- Kategori
- İlişkiler
Firari sözcükler...

Foto: Tuba Torun
Sözcüklerim firari bugün, sana kadar gelip dokunduysa bir zararı, inan ki ne haberim var nede bir suçum. Demek ki benden önce gelmişler sana.
Sen, ruhumun derinliklerinde oluşan çalkantıları ve bunlara bağlı halkacıkların bile ne manaya geldiğini benden daha iyi bilensin.
Ve İnanıyorum ki,
Söylemek isteyip de söyleyemediklerimi, söylemeye çalıştıklarımı, söylemekten sakındıklarımı, bildiklerimi, bilmediklerimi ve daha bana dair nicelerini bile biliyorsun. Aslında istemiyorum beni bu denli bilmeni ve bu kadar kolay çözmeni. Bu sebepten dolayı her defasında yol değiştiriyorum, yön değiştiriyorum. Ama nafile tüm yollar, tüm yönler yine sana çıkıyor ve beni kolayca buluyorsun...
<ı>Tıpkı içimde sakladığım cümlelerimin benden önce firar edip yine gelip seni bulması giı><ı>bi.ı>
Yazarken çenesi düşük biri oluyorum farkındayım. O an konuş desen konuşamam, bu yazdıklarımın iki lafını bile bir araya getiremem ama konu sen ve yazma olunca fütursuzca dökülüyor kelimeler ve saklanmıyor hiçbiri gelip buluyor seni arsızca.
Karanlıkta korktuğumda elimi tutan kahramanım olmanı istediğimi daha sesli sözcüklerim sana anlatmadan sen bilmiş ve bildiğinde ise çoktan faili meçhuller arasına karışmıştın. Firari sözcüklerim gibi sende firar edip kuru kalabalıklar içerisinde, korkularımla yapayalnız bırakmıştın beni. Ruhumun derinliklerini bile bildiğini söyleyen ben, o an ne kadar yabancı hissetmiştim kendimi sana. ‘’Sahtesin sen’’ demiştim içimden sessizce. Tıpkı diğerleri gibi bu serzenişimde firar edip ulaşınca sana, Hz. Mevlana’ nın dediği gibi ‘<ı>’Haydi ben bensiz geleyim, sen sensiz gel’’ı> demiştin…
Bu sözün devamı olan
<ı>‘’Bu saatten sonra ne evet demek yaraşır sana ne hayır dostumı>
<ı>Senin şanına sadece gelmek yaraşır’’ı>
Yerine bende;
Bu saatten sonra ne evet demek yaraşır bana, ne hayır.
Benim şanıma sadece susmak yaraşır diyebilmiştim anca…