş; üstelik verdiği mesaj da toplumsal dokumuzun hastalıklarını tedavi etmek açısından son derece olumlu bir mesaj...
O halde, şu cemaatin, bu siyasi görüşün, şu ideolojinin gibi seçme "saçmalığından" vazgeçip, sanat olayına taşıdığı sanat değeri açısından bakmayı öğrenmemiz gerek...
Bunu da öğreneceğiz elbette.. Zaman çok şey öğretiyor!