- Kategori
- Futbol
Fenerbahçe bir iyi bir kötü

Nedense Fenerbahçe’de, sezon başından beri belirli bir istikrar yakalanabilmiş değil. Bir iyi bir kötü. Ligin 10. haftasında oynanan Galatasaray maçında mükemmel bir mücadele ortaya koyarken, takip eden hafta Kayserispor deplasmanında sahada yokları oynuyor ve bir tesadüf golü ile zar zorda olsa beraberliğe razı oluyor. Lakin aynı Fenerbahçe dört gün sonra çıktığı UEFA Avrupa Ligi maçında Stau Bükreş’e karşı iyi bir futbol ortaya çıkarıyor ve sahadan 3-1’lik skorla galip ayrılıyor.
Bu durumun izahları var elbette.
Fenerbahçe’de belirgin bir şekilde sırıtan eksiklik kanat organizasyonlarının ve kanat ataklarının zayıflığı. Sol tarafta oynayan Dos Santos ve sağ tarafta oynayan Mehmet Topuz kanat oyuncuları değil ve bu sebepten dolayı kanatlardan ceza sahası içerisine tek bir tane dahi orta gelmiyor. Guiza’nın verimsizliği nedeni ile santrafor mevkiine kaydırılan Kâzım aslen kanat oynayan ve son derece güzelde ortalar çıkaran bir futbolcuydu. Santrafor mevkiindede hayli başarılı buluyorum Kâzım’ı ama Kâzım santrafora kayınca bu defa sağ kanatta organizasyon geliştirmede Fenerbahçe sorun yaşıyor. Sol kanatta ise Vederson’un kanat oyuncusu olmasına rağmen orta denemelerinin bir çoğu başarısızlıkla sonuçlanıyordu. Kalite anlamında ise Dos Santos’un çok gerisinde kalıyor Vederson. Dolayısı ile ortaya çıkan orta saha kurgusunda daha çok pas ve cepheden kaleye gitme yönünde organizasyonlarla karşılaşıyoruz. Alex’in oynadığı maçlarda çok pas ve cepheden kaleye gitme yönündeki mücadele tutuyor. Alex olmadığı zamanlarda ise bu anlayış zaafa uğruyor. Hele birde Guiza ile maça başlamışsanız daha bir sorunlu hale geliyor kurgu ve Fenerbahçe ciddi anlamda pozisyon kısırlığı çekiyor.
Stau Bükreş maçındada yukarıda belirttiğimiz eleştiriler söz konusu ve dikkat ettiyseniz Dos Santos ve Alex’in atmış olduğu goller yüksek beceri ve kabiliyet ürünü gollerdi, Bilica’nın attığı gol ise bir duran top sonucu üretilen bir goldü.
Maçın genelinde Fenerbahçe’nin iştahlı bir oyun ortaya koyduğunu söyleyebiliriz.. Pres yapan, topa sahip olmak için çabalayan ve göze hoş gelen bir futbol ortaya koyabilmek için mücadele eden bir takım vardı dün akşam sahada.
O halde bu takım kurgusunu bozmamak ve Kâzım faktörüne dikkat etmek lazım. Kâzım bence Fenerbahçe’ye sağ kanattan ziyade santrafor mevkiinde daha fazla faydalı oluyor. Rakip stoperleri bir hayli hırpalıyor, yoruyor ve tedirginliğe, hata yapmaya zorluyor. Esasen çağdaş bir santraforda olması gereken birçok özelliği Kâzım bu mevkide fazlası ile ortaya koyuyor. Ne varki Kâzım rakiple ve hakemle çok uğraşıyor, savruk davranışlar içerisine giriyor. Bu yönünün tedavi edilmesi şart.
Alex’e ayrıca parantez açmak gerekiyor. Son derece zeki bir futbolcu Alex. Kendi yarı sahasında çok basit oynayan Alex, rakip ceza sahası içerisinde ve çevresinde adeta bir sihirbaza dönüşüyor. Attığı gol şapka çıkartılacak cinsten bir goldü. Alex için söylenecek olumsuz tek bir şey yoktur.
Aynı şeyler Dos Santos içinde geçerli. Müthiş bir yetenek. Attığı gol tümü ile akıl dolu bir goldü. Bu futbolcudan daha fazla yararlanmak şart ve sık sık oynaması gerekiyor.
Oyuna ikinci yarıda giren Özer ise yine göz doldurdu. Tek pas oynayan ve etrafındakileri oynatan bir futbolcu Özer. Mutlaka kendisine şans verilmeli ve bu futbolcudan yararlanılmalı.
Guiza için söylenebilecek bir şey varmı? Bilemiyorum. Daum Guiza ile ilgili açıklamalar yapmış ve kendisinin takım için hayli değerli olduğunu ifade etmiş. Merak ediyorum, acaba Guiza takım için geçen seneden beri ne yapmış? Her golünün değeri 1 milyon dolar olan bir futbolcu Guiza. Hepsi bu.
Stau Bükreş’i geçen maça oranla daha iyi buldum. Daha fazla mücadele ettiler ama genel olarak Fenerbahçe’nin çok gerisinde olan bir takım. Hem teknik olarak, hem mücadele gücü olarak.
Romanya futbolunda ciddi anlamda bir düşüş var. Bir zamanların Stau Bükreş’i Avrupa’da ses getirirken ve bünyesinden Hagi, Popescu, İlie, Lacatus ve daha nice şöhretli futbolcuları çıkarırken bu gün gelmiş olduğu noktada tam bir hayal kırıklığı yaratan bir takım olmuş. Aynı şey yine Romanya futbolunun lokomotiflerinden birisi olan Dinamo Bükreş içinde geçerli. Galatasaray karşısında yokları oynadı Dinamo Bükreş.
Dün akşam iki takımımızın galip gelmeleri genel klasmanda Türkiye’nin tırmanışa geçmesine neden oldu. Uzun zamandan beri bir hayli gerilerde kalmıştı futbolumuz. Hele hele Dünya Kupası finalleride hayal olunca iyice bir gerilemiştik.
Fenerbahçe ve Galatasaray bundan sonraki turlarda elde edecekleri galibiyetlerle ülke puanına bir hayli katkı sağlayacaklardır kanısındayım.
Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır