Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '10

 
Kategori
Voleybol
 

Yılın takımı Fenerbahçe Acıbadem

Yılın takımı Fenerbahçe Acıbadem
 

F.B ACIBADEM


Fenerbahçe Acıbadem bayan voleybol takımının dün akşam finaldeki şampiyonluk kupasını aldığı o son maçı izlerken çeşitli duygular içindeydim. Sahada, aylardır spor adına resitaller sunan bu harika takımı izlerken, aklım bir ara 1960 yıllara gitti. İTÜ salonunda kıran kırana geçen o zamanın bayan voleybol takımları arasında Fenerbahçe’de vardı. Eczacıbaşı ve diğer banka takımları gibi müessese takımları yoktu.

Sonra, yakın zamana kadar Eczacıbaşı bu işin misyonunu yüklenirken, Fenerbahçe’de voleybol sporu, diğer büyük kulüpler gibi, ‘’biz bu işle uğraşamayız, ilgi olmayan bu spora müessese takımları kadar para harcayamayız’’ mantığı ile çok uzun yıllardır unutulmuştu.

Fenerbahçe’ye 1960 lardan beri bir çok başkan, birçok yönetim geldi geçti. Her fırsatta kendini ‘’en büyük Fenerbahçe’li’’ ilan eden ama kulübü de Kurbağalıdere barakalarına mecbur eden, şimdi çıkıp her olayda fetva veren sevgili Ali Şen ve ekipleri dahil. Acaba onlar bu takımı seyrederken neler hissetti? Voleybol, basketbol, ne kadar amatör tabir edilen, aslında profesyonel kadroların oynaması ve yönetmesi gereken bu sporlara emek, ilgi ve para göstermediklerinden dolayı pişman mıdırlar?

Aziz Yıldırım’ı, seversiniz, sevmezsiniz. Şahsi sorununuz. Futbol takımına fazla müdahele ediyor diye eleştirilir sık sık ama dokunduğu yer sonunda mutlaka’’aydın lanıyor’’, tesis oluyor, başarı oluyor, kazanç oluyor, o hep haklı çıkıyor, kazanan Türk sporu oluyor, Fenerbahçe oluyor. ‘’Fenerbahçe’ye neler kazandırdı’’ diye sormaktan çok ‘’neler kazandırmadı’’ diye sormak daha uygun. Kazandırmadığı çok az bir şey kaldıysa, onlar da o olsun olmasın kazanılacaktır. Günlük düşünen bir Fenerbahçe’den, ilkleri başaran, örnek alınan ‘’Büyük Fenerbahçe’’yi ortaya çıkarmayı başarmıştır çünkü.

Bu, bir sezonda bir Avrupa şampiyonlar ligi ikincilik kupası da olmak üzere bir sezonda tam 4 kupa kazanan Fenerbahçe Acıbadem takımını yakın bir zamanda hiç yoktan 4 sene içinde buralara getiren de kendisi ve ekibidir. Adı olup, sanı yokken, iki sezonu şampiyon bitiren erkek voleybolu da, bugün finalde ezeli rakibini bir kez daha yenip, muhtemelen yine şampiyon olacak bayan basketbolu da.

Fenerbahçe sadece futbolla uğraşmıyor. Tek derdi , Fenerbahçe’li olmayanların mutlu olduğu, çaresizce avunduğu, Ziraat Kupasını kazanmak olmadığını anlatır bu kupalar. Bu kupalar Fenerbahçe’li olsun, olmasın, sporu spor diye kabul edenlere çok şey anlatır. Anlamayan sorar belki, neden dört tane?.. Beşinciyi neden alamadı?. Yoktu da ondan’. Kupa bitti. Kupalar bitti. 6 sene önce bu ligde yokken, onlar şimdi ne var ne yok hepsini topladılar. Çuvalla.. Müessese takımlarının hegemonyasını bitirdiler, nefeslerini kestiler.

‘’En değerli’’ ödülü ne varsa onları da topladılar. Pardon bir tane bıraktılar. En iyi servis atan ödülünü bıraktılar!.

FENERBAHÇE, bir futbol takını değil, SPOR KULÜBÜDÜR.

Bir tarihte futbol takımı da beş kupa birden almıştı. O meşhur Selim-Ercan-Yılmaz orta sahasının olduğu unutulmaz, klasik kadroydu. Forvette Ogün-Ziya-Abdullah gibi Manchaster City zaferinin mimarları futbolculardı. Türkiye Ligi-Türkiye kupası- Balkan kupası- Cumhurbaşkanlığı kupası ve o zaman 3 büyüklerin aralarında sezon öncesi oynadıkları Spor-Toto kupasıydı. Çok kupa dendi mi, ben onu hatırlarım. Yıl 1967-1968 di.

Fenerbahçe Acıbadem takımı her türlü övgüyü hak ediyor. Bir takım düşünün ki, aynı anda hem lig ile, hem Türkiye kupası ile, hem de Avrupa Şampiyonlar liginde oynasın ve hepsinde başarılı olsun?. Zoru başardılar, hem de çok zoru. Avrupa’da bir kez mağlup oldular 3-2, o da finalde. Türkiye’de ligde bırakın mağlubiyeti, kimseye neredeyse set vermediler. Türkiye Kupasında bir kez mağlup oldular, o da Avrupa finali dönüşüydü. Rövanşını alıp, kupayı aldılar.

Onlar, şimdiden Fenerbahçe tarihine altın harflarle geçtiler, taraftarın, camianın ve voleybol sporunu seven herkesin sevgilisi oldular. Başarılarıyla, voleybol sporunu yeniden popüler hale getirdiler. Bu konuda kendi arkadaşları, diğer şampiyon, bayan basketçilere rakip oldular. Bugün sporla az çok ilgilenen herkes, Eda’yı, Seda’yı, Çiğdem’i, Gamova’yı, Nati’yi tanıyor. Daha önce en çok Neslihan’ı tanırlardı ki hakkını vermek gerekir, finallerde o da çok başarılıydı.

Dün akşamki maçı izlerken zaman zaman bunlar geldi aklıma.

Fenerbahçe Acıbadem, Türkiye’de yılın en başarılı ekibi, Fenerbahçe tarihinin de bir sezonda en çok kupa kazanan, ( içinde ilk defa bir Türk takımının kazandığı Avrupa 2. kupası olduğundan) en değerli takımı olmayı başarmıştır

Bu başarının bir üstü, sadece Avrupa 2. liginin, Avrupa Şampiyonluğu'na dönüşmesidir.

Başkan ve ekibinin yeni sezonda kulübe kazandıracağı yeni salon da, bu başarılarının devamlı ve kalıcı olacağının teminatıdır.

 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..