Futuristanbul2017'den Zihnimde Kalanlar

Futuristanbul2017 başlığındaki programda küresel değişim ve gelecek konuşuldu.

Çok cazip ve enteresan programın odağında hız ve belirsizlik kavramları hakimdi. 

Gelecek gençlerinken salonun çoğunluğu olgunlardan oluşmaktaydı.

Sosyal ortamlarda kadınlar çoğunlukta olmasına karşın salonda çok azınlıktaydılar.

Gelecek gençlerinken konuşmacılar 50 hatta 60 yaş üstüydü…

------------------------------------

İnsan doğarken var olanlar mevcutlar ve imkânlardır, insanın doğumundan sonra gelişenler teknolojidir yani bugüne kadar üretilenler kaynaktır, bugünden itibaren üretilecekler teknolojidir. 

Kısa aralıklarla yeni değişiminlerin yaşandığı teknolojik gelişimin ulaştığı hız geleceğe dair öngörü süresini beş yıldan kısaya indirirken sonraya dair tahminler kâhinlik sınırındadır.  

İletişim, ulaşım, taşıma için gelişen teknolojik araçların ve sürücüsüz otomobillerin hayatın akışında oluşturacakları değişim tahmin edilemediği gibi teknolojiye uygun yeni kentler gelişebilir.   

Teknolojik gelişimin tüketeceği binlerce mesleğe karşın oluşacak yeni meslekler henüz belirsizdir.

Teknolojik gelişimin sonucu oluşacak işsizliğin, üreteceği sosyal ve siyasi sorunları öngörmek çok zordur, çünkü siyasilerin sosyal sorunlara yaklaşımı karmaşıktır.

Yakın gelecekte insanlık teknolojiye hakim olan ve teknoloji dışında kalanlar olarak iki kategoriye ayrışma sürecindedir, teknolojiye hakim olmayanların aktif yaşamın dışında kalmaları kaçınılmazdır.

Teknolojik gelişimin ekonomiyi, bölüşümü ve refahı nasıl etkileyeceğini öngörmek mümkün olmadığı gibi sıfırdan zirveye çıkılabilecekken zirveden sıfıra inmekte giderek belirsizleşen şartlara bağlıdır.   

Metal para, banknot para, kaydi paranın ardından kontör paraya geçiş olabilir ama takasın neye göre olacağını öngörmek te karmaşıktır.

Üreyen ‘küresel gayri safi hâsıla’ artmakta ancak bölüşümündeki adaletsizlik önlenemiyor. 

Küresel değişimde ülkelerin ekonomik gücü ve hâkimiyeti de değişirken küresel güç ABD, Çin ve Hindistan üçlüsünde toplanacak akılcı yönetmesi halinde Türkiye durumunda daha iyi olabilir ancak mevcut şartlar da durum belirsizdir. 

Yaşamın ve yönetmenin kuralları süratle değişirken, değişimi algılama ve uyum hızı, toplumsal ve bireysel şartların belirleyicisi olacaktır.

Bugünün şartlarına göre oluşturulan vizyonların ve misyonların geçerlilik süresi belirsizdir.

Bireylerin öncülerin ve her düzeyde liderlerin vizyonlarını misyonlarını pozisyonlarını sil baştan gözden geçirip düzenlemeleri gerekir. Aksi takdirde doğru sandıkları çok şey yanlışlar ve zararlar üretebilir.      

100 yıl önce bugüne dair öngörülerde bulunmuşlar ancak şimdi 10 yıl sonrası belirsiz…

Kurallar yıkılırken yaşama kuralsızlık hâkim olmakta…

Zihnimde kalanların özeti en kalıcı işin insanlığın ilk işi olan ‘tarım ve hayvancılık’ olduğunu düşündürdü…

Kadri KANPAK