Fatih Terim: "Medya, sürekli Schalke’yi zayıf gösteriyor; sakın ...”

Beklenen gün geldi çattı; Schalke 04, TT Arena’nın konuğu...

Futbolda konuk, gollerle “uğurlanan”, puansız gönderilen olarak görülür. Huyumuz bu, konuk rakipleri “küçümsemek”ten kendimizi alamıyoruz. Beklenen elde edilince, her yer/ şey, güllük gülistanlık!... Yoksa, buluruz/ seçeriz bir suçlu!.. Bakarsınız, daha önce göklere çıkartılan “bir”i, taraftarın önüne “en büyük sorumlu” diye atılır.

Avrupa maçıysa, bakarsınız, hakem “Türk düşmanı” olur çıkar!

Her taşın altında “düşman” arayana “düşman” çok!..

*****

Maç öncesi, medyaya yansıyanlara ne demeli?

Sıradan haberlerdeki “abartı boyut”u, rakip için hep “olumsuzluk” olarak algılanır.  Haberler, haberlerin havasına kendilerini hemen kaptıranlar için, sevindiricidir:

“Schalke'de kriz tavan yaptı! Tam 9 sakat..”
“Schalke perişan halde..”
“Schalke’de şok sakatlar..”
“Schalke’de sakatlar can sıkıyor...”

Maçın oynanmadan kazanılmış olması, hoş mu hoş!..

Ama Fatih Terim, denenlerden rahatsız olmuş ki, futbolcularını Schalke 04 konusunda uyarma gereksinimi duyuyor:

“Ne kadar disiplinli ve sisteme bağlı olduklarını çok iyi biliyoruz. Rakibimiz çok kötü durumda değil. Medya, sürekli Schalke’yi zayıf gösteriyor. Sakın onları hafife almayın. Buraya bizi yenmek amacıyla geliyorlar. Siz buna çok çalışarak fırsat vermeyeceksiniz.”

Sözün özü: Rehavete kapılmayın!

Fatih Terim, Schalke 04‘le ilgili “analiz”ler konusunda taraftara seslenmeyi de unutmuyor:

“Schalke gruplarında hiç yenilmemiş bir takım. Öyle bir hale getirdik ki, Galatasaray çıkacak ve hayatında oynamadığı kadar iyi bir maç oynayacak. Bu, bize yapılan bir kötülüktür belki de son yıllardaki en zor maçımızı oynayacağız. Bir türlü rakibin 7-8 eksiğini bulamıyoruz. Hayatımız teknik analizlerle geçiyor.”

(Schalke 04, B Grubu'nu lider tamamladı. 3 galibiyet, 3 beraberlik aldı. Galibiyetlerden ikisi dışarıda, biri içeride. İçeride 2, dışarıda 1 beraberliği var. 10 gol attı, 6 gol yedi. Yediklerinden 4’ü kendi evinde. Atılan gollerden 4’ü, bütün maçlarda oynayan Klaas-Jan Huntelaar’dan geldi.)

Schalke 04‘teki “eksik”lere ne demeli?

İronik yanıt Fatih Terim’den:

“O zaman biz de Baros'u kaybettik, Ujfalusi oynamıyor. Elmander'in sakatlığını da unutmamak lazım. Eboue, ayağı sakat döndü.”

*****

Galatasaray’ın, UEFA Şampiyonlar Ligi’nden beklentisi büyük.

Önce Sneijder, sonra Drogba, “beklenti”nin gerçeklemesine katkı yapsın diye alındı. Ses getiren bu transferlerin Galatasaray’a sağlayacağı katkı yadsınamaz. Hele, Drogba’nın Aksihar Belediyespor maçında, sahaya ayak basar basmaz, Galatasaray’ı öne geçiren golü atması...

Gol, Schalke 04’e “korku mesajı” olarak algılandı.

Galatasaray’ın bir sıkıntısı olur mu?

Fatih Terim, önlemlerini alacaktır; "fiziksel direnç"in yanında “moral direnç”in de etkisini bilir. Futbolcularını önemli maçlara nasıl hazırlayacağını da... Schalke’yi “zayıf gösterme”nin  yaratacağı tehlikeyi de... Çünkü o, “kendine özgü” yöntemleri/ tavırları olan bir teknik adam...

Galatasaray ne yapar?

Maç, TT Arena’da biter de bitmez de.. Bunun “ikinci ayağı”nı unutmamak gerekir. Umalım, Almanya’ya gidiş, “tur”dan öteye bir anlam taşımaz.

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com