Gel, gel, sağ yap da gel!...

CHP'nin bulutlu havada yükselen yıldızı sayın Kılıçtaroğlu, sağa kayıyoruz, diye hayıflanmış... Sol'un yani solcuların halka inmediği, sıcak odalarında gazetelerini okuduğu ve yaz aylarında da tatillere gittiği için halktan uzaklaştığını, bunun da başarısızlığı getirdiğini söylemiş...

Oysa, diyor Sayın Kılıçtaroğlu; onlar öyle yapmıyor... Onlar dediği sağ partiler.. Ama aslında kastettiği elbette iktidar partisi olan AK Parti...

Partisi adına son derece doğru tesbitler bunlar... Gerçi, ortada sol yok (yumurta yok) ya.. Buna rağmen Sayın Kılıçtaroğlu CHP den başka sol yok, diyebiliyor... Belki, söylemesi gereken CHP bütün solu yuttu, demek olmalıydı...

CHP neyin solcusu.. Hangi sosyal demokrat yasalar, duruşlar, ilkeler CHP'nin bugün- ve aslında dün-durduğu yerin evrensel anlamda "sol" olduğunu gösteriyor.. Hiç bir emare yok ki, bu CHP ye sol diyebilelim...

Sağ karşıtı olmak, sol olmak mıdır? Belki, Türkiyede uzun yıllar sağ karşıtı olmak solculuk olarak sunuldu.. Ama bugün iktidarda olanlar, o sizin bildiğiniz "sağ" da değil ki... Siz hiç duydunuz mu Başbakanın ağzından kendilerinin "sağcı" olduğunu... Duymadınız!.

Bunu ancak Demirel'in ağzından duyardınız; o da eskiden... Ülke siyasetinin sağ ve sol olarak parsellendiği dönemlerde bu retorik politikacıların ağzından düşmezdi. Sağcı solcuya göre yer tutar; solcu da sağcıya bakım mevzi edinirdi..

Ama, Refah Partisiyle başlayıp AK Partiyle süren siyaset çizgisi klasık sağcılıktan çok uzakta.. Sizi şaşırtan da bu aslında..Hatta, sağcılıktan uzak olmaları bir yana, bugün AKP, CHP'den daha "solcu" bir partidir.. Tabii bu yargı Avrupa solculuğu anlamında.. Yoksa, Türkiyede Tek Parti iktidarının kendi kalıbına göre diktirdiği solculuk elbisesine göre değil...

Kemal Kılıçtaroğlu, yeni bir şeyler söylemeye çalışmış ama olmuyor işte eski zihniyetten yeni bir şeyler sadır olmuyor... Siz halka inemezsiniz çünkü halkın sevdiği değerleri sevemezsiniz... Sadece gecekondu muhitlerinde bir iki adım çamur çiğnemekle olsaydı, bugün İstanbul'un beledeye başkanı siz olurdunuz...

Hayır, Sayın Kılıçtaroğlu, siz "Dersimde analar ağlamadı mı?" diyerek, "güçlü devleti" analara tercih eden partidaşınızı alkışlarken solcu olamazsınız.. Dünya bile eski solculuğu bırakıp daha liberal duruşlara yönleniyor ama siz eskiden bile solcu değildiniz; eski zaman solcusu bile olamadınız; şimdi ne alakanız olabilir solculukla!...

Bir de demiş ki Sayın Kılıçtaroğlu: Bize genç militanlar lazım!...

Nasıl yani, sizin eskimiş arkaik zihniyetinizi hangi "genç beyin" kabullenebilir ki, uğrunda militan olsun... Bu ülkenin üniversiteleri genç beyinlere "yaşlı zihniyet" aşılama konusunda çok gayretkeş olduysa da, bu aşı tutmadı... Bu ülke insanı, genciyle, yaşlısıyla sizi ve zihniyetinizi "ebedi muhalefete" mahkum etti...

Partinizin geleceği adına, bu türden fikir jimnastikleri faydalı ise de, hala bu çağda eski türküleri söylemeye devam ederseniz, AK Partiyi üçüncü defa iktidar yapma yolunda epeyce katkı sağlamış olursunuz...

Atı alan Üsküdarı geçmiş; siz hala yaya yol almaya çalışıyorsunuz... Ya da çağdaş bir söylemle şöyle söyleyelim: Alem hızlı trenlere biniyor; siz, hala marşandizlerle geri manevra yapmaya çalışıyorsunuz...

Böyle bir yere varmanız mümkün değil.. Bizden söylemesi...