Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '08

 
Kategori
İzmir
 

Gazi'nin İzmir günleri...

Gazi'nin İzmir günleri...
 

Cumhuriyetin 85.yıl etkinlikleri kapsamında, Konak Belediyesi ve Güzelyalı İyileştirme Platformu’nun düzenlediği “Gazi’nin İzmir Günleri” sunumu Güzelyalı Kültür Merkezi Nazım Hikmet Sahnesi’nde düzenlendi.

Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, muhtarlar ve vatandaşların katıldığı sunumda Uşakizade Latife Hanım Köşkü Müdürü Ahmet Gürel Atatürk’ün İzmir’e 17 kez geldiğini ve bu ziyaretler süresince 146 gün İzmir’de bulunduğunu söyledi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün, İzmir’e ilk kez 1905 yılında Şam’a giderken uğradığını belirten Gürel “Mustafa Kemal İzmir’de kaldığı sürenin yarısından fazlasını Uşakizade Latife Hanım Köşkü’nde geçirmiştir. Ata, Yunan bayrağını çiğnemeyi reddettiği Karşıyaka İplikçizade Köşkü’nde, Atatürk Müzesi’nde ve Hükümet Konağı’nda kalmıştır. İzmir’in kurtuluşunu ertesi günü İzmir’e gelen Atatürk, Hükümet Konağı’ndan İzmirlilere seslenmiştir” dedi.

Ata’ nın İzmir günleri çok renkli, çok manalı ve çok romantik. İlim ve irfanın baş öncülerinden merhum Bahattin Tatış’ a ait bahçesindeki Latife Hanım Köşkü’ nün dilleri olsa da söylese. MOR SALKIMLI ev burası. O Mor salkımlar, o günlerden bu günlere geldi, İzmir Körfezine baka baka , ‘Mor salkım’ olma onurunu yansıttılar İzmir’ in mavi sularına.

Gazi, kurtuluşun 6 ncı gününde geliyor buraya.15 gün kalıyor. Bir yıl sonra da C. Başkanı olarak geliyor aynı yere. Burası, o günlerin Başkomutanlık Karargahı idi. Günlerden” 18 Eylül 1922. Fransız yüksek komiseri General Pelle’ yi bu köşkte kabul etti Ata. Mor salkımlı evin kabul salonunda şunları söyledi adamın yüzüne: ‘ Görüyorum ki, siz, ev sahibi ile hırsızı bir tutuyorsunuz. Bu facianın sorumluları, müttefikiniz İngiliz ve siz Fransızlarsınız. Yunan ordularını kuşandırıp üzerimize saldırttınız. Anadolu’ya kundak sokan siz oldunuz. Şimdi merhamet ve insaniyet vasıtacılığı yapmak istiyorsunuz’’ Pele süklüm püklüm köşkü terk ederken, o dönerli merdivenlerden az daha düşüyordu.

Başyaveri Salih Bozok’un anılarından da söz edildi. Anılarından bir demet sunuldu o gece. ‘’ Gazi, İzmir’ de ilk gecesini çalışarak geçirdi. Konakta Valiyi ziyaret etti. İngiliz Konsolosu ile karşılaştı orada. İngiliz yurttaşlarının emniyetinden kaygı duyuyormuş. Valiye bunu anlatıyormuş. Yazılı teminat istiyormuş. PAŞA: ‘ Ne yani Yunanlılar zamanında, siz taba’ nızı daha emniyette mi görüyordunuz?’ Konsolos kasılarak cevap verir: ‘Evet aynen öyledir Paşa Hazretleri. Ata, konsolosa, ‘Öyleyse buyrun, taba’ nızla birlikte Yunanistan’a gidin efendim!’ Konsolos bozulur ve ‘ Yani Majestelerimin hükümetine savaş mı açıyorsunuz?! PAŞA ‘ Siz kiminle, neyi konuştuğunuzu biliyor musunuz? Ben, Millet Meclisinin Başkanı ve Türk Ordularının Başkomutanıyım. Peki, siz kimsiniz? Hükümetiniz adına savaş ve barış görüşmeleri yapmaya yetkili misiniz? Böyle bir yetkiniz varsa, görüşelim. Yoksa (Eliyle kapıyı göstererek buyrunuız, dışarıya, efendim!’

