Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

30 Ekim '08

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray virajı alabilecek mi?

Galatasaray virajı alabilecek mi?
 

Sarı-kırmızılı takımın önündeki üç maçtan en az kayıpla çıkması şart.


Ankaraspor ile Galatasaray’ın Yenikent ASAŞ Stadında karşılaştıkları kupa randevusunda göz dolduran taraf mavi-beyazlı Ankara ekibi oldu. Hafta sonunda Eskişehirspor’a farklı mağlup olan ve bir anlamda “yara sarmak” amacıyla bu karşılaşmaya çıkan Galatasaray’da sistem değişmiş ve yeniden 4-2-3-1’e dönülmüştü. Şahsım adına bu değişimi olumlu buluyorum çünkü sarı-kırmızılı takımın tek santrforla dahi yeterli hücum gücüne erişebildiğini düşünüyorum. Sarı-kırmızılı takımdaki temel problem orta sahanın defans-ofans dengesini istenilen düzeyde kuramamasından kaynaklanıyor. Ankaraspor karşısında da bu durum açıkça göze battı. Belki orta alanda yeniden bir beşli oluşturulmuştu ama gerek Meira’nın partneri Mehmet Güven’in etkili bir futbol sergileyememesi gerekse de Ümit Karan arkasındaki üçlünün (Arda, Lincoln, Kewell) taktik disipline sadık kalamayışları yüzünden bu bölgede Ankaraspor daha baskın olan taraftı.

Aykut Kocaman takımlarında karakteristik olarak dikkat çeken bir özellik varsa o da topa sahip olma ve pas yapma isteğidir. Sezon başından bu yana gösterdiği performansla lig üçüncülüğüne yükselmeyi başaran Ankaraspor’da bu geleneksel taktik yaklaşımın korunduğu hemen dikkat çekiyor. Hürriyet, Weeks, Adem, Bilal ve Özer gibi hem fizik mücadeleye yatkın hem de pas yüzdesi lig ortalamasının üzerinde oyunculardan müteşekkil orta sahanın Ankaraspor’un bu sezonki çıkışında önemli bir etken olduğunu saptamak gerek. Bu orta sahaya karşı Galatasaray’ın ilk yarıda iyi bir direnç gösterdiğini söylemek mümkün. Ancak karşılaşmanın ikinci yarısında ve özellikle 60.dakikadan sonra tıpkı Eskişehir deplasmanında olduğu gibi sarı-kırmızılı takımın giderek oyundan düştüğünü gördük. Bunu (iki tanesi zorunlu da olsa) Aykut Kocaman’ın maç içinde yaptığı oyuncu değişikliklerinden de rahatça anlayabiliyoruz. Galatasaray’ın bu maça yedeklerden takviyeli bir kadroyla başladığı doğrudur ama dikkat edilirse Ankaraspor’da da durum farklı değildi. Sanıyorum bugünlerde Michael Skibbe’yi en fazla zorlayan aksaklık Linderoth, Mehmet Topal, Barış Özbek ve bu maç için Ayhan gibi oyuncuların eksikliğinden kaynaklanıyor. Gaziantepspor, Benfica ve Fenerbahçe gibi ciddi maçların arifesindeki takımını bu oyuncularla takviye etmek isteyen Alman teknik adamın, ciddi olarak 4-3-2-1 (defansif 4-3-3) sistemi üzerinde beyin jimnastiği yapması yararlı olacak gibi. Elbette bu durumda Lincoln’e kulübe yolu gözükecek ama Galatasaray orta sahasında 60.dakikalardan sonra gözlenen düşüşün kısa vadede önüne geçmek ancak böyle mümkün olabilir. Mehmet Topal’ın yakın zamanda iyileşebileceğini düşünürsek; orta alanın ortasında Ayhan-Meira-Mehmet Topal gibi bir üçlü kurmak ve Kewell-Arda ikilisini yine kanatlarda kullanarak tek santrfor oynamak şu an için kâğıt üzerinde işler görünen çözümlerden bir tanesi.

Hem Galatasaray’ın bu sezon izleyeceği rota hem de Michael Skibbe’nin takımdaki geleceği açısından sarı-kırmızılı takımın önündeki üç maç çok önemli. Eğer takımdaki defansif zafiyetin önüne geçilemez ve üç maçlık bu periyot istenildiği gibi tamamlanamazsa Galatasaray’da bazı sıra dışı gelişmeler yaşanabilir. Tersi olur da Gaziantepspor, Benfica ve Fenerbahçe maçları kayıpsız atlatılabilirse bu kez hem Skibbe hem yönetim hem de camia rahat bir nefes alacaktır. Futbolseverlere tavsiyem 9 Kasım akşamına kadar Galatasaray’ı dikkatle takip etmeleri.

Bakalım neler olacak?
 
Toplam blog
: 235
: 717
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Yazar 1976 yılında İstanbul'da doğdu. Tüm eğitim ve öğretim hayatını burada tamamlayarak, 1999 yı..

 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara