- Kategori
- Gündelik Yaşam
Gece yıldızlarla, hayat umutla...

Kör değilem, görerem hayatın kazıklarını, dalaveresini, acısını, iki üç dört…devam eden yüzlerini. Görsem de çakılmak istemem, gerçekmiş, mantıkmış dinlemem; varsa umut, o da yoldaysa, hayatın içinde, takip ederim onu nereye gitse.
Gece olur; yıldızlardır, parlak umut ışıkları, sizin için kayar, umut için.
Gün olur; ağaçtır dallarını uzatan, tut dileğini, koy dalıma diyen.
Yaz olur, Meryem Ana’da çıkar karşıma üç çeşme; iç iç istediğin neyse…
Bahar olur, papatyalarda bulurum umudu…
Adı böcekmiş, uğur böceği, umudun böceği, konsun sonra uçsun umudu bırakıp.
Yaşlanmaktan belki bu yüzden korkarım, dizlerimdeki romatizma tutarsa beni, yola çıkamaz umudu takip edemezsem, boynumdaki kireçlenmeden yıldızları göremezsem….
Uzun lafın kısası (uzun laf söylemekte de pek başarılı değilem ya) yıldızsız gece gibi, umutsuz hayatta pek bayat.
Yeni yılda ve sonrasında, geceleriniz yıldız, hayatınız umut dolu olsun…
Bekledim geceyi, ayın gitmesini
Kayan yıldızlara söylemek için dileklerimi
Sonunda uykum geldi, çıktım odama
Yattım yatağa
Bakarken küçük pencereden karanlığa
Bir yıldız kaydı semada
Sıralayacaktım dileklerimi, uçuşmasalardı kafamda
Ne dilemeli?
Bıraktım ben de yıldızlara…
(Her dizili cümle şiir değildir, yukarda yazılan da bir şiir değildir. Ben bir şair hiç değilem)