- Kategori
- Sinema
Filmlerin arka planı ya da benim filmden anlayamadıklarım

Çoğu zaman seyrettiğim filmlerin kamera hareketlerini tahmin etmeye çalıştığım olmuştur. Bunun istençli bir eylem olduğunu söyleyemem. Çünkü ne bir sinema eğitimi aldım, ne de sadık bir sinema seyircisi değilimdir. Ama senaryo, kamera hareketleri ya da oyuncuların mimikleri ilgimi hep çekmiştir. Bu sanırım herkesin başından geçmiştir. Dedim ya iyi bir sinema seyircisi değilimdir. Hatta umutsuz bir vakayımdır. Şimdi böyle olmamın sebebi olarak bin tane bahane sıralayabilirim size. Biletler pahalı, salon yok, vaktim hiç yok. İster inanın ister inanmayın ama bunların hepsinin dışında bir neden beni sinema ve filmlerden uzaklaştırıyor; sanki bana bir şey vermiyorlar. Sakın burnu havalarda iyice aydınlanmış, aydınlardan biri sanmayın beni. Tüm sanat dallarını, sanat ekollerini içine sindirmiş biride değilim. Filmler bana hitap etmiyor demek daha doğru. Hani bir söz vardır bilirsiniz, ne kadar bilirseniz bilin anlattıklarınız, karşıdakinin anladığı kadardır der bu söz. Demek ki benim sinema ya da filmlerden anladığım, ya filmcilerin anlatmak istediklerini anlayamayacak kadar kıt, ya da benim anlayabileceklerim sınırlı. Yurdumuzda sinema seyircisi olanların oranlarının devamlı çıkışta olduğu gerçeği beni sevindiriyor. Film yapımcılarından ricam, benim gibi insanlar içinde alternatif projeler üretmeleridir. Bende artık televizyon kanallarının insafından kurtulmak istiyorum.