Fethullah Hoca olmasaydı ülkemizi ,Türkçemizi kim tanıtırdı...

Olimpiyat, bir spor organizasyonudur... İçinde,- spor ve sporcu olmayan- organizasyona olimpiyat adı verilemez.

Türkçe Olimpiyatlları adı altında, Gülen Cemaatinin kontrolündeki yabancı ülkelerdeki okullarda okuyan öğrencilerin düzenlediği bu şenliklere ancak, Yabancılar için Türkçe Müzik ve Dans Yarışması diyebilirsiniz.

...

Bir milletin gençleri, baskılara karşı uyanırken, ülkesindeki Atatürk Devrimlerinin kutlama şenlikleri olan  ulusal bayramlarına sahip çıkmak  için, baskılara, yasaklara karşı Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde ilk kez karşılaşılan bir halk hereketini başlatmışken, oy uğruna yapılan birtakım siyasi hareketler sürüyor...

Nereye hizmet ettiği bilinen ve Türkçe olimpiyatları adı altında, düzenlenen gösteride, hem de İzmirde,  Fethullah Gülene, övgüler yağdıran TC Devletinin önemli bir bakanı Binali Yıldırım, tarikat ehline şefkatli kucaklarınnı açıyor.

ABD'de yaşayan- emekli vaize övgüler diziyor da diziyor..

Sayın bakan, nedense devletimizin temelini teşkil eden  ve demokrasimizin aynası olan milli bayramlarımızda aynı coşkuyu dillendiremiyor.

Cumhuriyetimiz kurulduğu günden bu yana coşkuyla kutladığımız bir çok bayramın eskisi gibi coşkuyla kutlanamadığı bir gerçektir.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı dar alanlara sıkıştı kaldı.

23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı aynı  düşünceler yüzünden okul bahçelerinde kaldı.

Cumhuriyet Bayramı aynışekilde coşkusunu yitirdi..

Devletin kültür ve eğitim-turizm politikaları iflas etti.

 Kültür Bakanlığı, gri binasında, hazineden geçinmeli bürokratların masa başlarında, pasif  oturduğu mekan oldu

Eğitimin hali içler acısı..Bilmeyen kalmadı..

Turizmle ilgili bakanlıkların gerek yurt içinde gerekse yurt dışında ülkemizin folklorik ve milli değerlerini coşkuyla tanıttığı günler çok gerilerde kaldı.

Fransa Dijon kenti, yetmişli, seksenli yıllarda Türkiye Cumhuriyetini temsil eden halk oyunlarını ayakta alkışlardı. Adıyaman oyunlarımızın 3 yıl üstüste şampiyon olup daha sonraki yıllarda onursal konuk olarak davet edilmesini çoğu kişi unuttu tabi..

Ülkemizin tanıtımı emekli vaiz ve tarikatının elinde yüceliyor...Öyle mi...

Bakınız , Fethullah Hoca hayranı bakanımız,coşkuyla  neler söylüyor...Kestane Pazarından alıp nerelere götürüyor emekli vaizi..

..........

-11 Mart 1966'da Kestane Pazarı'nda İzmir'de başlayan hizmet yarışının bugün dünyanın dört bir yanına ulaştığını vurgulayan Yıldırım, "Hocaefendinin İzmir Kestane Pazarı'nda başlattığı hizmetin bugün dünyanın dört bir yanına yayılmış olmasını görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Bu kutlu yolculuğun yediveren çiçekleri gibi bereketlenerek geldiği bu nokta hepimizin iftihar vesilesidir" diye konuştu. -Vayy  bee sen neymişsin be aaabiii-Bakan Yıldırım sözleri şöyle sördürdü:

"Bugün İzmir Atatürk Stadı'nı hınca hınç dolduran onbinlerce hemşehrimi gösterdiğiniz vefa hem de misafirperverlik için bir kez daha tebrik ediyorum. Dünyanın dört bir yanından gelen bu kardeşlerimiz sevginin dili Türkçe'yi bize söylüyorlar. Türkçe olarak kardeşliklerini, muhabbetlerini bizimle paylaşıyorlar. `Gelin tanış olalım' diyen Yunus Emre'nin dilini, `Gel ne olursan ol yine gel' diyen Hazreti Mevlana'nın dilini, `Aç açabildiğin kadar sineni, ummanlar kadar olsun, inançla geril ve insana sevgi duy, kalmasın alaka duymadığın el, uzatmadığın bir mahzun gönül' diyen hocaefendinin dilini. Biz insanları dini, dili, ırkına bakmadan severiz. Herkesin yaşayışına, inancına, kültürüne hep hoşgörüyle yaklaştık çünkü burası İzmir. Burası hoşgörünün, kardeşliğin şehridir. Burası yakan, yıkan değil gönüller yapan şehirdir. Nasıl 76 milyonu bir bildiysek, kardeş bildiysek dünya üzerinde yaşayan 7 milyar insanı da aynı şekilde kardeş görüyoruz. Bizim için önemli olan barıştır, kardeşliktir. Kardeşliğe, birliğe, beraberliğe çağırıyorum." -Ülkenin milyon gencine gaz sıkanlara bakın..barış...Kardeşlik..vs..-

