- Kategori
- Siyaset
Gazi paşam, erkekler çok kötü şeyler yapıyor(!)
GAZİ Mustafa Kemal ATATÜRK, şapka devriminin sonucunu, memleketteki algılanma ve kabul durumunu tecrübe etmek için çıktığı yurtiçi gezilerinden birinde şöyle der:
“Efendiler! Toplum hayatının temeli aile hayatıdır. Aile izaha gerek yoktur ki kadın ve erkekten kuruludur. Kadınlarımız hakkında, erkekler hakkında söz söylediğim kadar fazla açıklamada bulunmayacağım. Fakat, bu yüksek varlığı bilhassa huzurlarında sessiz geçemem. İzin verilirse bir-iki kelime söyleyeceğim. Ve siz ne söylemek istediğimi kolayca anlayacaksınız. Yolculuğum sırasında köylerde değil, özellikle kasaba ve şehirlerde kadın arkadaşlarımızın yüzlerini ve gözlerini çok sıkı ve dikkatle kapatmakta olduklarını gördüm. Bilhassa bu sıcak mevsimde bu tarzın, kendileri için mutlaka azap ve ıstırap nedeni olduğunu tahmin ediyorum.
Erkek arkadaşlar!
Bu biraz bizim bencilliğimizin, çok iffetli ve dikkatli olduğumuzun eseridir. Fakat sayın arkadaşlar, kadınlarımız da bizim gibi kavrayış ve düşünce sahibidirler. // . . .
Onlara ahlakın kutsallığını, milli ahlakı anlattıktan, onların dimağını nur ile, temizlikle donattıktan sonra fazla bencilliğe gerek kalmaz. Onlar da yüzlerini cihana göstersinler ve gözleri ile cihanı dikkatle görebilsinler. Bunda korkulacak bir şey yoktur.
Arkadaşlar!
Korkmayınız! Bu gidiş zorunludur. Bu gidiş bizi yüksek ve önemli bir sonuca götürüyor. İsterseniz bildireyim ki bu kadar yüksek ve önemli bir sonuca varmak için, gerekirse, bazı kurbanlar da verelim. Bunun ziyanı yoktur. Uygarlığın coşkun seli karşısında direnmek yararsızdır. Ve uygarlık gafiller ve itaatsizler hakkında pek amansızdır. Dağları delen, göklerde uçan, görünmeyen zerrelerden yıldızlara kadar her şeyi gören, aydınlatan, inceleyen uygarlığın kudret ve yüceliği karşısında, ortaçağ anlayışı ile esir olmaya ve aşağılanmaya mahkûmdurlar. Halbuki Türkiye Cumhuriyeti halkı yenilikçi ve gelişmiş bir millet olarak sonsuza kadar yaşamaya karar vermiş, esirlik zincirlerini ise tarihte eşsiz kahramanlıklarla parça parça etmiştir.”] [1]
*
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN kadına ve onun da yer alacağı çağdaşlaşma denen medeniyet yolculuğuna bakışı böyle...
*
Ulu önderden, yıllar yıllar sonra, memlekette, kadına verilen değer, ne derseniz?
Benim bir şey dememe gerek var mı?
Gazetelerin üçüncü sayfa haberleri her şeyi anlatmıyor mu?