Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mart '14

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Ey yar! Bil istedim...

Semaya açılan elleri gördüğümde aşkım doruk noktaya ulaşmıştı.

Oysa aşk kelimesi suskunluktu, sabırdı benim için.

İlk adımı attım ve sustum; suskunluğum sabra dönüştü.

Kalbim insan oldu, aşk beni bulmuştu sonunda.

Bense, hep kaçtım, susamam, sabredemem sandım.

Oysa aşk demek suskunlukmuş.

Gerçekten şimdi olgunlaştı yüreğim, eridim aşk yolunda, ama yol bitmedi hiç.

Çünkü yaşamaktı, yoldu aşk, süreçti belki de; pişmekti buzların içinde.

Ham olanlara elbet vardı bir nasihatim; aşk yolunda yürümekten asla korkmayın!

Zira insanı , insan yapacak olan tek şey aşktır.

Teslim olduğun yer bellidir, azabı bile bal şerbeti eyler aşk.

Tadına varan vazgeçemez, kopamaz ondan, divanesi olur.

Aşk odunda bir kere yanmaya gör.

Kalbine derinden oklar saplanırda, sen küçük bir gül dikeni battı zannederken...

Aynı zamanda İlaha varmada küçük bir damlacıktır aşk.

Rengarenktir bazen, bazense saydam, onun saflığı niteliğinde saklıdır.

Dua eden ellere dönüşür bazen, bazense tuzla buz olur gönül yeniden.

Her yerinde ayrı iklimlerin çiçekleri açar.

Gerçek aşıksa bilir hangi çiçek hangi iklimi sever.

Kopamaz gönüldaşından, sır olur aşk bazen , sihre dönüşür, ebru teknesinde lale olur açar kan kırmızı.

En yürekten edilen tek duadır aşk.

Ney sesinin çığlığında açığa çıkar bazen, bazende Allah yoluna düşmek için bir bahanedir aşk.

Aşk kendini sevilende kaybetmek onda yok olmaktır.

Bazen yüreklerde boynu bükük bir kardelen, bazen de tennurede bir derinliktir aşk.

Esrarı hiç bitmez aşkın.

Bazen İstanbul yeniden fethedilir yüreklerde, bazen kadere inat kurulan tek bir hayaldir aşk.

Bazense gökkuşağının turkuaz rengidir; bazense ulaşılamaz bir GERÇEK!

Aslında edebinden kırık dökük cam parçalarına dönüşmektir aşk.

Gülen gözlerde gizli hüznü görmektir.

Belkide şaire dönüşmektir gerçekte; Fuzuli’yi hatmetmek, Leyla’nın yüreğinde dile gelmesi demektir.

Bazen deli deseler de ruhunu teslim etmeden vazgeçmemektir aşk.

Bazen yazılmamış bir kağıt, açılmamış bir kurşun kalem, silemediğin bir kelamdır aşk.

Kısacası nedir aşk; insan doğmak, insan olmak, insan kalmaktır.

Aynı rüyayı görmek aynı tele dokunabilmektir AŞK!!

Kalmaktır bazen iki kapı arasında ; birini açarsan diğerinin kapanacağını bilmektir.

İşte bu yüzden hiçbirine dokunanamaktır aşk..

Bazende sen ne kadar çok peşinde koşsanda; işte o deli çocuk seni görmez, göremez, görmezlikten gelir ve pes edersin.

Canın yana yana kalbin acıya acıya, özgür bırakırsın sevdiğini, gitsin istersin mutlu olacağı yollara...

Ve hiç bir zaman anlayamaz neden bittiğini, bitirilmeye mahkum edildiğini.

Her ne olursa olsun nefret etsede, onun sendeki hatıralarında; sadece o güzel gören gözlerini ve gülüşünü düşünür ve affeder, affetmek ister AŞK.

Çünkü bilir ki; güzel şeyler hep bütün kötü, çirkin ve olumsuzlukların sonunda gelir.

Onun özgürlüğü ve mutluluğu hep senden önce gelir.

Ne kadar çok özlesen de, son sözlerden sonra susmayı seçmiştir.

Aşktır bu, AŞK ; sevdiğini özgür bırakacak kadar sevmek ama vazgeçmeyecek kadar da unutmamak demek..

Sen de özgür kuşlar gibi özgürsün ; özgürlük sana yakışıyor , özgür ol EY YAR!

Ama unutma, gözlerinin içine bakıpta konuşamadığın gibi, gözü konuşan olup, lal olmayasın, takılmasın başka gözlere, senin gitmelerinden sonra cananı acıtıyor, bir hayatı tuzla buz ediyor.

BİL İSTEDİM...

 
Toplam blog
: 11
: 305
Kayıt tarihi
: 29.01.09
 
 

Trakya Üniversitesi mezunuyum. Özel sağlık sektöründe 2 yıl  çalıştıktan sonra memurluğa geçtim 4..