Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mayıs '08

 
Kategori
Güncel
 

Evgeni-Edvin ikilisi ve Eurovision parodisi

Evgeni-Edvin ikilisi ve Eurovision parodisi
 

Buz üstünde daha iyisiniz:)


Eurovision’u en son izlediğimde Sertap Erener Türkiye’ye birincilik getirmişti. Ondan sonra basından takip ettiğim kadarıyla yarışmanın ve
kriterlerinin seyrinin değişmesi tadının da bozulduğunu gösterdi. Ancak bu yıl ki sonuçlara baktığımda gerçekten çok şaşırdım. Hayran olduğum Evgeni’yi ve kankası Edvin’i sahnede görünce olay zaten bitti. Yani sonuç belliydi.

Buz patenini benim kadar seviyor ve takip ediyorsanız, Evgeni Plushenko’nun gerek yarışma gerekse exhibition şovlarından violinist Edvin Marton’u anımsarsınız. Buzdan bir sahne, loş ve parıltılı ışıklar, sahnenin bir ucunda kemanıyla kendinden geçen Marton ve o keman sesinin her notasına pateni ile uyumlu performans sergileyen buzların kralı Plushenko. İkilinin gösterilerine örnek; Godfather (2004-2005/LP), Beethoven Symphony No. 5 (2003-2004/LP). Aşağıdaki kısa gösteri ise benim en çok ama en çok sevdiğim bölümlerden biri.

http://www.naileduman.com/evgeni-edvin-ikilisi-ve-eurovision-parodisi/

Dünyanın gösterilerine, performanslarına, aralarındaki dayanışmaya hayran olduğu iki önemli isim Eurovision’da bir araya gelirse, şarkı ya da şarkıcı mıdır önemli olan yoksa üç Dünya ve bir Olimpiyat Şampiyonluğu ile zaten kendini ispatlamış, adını buz patenine “king on ice” olarak yazdırmış Evgeni Plushenko’mu? Hele yanında kemanı ile Edvin Marton olursa, elbette tadından yenmez, öyle hayran hayran izler, sonunda da kendinizi telefon tuşlarıyla Rusya’ya oy verirken bulursunuz. Neyse ki beni kandıramadılar, sadece izledim:)

Onları sahnede görünce şaşırdım ancak Rusya’nın derecesine hiç şaşırmadım. Gerçekten güçlü bir ekip olmuşlardı. Şarkıcıyı tanımıyorduk, ama Evgeni’yi üstelik iki yılı aşkındır müsabakalarda göremediğimiz Evgeni’yi sahnede görünce çıldırdık. Çıldırmamak mümkün mü?

Hepimizin hayranlık duyduğu, izlerken keyif aldığı şeyler vardır. İşte benim bilgisayarımda da bolca Plushenko ve ezeli rakibi Alexei Yagudin’in gösteri videoları çokçadır. Gerek seçilen müzikler, gerek hazırlanan sahne koreografi ve diğer sahne şovları, gerekse aralarındaki yıllarca süren tatlı rekabete sanıyorum uzun yıllar buz üstünde tanık olamayacağız. Ve hiçbir buz patencisini izlerken de bu iki patenciyi izlerken aldığımız keyfi alamayacağız.

Yarışan ülke görünürde Rusya idi, yarışma herhangi bir buz pateni yarışması değildi Eurovision Şarkı Yarışması idi, Dima Bilan şarkısını söylüyordu. Ama yarışmanın asıl yarışmacıları Plushenko ve Marton’du. Beş duyusundan insanı yakalayan ve şov sonuna kadar bırakmayan bu şeytan tüylü ikili, tabiri caizse kanka!

Zafer Rusya’nındı. Her ne kadar son yıllarda buz pateni organizasyonlarında eskisi kadar kaliteli sporcu çıkaramasa da, iyi dereceler alamasa da, akıllı bir yaklaşımla, dünyaya adını kazımış en iyi patencisi Plushenko’yu “portatif buz pisti” kullanmak suretiyle dünyanın karşısına çıkarıyordu. Üstelik bildiğimiz hani o yıllardır şarkı yarışması sandığımız ama artık ne olduğunu anlayamadığımız Eurovision’da.

Eurovision’un tadı kalmadı. Ama bu sene gerçekten sadece Evgeni-Marton performansına tanık etmiş olmaktan dolayı keyifli ve anlamlıydı. Sonuç âdildi değildi tartışmaları yapılacak ama tartışacak bir şey de yok kanımca. Zira Rusya alışkanlık haline getirip, bu müthiş ikiliyi dünyadaki tüm organizasyonlara dâhil ederse açıkçası şaşırmam. Eğer amaç kazanmaksa sanıyorum her yolun mubah olduğu bir süreçten geçiyor dünya. Ve eğer kazanmanız için Evgeni ve Marton ikilisi etkili olacaksa, portatif bir buz pistini koyarsınız sahneye, bu ikilinin üzerinde yan yana gelmesi dahi sizin birinci olmanız için yeter! Üstelik Evgeni’yi zorlayacak hareketler de yok. Sadece dar alanda azıcık kayması ve kendi ekseni etrafında dönmesi yeterli. Ee tabii birde o mimikleri…Yani düşeceğini hiç sanmam. 4-3-3 / 4-3-2 toeloop ve loop kombinizasyonları dahil tüm buz üstü hareketlerine ise uzunca bir süre mahrum kalacağımız kesin.

Yani Rusya Eurovision şarkı yarışmasını teknik ve artistik kategorilerde 6.0 tam puanla ve hakkıyla kazanmıştır. Varsın adı şarkı yarışması olsun, önemli olan yarışmak ve kazanmak. Göze hitap eden gönüle de hitap eder ve tüm yarışmalar sizindir artık.

Eurovision ise belki yakında dünyanın en ünlü futbolcu, basketbolcu, jimnatikçilerini sahnesinde göreceğimiz bir parodidir artık. Hatta kim bilir belki seneye devlet başkanlarını da sahnede görürsek hiç şaşmayalım.

Biz niye kaybettik?

İçerde birbirimize oynadığımız oyunların, dışarıda bize oynandığını unuttuğumuzdan…

 
Toplam blog
: 23
: 1956
Kayıt tarihi
: 10.06.06
 
 

1976 Nazilli doğumludur. İlk şiir kitabı "Farkındasız İntihar" 2009 yılında Kadın Yayınevi'nden y..