Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '16

 
Kategori
Siyaset
 

Fikirde kaypaklık!..

Fikirde kaypaklık!..
 

özel çalışmam


İnsanı insan yapan, diğer canlılardan ayıran en önemli özellik “düşünebilme” yeteneğidir.

“Duygu”larını ifade etme ve “konuşma” yeteneği de insanı farklı kılan bir başka önemli özelliğidir.

Her insan bu özellikleri nedeniyle düşünür, düşündüğünü ifade eder, bir fikrin sahibi olur…

Zaman zaman düşündüklerini hayata geçirmek için onları kayıt altına alır veya toplumla paylaşır.

Düşündüklerini yazmak suretiyle toplumla paylaşanlar haliyle dikkatlice takip edilir.

Dün “ak” dediğine bugün “kara” diyen insanlar ise “fikirde kaypaklık” yapmış olurlar, “itibar kaybederler”.

Ünlü düşünür Montaigne diyor ki: “kendini övmekse herkesin zıddına gider. Ama kendinden söz etmeyi yasak etmek, çocuğun burnunu silecek yerde, burnunu koparmak olur”…

Uzun sayılabilecek bir süredir yazıyorum.

Yerel gündemi, ülke gündemini ve siyasetini, kültürünü, sanatını elimden geldiği ölçüde inceliyor, düşüncelerimi siz değerli okurlarımla paylaşıyorum…

Bugüne kadar yazdığım bütün yazılar orta yerde durmaktadır. İsteyen hepsini inceleyebilir.

15 yıldır ileri sürdüğüm düşüncelerimden hiç birini çöpe atamam, benim değildir diyemem.

Ve  “şu yazında ileri sürdüğün görüşlerin şu yazınla çelişiyor” diyene çok büyük saygı duyarım.

Benden büyükse elini öperim, küçükse özür dilerim…

Yok öyle bir şey!..

Dün “kara” dediğime bu gün “ak” dediğimi kimse bana söyleyemez…

Neden yazdım bunları?

Bazı okurlarım acele ile günü yorumlayan yazılarımı okuyup sitemde bulunuyorlar.

“Şunu da yaz, bunu da yaz” şeklinde sitem ediyorlar.

Düşünce dünyamda harmanlanan ve yoruma dönüşen hiçbir fikrimi o veya bu sebeple açıklamaktan çekinmeyen bir insanım.

Çünkü düşüncelerimde herhangi bir çıkar amacı ile bariyerler oluşmamıştır.

Daha açık bir ifade ile şahsi hiçbir çıkar beklentim yoktur.

Bir tek gayem vardır: İnsanıma, bölgeme, ülkeme faydalı olmak.

Şimdi saadete gelelim ve günü yorumlamaya devam edelim.

İsrail devleti Müslümanların düşmanıdır.

Mavi Marmara olayında bu düşmanlığı zirveye çıkmıştır.

İlişkilerimizin düzelmesi için devletimiz üç şart ileri sürmüştür.

“Özür, tazminat ve ambargoların kalkması.”

Bu şartlar sağlanmadan İsrail’e, onun kanlı eline uzanacak her ele şiddetle karşı çıkarım. Hakkımı helal etmem.

Açılım süreci devletimizin bir kararıdır. Yani eli kanlı PKK ile bir şekilde anlaşma yapılmaya çalışılmış, ama başarılamamış.

Bu noktada hatalar vardır, geriye doğru bütün hükümetlerin hataları vardır.

Ve o hataların bedelini millet olarak ödüyoruz. Belki çok daha büyük bedeller ödeyeceğiz.

Bu devlet olmanın bir gereğidir.

Konjöktür neyi emrediyorsa devletimiz onu yapmaktadır.

Dün buna inandım, bugün de buna inanıyorum…

İnsanımız boş yere ölüyor diyenler çok büyük yanılgı içindedir.

Bin yıllardır süren “devlet geleneğimiz” çok büyük badireleri “kanı pahasına” aşmıştır ve bugünlere gelmiştir.

Bugün “PKK olabildiğince ezildikten sonra”masaya oturmaya zorlanmaktadır ve doğrudur.

Belki dün de öyle yapılmalıydı.

Yani “PKK” olabildiğince ezildikten sonra silah bırakmaya zorlanmalıydı.

Bu karar kurmaylarımızın verdiği bir karardır ve arkasında millet olarak durmak zorundayız.

Bu kararımızda “zafiyet” göstermemeliyiz.                                                

O “şehitler” sayesinde “bayrağımızı göklerde” dalgalandırıyor.

O “şehitler” sayesinde bugün evlerimizde o bayrağın altında gururla oturuyoruz.

Onlara saygımız, onlar gibi “şehit olmaya hazır” olmaktan geçer.

Çünkü “ vatanımız” büyük tehdit altındadır.

Hamaset nutukları ile hiçbir yere varamayız.

Birbirimizi günü birilik siyaset uğruna eleştirmemeliyiz.

PKK dünyanın en büyük eli kanlı örgütüdür ve onunla mücadele ediyoruz.

Allah bu uğurda savaşan cengaverlerimize güç ve kuvvet versin…

Sevgi ve saygılarımla…

 
Toplam blog
: 449
: 609
Kayıt tarihi
: 24.06.08
 
 

Rizede yayınlanan ilk renkli gazete ViraHaberin kurucusuyum 5 sene baş yazarlığını yaptım. İLESAM..