Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '10

 
Kategori
Futbol
 

Fener düşüyor, Paraşüt açılmıyor

Fener düşüyor, Paraşüt açılmıyor
 

Dakikalar 29'u gösterirken Selçuk, Lille maçı öncesi belirttiğim çıkarken top kaptırma hastalığını tekrarlayınca ve geride tank gibi ağır Bilica'nın olduğunu unutunca Fenerbahçe yine Olimpiyatta mağlup duruma düştü. Bilica'nın ağırlığını gördünüz mü ? Antipatikliğini ve riskli futbolunu geçtim ama Fenerbahçe gibi bir takımda bu kadar ağır bir stoper kabul edilebilirmi ? Eğer son adamınız bu kadar ağırsa her maç gol yersiniz işte... Lugano ne zaman döner bilmem ama bu Bilica mutlaka takımdan kesilmelidir. Daum'un adaletinden şüpheliyim ancak son maçlarda stoperde çok etkili gözüken Bekir formayı giymeye devam etmeli ve Lugano-Bekir ikilisiyle devam edilmelidir.

Ya Selçuk ? Deniz'le birlikte yıllardır hep aynı futbollarını oynuyorlar, bunca yıl Fenerbahçe forması giyipte üzerine hiçbirşey eklemeden nasıl kalıyorlar, bu nasıl profesyonelliktir anlamak mümkün değil... Onlar hayatlarından memnunlar demek ki, ama ya seyirci ?

Spikerler, Deniz'in kaptırdığı bir top sonrası seyircinin tepkisinin haksız olduğunu söylerken nedense akıllarına yıllardır bu seyircinin Deniz'in, Selçuk'un kaptırdığı toplardan sıkıldığını getirmediler. Birkaç dakika sonra Alex'in de Deniz'e nasıl kızdığını gördük. Alex bile kızıyorsa bu seyirci ne yapsın ? Zaten biraz sonra Deniz sakatlık bahanesine sarıldı ve belki de protestoların artmasından çekindiği için oyundan çıkmak istedi.

Daum'un maç içinde yaptığı ender doğrulardan biri oldu Selçuk ve Deniz'i dışarıda bırakmak ama Baroni diye bir isim almış Fenerbahçe. Geldiğinden beri takıma ne kattığını sorgulayıp duruyorum. Selçuk'tan ne farkı var ? Sahi var farkı. O da sadece biraz daha basit oynuyor oyunu ama bu fark için de milyonlarca Avro ödenir mi ? Ne teknik heyet ne Başkan, Maldonado, Josico örneklerinden ders almamış, Baroni'yi bulup getirmişler... Bir pozisyonda rakip oyuncuya o kadar gereksiz bir yerde ve sert bir hareketi varki hakemin kart vermemesi inanılmaz. Bu kadar düz bir oyuncu olursanız, bu kadar saçma bir hareketle böyle gereksiz bir tekme savurursunuz işte...

Ya Santos. Her maç aynı şeyi yazıyoruz Devekuşu gibi. Kuş mu ? Deve mi belli değil... Carlos varken, yerini beğenmedi, yapamıyorum dedi. Şimdi solbekte ama ben takıma hiç katkısını göremiyorum. O bölgede bir tek Vederson var. Her hafta kendisini geliştiriyor ve üstüne koyuyor. En verimli çağını yaşıyor Fener'de ama onun da şansına takım kötü gidiyor.

İkinci yarıda parıldayan saman alevi içinde Alex'in golü müthişti ve ona çok yakıştı. Ancak Aydınus'a kaptırdığı topta ona attığı fırça yüzünden Aydınus'un intikamı acı oldu. Aydınus 2 dakika önce kendisine top çarpınca fırça yediği Alex'in yaptığı kartlık harekete vicdanı yüzünden sarıyı gösteremeyince 1 dakika sonraki pozisyon gereği yapılan faule tereddütsüz kırmızıyı çıkarttı. Böylece Alex'i atabilen hakem olma kahramanlığını ! da göstermiş oldu. Bu kahramanlıkla da Kocaman'ın 2 yıl önceki sözü geldi aklıma “maçın çok önüne geçmeye çalışıyor”...

Fenerbahçe'ye lanetli gelen Olimpiyat Stadında Alex'i de kaybeden Fenerbahçe 10 kişi kalınca 2'yi de kalesinde gördü. Daum'a baktım maç 1-2'i olmasına rağmen bir değişiklik düşünmüyordu.. Tuhaftır sonra Gökhan'ı oyuna soktu ama Alex'in olmadığı takımdan çıkarttığı isim Emre oldu. Allah muhafaza 1-2 mağlupken gol yeriz diye !!! defanstan bir adam çıkartmayı düşünmedi de Emre'yi dışarı aldı.

Fenerbahçe'nin paraşütsüz düşüşü devam ediyor. Yedek paraşüt açılıp devreye girer mi bilmem ama haftalardır söylüyoruz bu gidişin sonu hiç iyi değil... Avrupa kulvarı bitti. Kupa istatistiği ise hayal kurma diyor. Ligde de tren heran kaçacak gibi duruyor. 3 yıl üstüste şampiyonluk sözü veren Başkan sezon sonu kalır mı bilinmez ama Santos, Baroni, Bilica, Ali Bilgin, Selçuk, Deniz, Önder Guiza gibi isimlerin Fenerbahçe'ye ve taraftarlarına verecek birşeyleri olduğuna inanmıyorum artık...

Bu takımın bünyesinde Azizsilin'e de direnç gelişti artık. Azizsilin de kesmiyor takımı... Yeni ilaç geliştirmek gerek...

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

28.Şubat 2010

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..