Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Mart '14

 
Kategori
Voleybol
 

Fenerbahçe ve 4 saat ara ile kazandığı 2 Avrupa Kupası

Fenerbahçe ve 4 saat ara ile kazandığı 2 Avrupa Kupası
 

Fenerbahçe’nin voleybolda bir günde iki Avrupa şampiyonluğu kazanması yılın değil belki de bu ülkenin spor tarihinin en büyük olayıdır. Sebebi de başarının tesadüfi değil, göstere göstere gelmesidir.

Ben 60 yıldır sporun içindeyim ilk defa böyle bir olay yaşıyorum ve gerçekten hem Fenerbahçe ve hem de ülke sporu için gururlu ve mutluyum. Belediye seçimleri arifesinde bu olayın, son aylardaki olaylar neticesinde iyice gerilen topluma bir nefes aldırması da ayrı bir konu, Öyle bir duruma geldik ki, hiçbir şey bu gerilimi engelleyemiyordu ve insanlar beredeyse her akşam siyasetle yatıyor, siyasetle kalkıyordu. Toplum psikoloji için az da olsa böyle bir olaya ihtiyaç vardı. Fenerbahçe bunu da başardı.

Aziz Yıldırım ve yönetim ekibinin Fenerbahçe’ye verdiği emeklerin bu kupalarla taçlandırılması şüphesiz sadece Fenerbahçe’ye gönül verenleri değil, aynı zamanda bu sporlara gönül vermiş olanları da mutlu ediyor ve bundan mutlaka ülke sporu ve Türkiye karlı çıkıyor. Şimdi tüm Avrupa spor kamuoyu mutlaka bu olayı konuşuyor.

Fenerbahçe Kulübü sadece bir futbol kulübü olmadığını ve de sporun sadece futbol olmadığını bu kupalarla gösterirken aynı zamanda da bu sporlarda çıtayı yükseltiyor, tüm ülkede bu sporları popüler hale getirip, rekabeti körüklüyor.

7-8 sene öncesine kadar esamesi okunmayan voleybol sporunda müessese takımları maddi imkanları sayesinde yurtiçinde kupalara ambargo koyarken, yurt dışında pek varlık göstermiyorlardı. Şimdi bakın, Vakıfbank, Halkbank, Beşiktaş’ta erkek veya bayan takımları ile bu Avrupa kupalarında final oynuyorlar. Seyirci bu sporu sevdi.

Gerçekten de Fenerbahçe’nin Aziz Yıldırm’dan önce ne iddialı bir voleybol veya basketbol takımı oldu, be bayan takımları, ne de salonları.. Yahu bırakın bunları Fenerbahçe futbol takımının antreman tesisleri bile yoktu.

Fenerbahçe erkek voleybol takımı şampiyonluk kupasını aldıktan sonra mikrofon uzatılan Abdullah Kiğılı ‘’daha önceleri yıllarca bu spor bu salonda 50-100 seyiciye oynanırdı. Bugün bakın salonda boş yer yok’’ derken, coşkulu seyirci takımı öyle bir modive ediyordu ki rakip takımlar set bile alamıyordu.

Fenerbahçe’de yönetici konumunda olmamasına rağmen dışarıdan hem maneci olarak hem de sponsor olarak destek veren Ali Koç ise bu kulüpte bu sporun başarısının Acıbadem sayesinde başladığını söyleyerek, M.Ali Aydınlar’ın da hakkını veriyordu.

Fenerbahçe elbette yalnız voleybol kupaları yetinecek bir kulüp değildir. Futbolda da şayet ceza almasaydı iki sene önce yarı final oynadığı kupanın devamını getirebilirdi. Getirecektir de. Bu, büyük umutlar bağladığı, büyük yatırımlar yaptığı basketbolda da gelecektir. Masa tenisinde zaten gelmiştir, atletizm de de gelecektir. Fenerbahçe artık tüm branşlarda çok büyük bir spor ailesidir ve hepsinde de hedefi Avrupa şampiyonluğudur. Fenerbahçe’nin hiçbir branşta laf olsun, var mı, var desinler diye bulundurduğu bir takımı yok. Başkanının söylediği gibi, Fenerbahçe katıldığı tüm branşlarda hedefi ülke ve Avrupa şampiyonluğudur.

Bu iki kupa da bunun kanıtıdır.

Aziz Yıldırım’ı seversiniz sevmezsiniz ama Aziz Yıldırım'da kısaca işte budur.

Bugün milyonlarca genç, futbol dışında voleybol veya basketbola gönül verdiyse, ülke sporu da bu sayede adını Avrupa’da duyuruyorsa, Fenerbahçe’liyi, Fenerbahçe’ye gönül verenleri, tribünde şarkılarla, marşlarla, çoluk çocuğu ile, bir tarafı Atatürk’lü bayraklarla coşuyorsa , böyle güzel bir tablo yaratılıyorsa elbette en büyük pay yine ‘’hedefi gösteren’’ oyuncuların kupalarla ona koştuğu Aziz Yıldırım’a aittir.

Tebrikler Fenerbahçe.

 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..