Futbolumuzda Anadolu Devrimi!

Ülke olarak tartışmamız gereken ve avuçlarımızın içi kabarıncaya kadar alkışlamamız gereken bir sürü konu ve sözcük varken, bu söylemlere uygun olarak birde Anadolu’nun futbolda yaptığı devrim(!) devreye girdi!

İsterseniz önce alkışlamamız gereken sözlere bir bakalım: Bu sözler rasgele birisinin ağzından çıkmıyor! Bu sözlerin sahipleri bu ülkeyi yöneten bakanlarımız.

“Et fiyatları Türkiye’de refah düzeyi arttığı için yükseliyor.”

“Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek çıkıyor”

“Tarkan bilmediği işlere burnunu sokmasın... Ben çıkıp şarkı söylüyor muyum?”

“PKK’lıların çoğu sünnetsizdir”

“Maden işçileri güzel öldü”

“Ben kendim şahsen ponpon kızlara karşıyım”

“Tekstil işini Çin’e bırakalım”

“Hane halkının durumu iyi...”

“Ölenle ölünmez” (10 Kasım’da merasimiyle ilgili gelen bir soru üzerine...)

“Türkiye’de ücretler (işçi ve memur maaşlarını kast ediyor) gayet iyi”

“Bedelli askerlik çıkabilir... Çıkmaya bilir de. Çıksa iyi olur ama çıkmasa da ölüm değil”

“Tek hatamız Tekel işçilerine merhamet etmek olmuştur”

“Bunun üstü kapanıyor mu?” (Ferrari’nin son modelini denemek için direksiyona geçtiğinde yetkiliye sorulan ilk soru...)

İşte bu sözlere alkış tutarken, Anadolu’nun futbolu gümbür gümbür geliyor.

Ligimizin 8. haftasında, daha Konyaspor-Fenerbahçe maçı oynanmadan rekorlar alt üst oldu.

Maç sonuçlarına şöyle bir bakalım:

Bursaspor 2- Karabükspor 2, Gaziantepsopr 2- Bucaspor 0, Eskişehirspor 1-Büyükşehir Bld. 0, Beşiktaş 2- Manisaspor 3, Kayserispor 4-Sivasspor 1, Kasımpaşa 0-Trabzonspor 7, Gençlerbirliği 2 Antalyaspor 3, Galatasaray 2- Ankaragücü 4…

Bu sonuçlara bakarak şöyle söylemek pek ala mümkün. “Bizde böylesine teknik adamlar varken, Guus Hiddink’e gerek var mı? Al Hikmet Karaman’ı, Ertuğrul Sağlam’ı Şenol Güneş Hocayı, Mehmet Özdilek’i Ümit Özat’ı, Aykut Kocaman’ı… Hepsi birer derya!

Başarısız görünenlere bir bakalım. Tek yerli Yılmaz Vural! O da Ulusal takımı çok istiyor. Başarısızlığının üstünü örtmek için bir kılıf gibi bir kenarda duruyor. Ya yabancılar? Şota’nın dışında başarılı diyebileceğimiz bir teknik direktör var mı?

Bu başarılar sezon sonuna kadar devam eder mi? İşte tüm sorun burada! Geçen seneki gibi olursa, yabancı bir teknik adamın bu ligde şampiyon olması biraz zor görünüyor. O nedenle Ulusal takımımızın da başına yerli bir hocanın gelmesinde fayda var. Yarın çok geç olabilir!

Bizim refahımız artsında, pahalıya et yiyelim diyeceğim ama artan refahı biz bir türlü göremiyoruz! İleri Demokrasi diye diye kadınlarımız ekonomik özgürlükleri için iş aramaya başlayınca maalesef işsizlik böyle artıyor(!) Ya madencilerimizin ölümü? Onlar üç kuruşa çalışıp, hep böylesine güzel ölüyorlar!

İşte böylesine veciz sözlere tam alışmışken, Anadolu’dan esen futbol rüzgarı, bakanlarımızın söylediği veciz(!) sözleri havada bırakıyor.

Biz en iyisi bu futbolu yasaklayalım!