Fotoğraf makinesini sabitleyip seri fotoğraflar çekmek üzerine bir yazı

İki kumru çatıda bir demirin üzerinde kımıldamadan duruyorlardı. Oysa ben onların hareket ettiklerini biliyordum ve onların fotoğraflarını çekecektim. Fotoğraf makinesini hazırladım, pillerinin şarjının uzun süre dayanacağından, belleğinde yeteri kadar yer olduğundan emin oldum. Tripodu pencerenin önüne yerleştirdim. Ayak altında olmamasına dikkat ettim, çünkü belki saatlerce hiç kımıldamadan durması gerekecekti. Tripodun ayaklarındaki minicik bir hareket bile seri fotoğraflarda zıplamalara neden olduğu için en çok buna dikkat etmek gerekiyor. Bütün bunları yaparken yirmi metre ötedeki kumruları da ürkütmemem için sessiz ve yavaş olmalıydım. Görüntü içinde başka hareketli nesne kalmayacak şekilde kumrulara odakladım, fotoğraf makinesini uzaktan kumanda ile çekecek şekilde ayarladım ve birkaç saniyede bir deklanşöre basarak fotoğraflar çekmeye başladım. Çekim düşündüğüm kadar uzun sürmedi, kumrulardan biri uçup gitti, diğeri de onun peşinden. Saatler süreceğini düşündüğüm çekim planım birkaç dakikada bitiverdi.

Çok uzun süren çekim çabalarım da olmuştu. ODTÜ’de penceremin önüne sabitleyip yarım dakikada bir çekerek iki saatte Ankara üzerindeki bulutların hareketlerini çekmiştim. İki saatte çekilen görüntüleri bir video işleme programına yarım dakikalık film haline getirdiğimde, fotoğraflar çekilirken duruyormuş gibi görünen bulutların nasıl ahenkle hareket ettiklerini izlemiştim. Bu güzel görüntüleri "bu bulutlar hepimizin" diyerek paylaşmıştım.

Bu yaz İnebolu’da çektiğim seri fotoğraflarla değişik çalışmalar yapmıştım. Geriş tepesi üzerinde tepeyi ve bulutları seçip saatlerce yarım dakikalık aralıklarla fotoğraflar çekmiştim ve “Bulutlar giderken-Geriş Tepesi” adıyla kısa video hazırlamıştım. Sakin bir yaz gününde kısa zamandan ne kadar çok bulut hareketi olduğunu farketmek, ortaya çıkan videonun keyifle seyredildiğini görmek başka tepelerin üzerinde de aynı denemeleri yapmam için beni cesaretlendirdi. Bulutsuz bir tepe üzerinde çekime başlayıp az sonra gelecek bulutlarla daha güzel videolar hazırlama umuduyla başladığım çekimlerin hüsranla bittiğini zamanlar da oldu. Saatler sonra geldiğimde her fotoğrafın birbiriyle aynı olduğunu görünce bulutların hiç gelip gitmediğini anladım, ara sıra tepeyle fotoğraf makinesi arasına girmiş kuşların sürpriz görüntüleri vardı. Birgün şehri geniş açıdan alıp akşamın olmasını kaydetmiştim. Hava karardıktan sonra pencerelerde ateş böcekleri gibi yanıp sönen ışıklar çok güzel görünüyordu.

Sabit fotoğraf makinesi ile çekilmiş seri fotoğraflardan oluşan videoların, saatlerce video kamera ile çekilmiş görüntülerden çok daha güzel olduğunu göreceksiniz. Dijital fotoğraf makinelerinizin bu özelliklerinizi kullanabileceğinizi anımsatmak için bu yazıyı yazdım. Dijital fotoğraf makinenizin menülerinde dolaşabiliyorsanız ve biraz da bilgisayar kullanabiliyorsanız onunla güzel işler yapabilirsiniz. Kolay gelsin.