- Kategori
- Aşk - Evlilik
Evlilikten korkmak

Yumuşak, pofuduk koltuklara gömülmüş, camdan dışarıda oynaşan ışıkları izlerken, sipariş almak için gelen garsona cam bardakta çay söyledik.Oysaki, alışveriş yorgunluğuyla girdiğimiz bu sıcak cafede kahve içmeyi düşünmüştük.Alışkanlıklar işte, illa ki çay içilecek.
Biraz yorgunluğumuz geçince, çaylar içilince koyu bir muhabbet başladı.Şöyle bir geri çekilip, dışarıdan baktığımda; çalışan, maddi geliri olan, bakımlı, güzel, kültürlü, oturup kalkmasını bilen bayanlar...Fakat ikili ilişkiler de sorunlar hep aynı. Herşey güzel giderken gelip içine çöreklenen o müthiş korku.Evet, yanlış okumadınız '' KORKU''.
Neden bilmiyorum evlenmeye dair günümüz kadınının korkuları var. Sevdiği, saydığı insanla evlenmeye bir hayat geçirmeye korkuyor. Yoklarmış gibi davranılıp aniden ortaya çıkan aileden mi, kişilerin birdenbire değişip tipik türk kalıbına dönmesinden mi, yoksa özgürlük denen, fakat aslında normalde olması gereken hayat tarzının kısıtlanmasından mı neden bilemiyorum evlilikten korkan bir kitle var ortada.
Galiba en büyük sorun kendimizi olduğumuzdan farklı göstermeye çalışmamız. Doğal, olması gerekenler bu farklılık içinde yitip gidiyor. Sorumluluk almaktan kaçınmamız. Birey olarak kadın veya erkek yoğun bir tempoda çalıştığımız için, artı bir sorumluluk daha istemiyoruz.
En kötüsü de vıcık vıcık, aşkımlı, canımlı ilişkilerin birdenbire bitmesi ve en fazla bir hafta içinde aşkımlı, canımlı başka bir ilişkinin başlaması. İnandırıcılığı kalmıyor doğal olarak.Tabi ki, aldatmaları da gözardı edemiyoruz. Gözünün içine baka baka, bile bile, karşındaki insan bu kadar pişkince otururken, insan nasıl bir aileymiş gibi davranabilir.
Olmuyor tabiki... Korkuyoruz yani.