Bir müddet sonra bir İngiliz Amiral Hükümet Konağına gelir. Öfkelidir. Ona da taba’ lar ve azınlıklar korumamız altındadır’ cevabı verilir. Buna rağmen amiral ‘ Yoksa biz bu güvenliği sağlayacak güçteyiz.’ Der. Ve akabinde Gazinin tepesi atar: ‘ Arkaladığınız Yunan Ordusunun denizde yüzen cesetlerini herhalde görmüş olmalısınız.. Ordumuz asayişi sağlamıştır. İzmir Limanını donanmanıza kapatıyorum. İsterseniz taba’nızı gemilerinize doldurabilirsiniz. Donanmanızın en kısa zamanda limanı terk etmesini istiyorum!’ Amiral: ‘ İngiltere’ye savaş mı açıyor sunuz?!’ PAŞA: ‘ Siz Sevr antlaşmasının halen yürürlükte olduğunu mu sanıyorsunuz?! Biz onu çoktan yırtıp attık bile. Savaş hukuku halen yürürlüktedir. Sizlerle ‘Barış antlaşması’ yapmamışız. Gemilerinizi derhal karasularımızdan çekiniz. Bu son ihtarımdır!’ Ve amiral balmumu heykeline dönüşüverir bir anda. Ve kendi uyruklularını gemiye bindirmeğe başlar.

Ve Gazi, Mor salkımlı köşkten, Latife Hanıma şu yazıyı dikte ettirir İngiliz Donanması Amiraline: ‘ 24 saat içinde şehri terk ediniz.!’ Ve İngiliz zırhlılar Mor Salkımlı Köşkü selamlayarak geçer giderler İzmir Körfezinden.

Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, sunumun sonunda etkinliği düzenleyen Güzelyalı İyileştirme Platformu Başkanı Sabri Özazar ile Uşakizeda Latife Hanım Köşkü Müdürü Ahmet Gürel’e katılım plaketi verdi. Programın sonunda izleyenlere “Atatürk’ün İzmir Günleri” isimli belgesel gösterildi.

Bize bu onurlu günleri gündeme getiren Konak ekibine minnet ve şükranlarımızla teşekkür ederiz. 1890’dan beri varolan bu mor salkımlar, kokusunu, rengini, heybetini, taşıdığı tarihi imajını, hiç kaybetmeyecek, nesilden nesile geçecek. Büyüyecek, dallanıp budaklanacak. Gelecek nesiller bizleri ‘Mor salkımlarımızla’ anacak. Köklerinden yeni yeni filizler çıkacak, Cumhuriyet çocukları ile bütünleşecek, büyüyecek… Renklerinden, nefeslerinden, güzelliklerinden ve de onurlarından hiç kaybetmemecesine… Ve de Yeniden doğacak, yeniden hayat bulacak, nesilden nesile bu mor salkımlar anlatılacak, anlatılacak. Güvencesi de ‘Kıymet bilir’ Cumhuriyet çocuklarının ve halkımızın olacak. Ve ömür boyu da bu ülkede, yobazlığa geçit verilmeyecek!

<ı>

RESİMALTI: 1- İzmir Özel Türk Koleji Sahibi Bahattin Tatış’ın bahçesinde bulunan ‘ Mor salkımlı’ Latife Hanım Köşkünden 2- Ve Atatürk, kayınpederi, baldızı ve Latife Hanımla köşkün terasında. 3- Ve Yunan Bayrağını çiğnemeyi reddettiği şimdiki apartman ve önündeki bu hikayeyi anlatan resimli panosu 4- Köşkün vazgeçilmezleri mor salkımlar 5-Köşkün ilk yılları 6- Gazi , köşk merdivenlerinde Başyaver Salih Bozok’la 7- Latife Hanımın fincanları 8 - Köşkte talebelerin ziyaretleri eksik olmaz 9- Ata’ nın köşkteki şahsi eşyaları (Şimdi müze) 10- Köşkün salonu (Müze)

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..