- Kategori
- Futbol
Fenerbahçe’nin lakabı bundan böyle SAZAN olsun !..

Demek ki, erken sevinmemek, kaybedince de üzülmemek lazımmış..
Bir futbol sezonu da nihayete erdi dün gece..
Herkes, evlerine, iş yerlerine sokak ve caddelere sarı-lacivert bayrakları asarak, günler öncesinden şampiyonu ilan etmişti. Tüm Fenerbahçe camiası, kendilerini şampiyon olarak ilan etmişler, hatta buna paralel söylemler içindeydiler. Hatta ve hatta dünkü Fenerbahçe-Trabzon maçında da bu hava vardı. Fener’in ilk golün ardından, hem tribünlerde, hem de saha içinde bu psikoz hissediliyordu. Ta ki, konuk takımdan gol gelene kadar. Herşey bitti derken, oyuncular birden hırslanıp, Trabzon kalesini şut bombardımanına tuttular. Ümitler gittikçe tükeniyordu, zira Bursa’da timsahlar 2-0 öne geçmişlerdi. Bu durumda, onlar şampiyon olacaklardı. Derken Beşiktaş’tan gelen gol, herkesi sevindirdi ama yetmiyordu. Maçın sonlarına doğru, resimde de göreceğiniz üzere Bursaspor-Beşiktaş maçının 2-2 olduğu anons edildi aynı zamanda saha kenarından oyunculara ellerle Bursa’daki maçın berabere olduğu belirtiliyordu. Yüzler gülüyordu. Çünkü bu skor Fenerbahçe’yi averajla şampiyon yapıyordu.
Ve maçın son anlarında Fenerbahçe oyuncuları, neredeyse maçı bitirmişti. Sahada yürüyorlar ve kendilerince şampiyonluğu kutluyorlardı. Hakemin son düdüğü çalmasıyla birlikte, üstelik 4 dakika da uzatmasına rağmen durum değişmedi, oyuncular maçı bitirmişlerdi. Hatta, Tribünlerden konfetiler uçurulurken, şampiyonluk coşkusu yaşanmaya başlandı. Ve maçın bittiğini ilan eden son düdük ile saha birden, kalabalıklaşmaya başladı. Taraftarlar sahaya girmişlerdi ve oyunculara sarılıyorlardı. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Biz diğer maçı da canlı olarak takip ettiğimizden, şampiyonu belirlemiştik. O kadar insanın, neden sahaya girdiğini, neden Fenerbahçeli oyuncuyu omuzlara aldığını ve zıpladığını anlayamadık. Bir ara, ne yalan söyleyeyim. Seyircilerin fair-play gazına gelip, şampiyonluğu kaçırıp, ikinci olan takımının oyuncularını tebrik ettiklerini hatta teselli ettiklerini falan düşündüm. Bir başka düşüncem de şöyle oldu. Tamam, Fenerbahçe şampiyonluğu kaybetti, taraftarlar oyunculara saldırıyor, şimdi saha içi arenaya dönüşecek. Bir hayli hırpalananlar olacak. Ama sonra anlaşıldı ki, herkes yanlış bir anons ile sahaya dalmış. Oyuncular da Bursa’daki maçın 2-2 bittiğini zannedip, şampiyonluğu kutluyorlarmış. Taraftarlar da bu anaonsa aldanıp ondan sahaya dalmışlar. Tam bir fiyasko ! Tam bir aptallık ve de sazanlık..
Sazan olmak ! Aslında bu son kelime hem oyunculara, hem taraftarlara daha çok yakışıyor gibi. Dün gece, milyonlarca insan bu görüntülere şahit oldu. Bu görüntüler uzun süre hafızalardan silinmeyecek. Yirmisekiz yıl sonra bir ucundan tuttuğu Türkiye kupasından olduktan sonra, yine bir kulpundan tuttuğu Şampiyonluk ve kupası da gitmişti, geriye bu Sazanlık görüntüler kalmıştı. Birkaç yıl önce de Fenerbahçe kupayı kıl payı kaçırmıştı. Hatta, yine o talihsizliği yaşamak istemiyordu. Ama ‘tarih tekerrürden ibarettir’ sözü dün gece gerçek oldu ve yine hüsran elbette..
Hiçbir Fenerbahçe’li futbolcu’nun ve hatta yöneticisinin yerinde olmak istemezdim. Çok kötü bir hatıra ve çok kötü bir enerji. Bu durum ve bu moral ile yeni sezona nasıl hazırlanacak koskoca birkaç yüz milyon dolarlık takım. Yakında bunu masaya yatıranlar olur herhalde..
Artık lig bitti. Bugünden itibaren tatile girdi tüm futbolcular. Üzülenler de oldu, sevinenler de. Ama sanırım hiç kimse Bursaspor kadar sevinmemiştir herhalde. Çünkü tarihinde ilk kez şampiyonluğu tattılar ve isimlerini Türk futbol tarihine altın harflerle yazdırdılar. Dün belki de ilk kez bir Beşiktaşlı olarak yenildiğimize üzülmedim. Çünkü Bursa Spor’un şampiyon olmasını istiyordum, onların bunu hak ettiğine inanıyordum. Ve hatta pek çok insan gibi şampiyonluğun üç büyükler arasında gidip gelmesinde sıkılmıştım. Bu ligi monotonluktan kurtaracaktı ve öyle oldu. İlk defa Beşiktaş’a gol atmaması için dua ettim. Her ne kadar, bir gol daha atsaydı, berabere kalsaydı, Galatasaray’ın üstünde ligi 3. tamamlayacaktı ama bu ceza da onlara ders olsun diye düşündüm. Umarım, seneye daha derli toplu bir takım olurlar..
Bu yazı Fenerbahçe içindi. Ama son söz olarak şunu ifade etmek istiyorum.
Önümüzdeki sezon 1. Ligde bir İzmir takımı yer alacak. Adı Bucaspor. Hiç kimsenin ummadığı, hatta umduğu, istediği takımlara nazaran bir kenar mahalle takımının 1. Lige yükselmesi kimilerini şaşırtı da. Bucaspor takımına başarılar diliyorum ve hep orada kalmalarını temenni ederken, Play-Off karşılaşmaların sonunda çıkan takımlardan diğerinin de 2. Bir İzmir takımı olmasını diliyorum.. Ama hep ofansif oynayarak ve gol atarak. Ve sazanlık yapmadan…
Bakın sazanlık yapanların hali ne oluyor. Hatta, belki de seneye simgelerini kanarya’dan, Sazan’a çevirirler..
Daha dün 3 büyükler vardı, bugünse artık 5 büyükler var. Seneye, çok ilginç bir lig olacak. Buna eminim. Şimdiden tüm takımlara başarılar diliyorum…