Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ağustos '10

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Etli ekmekten en güzel manzaralara

Etli ekmekten en güzel manzaralara
 

Yurdun her yeri başka bir türlü! Bir yandan kıyametler kopsa diğer yan cennetten köşe; şehirler hızla koşsa kıyılar huzurla uykuda..

Kastamonu- Cide- Gideros güzergahından bildiriyorum! Bu gezimiz benim Karadeniz ile bu kadar haşır neşir olduğum gezi, bu yüzden çok özel. Batı Karadeniz böyleyse, doğuya gittikçe neler göreceğim kim bilir, ilk fırsatı bekliyorum şimdiden;)

Safranbolu'dan sonra bir buçuk saatlik bir yolculuk sonunda Kastamonu' ya ulaştık.( Şimdilerde gidecekler Araç mevkiisine dikkat etmeliler; çünkü yol çok bozuk, sürekli çalışma var.) Kastamonu ben de hiç olumsuz bir etki yaratmadı, aksine uzun dere boyunca dümdüz akan bir şehir, hoşlandım bile. Bu dere ıslah edilmeden önce nasıldı bilemiyorum tabii ama şimdi gayet düzenli, geniş kaldırımları, taş köprüsü ile şehrin ortasından akıp gidiyor. Yol boyunca bol bol konak ve dini açıdan önemli zatların tabelaları çeşitli yönleri gösteriyor, gerçekten benim gördüğüm şehirlerde bu kadar çok türbesi olan yoktu.

Eşimin üniversiteden arkadaşı ve ailesinin konuğuyuz; şehir ortasında kendi evlerinin bahçesinde ürünlerini yetiştiren, toprağa bitkiye gönül vermiş, bir domatesin kızarması, çimlerin büyümesi hakkında uzun uzun konuşan Bayram Amcayla Seher Teyze ve komşuları Güler Teyzeyle Haydar Amca, anmadan geçemedim çünkü bizi üç gün krallar gibi ağırladılar. Torunları Ayaz' güle güle büyütsünler!

Kastamonu çok ' lezzetli' bir şehir. Tazecik çekme helvası veeee o mis gibi etli ekmek, banduma! İftar telaşına denk gelmesine rağmen bize bir ziyafet yaşattılar, hem görüntüsüyle hem lezzetiyle! ( Konya' nın etli ekmeğini anmadan geçemeyeceğim ama ikisinin de tadı ayrı) Dönüşte mutlaka sevdiklerinize çikolata kaplı çekme helva götürün. Bakırcılar çarşısı, el sanatları teşhir ve sanat yeri, konakları, türbeleri, kalesi, bir gününüzü ayırın. Pınarbaşı denilen ilçesinde mağaralar ve şelaleler de varmış sanırım.

İkinci gecemizi Cide' de geçirmek üzere sahile doğru yola koyulduk. Yolun tek sıkıntısı çok ama çok virajlı olması, ama o muhteşem manzara yok mu! Gerçekten etkilendim, mis gibi bir hava elinizle dizmişsiniz gibi muntazam çam ormanları, küçük köyler, mavi yeşil renk cümbüşü, bu manzara da varacağınız yer de virajlara değer.

Cide upuzun bir sahile sahip, sanırım ramazan dolayısıyla pek denize giren yoktu ama sezonunda sakın kaçırmayın, tertemiz, upuzun Karadeniz. Nüfus yoğun değil, her yeşil. Buraya kadar gelmişken yapmanız gereken tek şey 13 km. gitmek ve o cennet köşeye ulaşmak: Gideros Koyu. Dağı ellerinizle ay çöreği gibi kıvırdığınızı düşünün, açık kalan yerden deniz koyu doldurmuş, kımıltısız, mavi yeşil, hele ki bizim gibi güneşin batışını izlerseniz aracınız, günlük konuşmalarınız, kamyonlar, yollar, insan işi şeyler bir süre acayip gelebilir. Yolun güzelliği zaten malum.

Karadeniz turunuza bu iki durağı mutlaka ekleyin iki gününüzü huzura ayırın.

 
Toplam blog
: 26
: 593
Kayıt tarihi
: 12.08.10
 
 

Dünyada en çok sevgilimi, kardeşimi, kitapları, filmleri ve gezmeyi severim... Hiç birine henüz d..