Bakan Yıldırım, stadı dolduran selamını, Fethullah Gülen'e göndererek sağlık, uzun ömür diledi. Bu hizmetlerin bu noktaya kolay gelmediğini dile getiren Yıldırım, "Bu hizmetin arkasında ana vatanından ayrılarak yaşamak yerine yaşatmayı tercih eden, sevmeyi, sevilmeyi öğreten değerli öğretmenlerimize buradan selam gönderiyorum. Zor imkanlarla, binbir fedakarlıkla dünyanın dört bir yanına yayılan Türk okullarında ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandıran hizmet erlerine buradan selam gönderiyorum" dedi.-BASIN-
................

 Yazıya gelen halk yorumları: -Radikal-


* Şeriat heveslileri yağ çekin bakalım utanmasanız peygamberlik nişanı verirsiniz

* Durmak yok, gaza devam! ,

* Milleti gaz. jop ve sopalarla hizaya sokmaya devam amerikaya selam seçimler yaklaşıyor ya fetullahçıların oylarına azami ihtiyaç var?

* Cumhuriyetin yerine sunulan alternatif ...

* Liberal diye gecinenler, "yetmez ama evet" diyenler, sizlerin sayesinde Genclik bayramlari, Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramlari stadlardan cikarildi, en ufak bahanelerle torenler iptal ettiriliyor, onlarin yerine ne idugu belirsiz,kitapta bile yeri olmayan  kutsal dogum, fetih, olimpiyat kutlamalari geldi. Umarim eserinizden memnunsunuzdur, umarim geceleri rahat uyuyabiliyorsunuzdur.

* Bu Millet, Kurtuluş Harbinden bu yana hiç olmadığı kadar birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhu içerisinde şu an.Bu arada benden de selam olsun, ama "Bolu Bey" ine!..Yaslandığımız dağlar ise tam bağımsızlık ve gerçek demokrasi aşkıdır.

...........

Elbette ülkemizi iyi niyetle çıkarsızca,umarsızca dışarıda temsil eden ekipleri biz de alkışlarız...

Türkçe Olimpyatları adı altında yapılan, sporla hiç ilgisi olmayan bu garip halk oyunları festivalinin Türkçe ile ilgisini anlayan beri gelsin..

Yabancılara Türkçe öğretmet, güzel..Onlara Türkçe şarkılar söyletip dansettirmek de güzel...İyi de...

Olimpik gösteri bunun neresinde Allah aşkına...

Hangi bilimsel Türkçe sunumları yapıldı..Hangi ülkelerden dil uzmanları katıldı..

Ülkemizin sorumluları bunun neresinde yer alıyor...

Sevimli yoksul yabancı çocuklar, ilerde hangi tarikat ehline hizmet etme mecburiyeti olduğunun farkına varmadan, safiyane Türkçe Şarkılar söyleyip dans ediyorlar..

Bolca şak..şaak..şaak...

Buna da diyeceğimiz yok...

Peki bizim hazineden geçinmeli sorumlulaımız hangi çalışmaları yaptılar...

Sayın bakan ve kabinesi,ülkemizin tanıtımını, emekli vaize ihale etmeden , kendi devlet sorumluluklarında, liyakatiyle yapmak zorundalar.

47 milyonun açlık sınırı altında yaşadığı bu ülkenin gurabasından kesilen vergilerle trilyonluk maaşlar ödediğimiz sorumlaular nerelerdeler..

2 Milyon Müslümanı kesen kefere devletteki çiftliğinde,Müslümanlık Lideriliğine soyunan muhterem,neden kendi ülkesine dönmez ki..

Sözde Türkçe Olimpiyatlarında kendine övgüler dizilen Fethullah Efendinin kullandığı dilin yüzde sekseni, Arapça-Farsça karması  ve bugünkü nesilin hiç anlayamayacağı kötü bir dilsel arabesk karışım.

Anlayan beri gelsin..Türkçe Olimpiyatı düzenleyenin diline bakın ..

Ya Rab...Oy uğruna neler feda ediliyor...Cumhuriyeti temsil edenler, kimlerden medet umuyorlar...

 Gençlerin direnişinin neden olduğunu algılayanlar algılıyorlar...Diğereri, dizi izleyip  bezelye ayıklamakla meşgul...Ya da böylesi dinsel amaçlı törenlerde şak şakçılık misyonlarını yerine getiriyorlar..

Ya sabır...