Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '07

 
Kategori
Babalar Günü
 

Gemiden inmedi babam...

Gemiden inmedi babam...
 

Yazın bazı akşamlar annem elimden tutardı iskeleye gider , oturup karşıdan gelen vapuru beklerdik.
Hep aynı saatteki vapurla gelirdi babam , bir anda iskele kalabalıklaşır,
kalabalığın içinden babamı görebilmek için ayaklarımın ucunda yükselir bakardım.

Bazen aklıma gelirdi sorardım anneme ..
__anne ya bu vapurdan inmezse babam
__iner evladım
__ama ya inmezse
__evladım işi uzamış olur, vapuru kaçırırsa bir sonraki vapurla gelir
__hayır annecim öyle değil...diyorumki bir gün ya hiç inmezse bu vapurdan , biz burda günlerce beklesek bile hiç inmezse , kaybolmuş mu olur o zaman.

Üzülürdü demekki annem , acımasız olur bazen çocuklar.

Nedense babamı görür görmez yoruluverirdim birden , ev yolunu babamın kucağında dönerdim.

Annem, bahçedeki masamızı hazırlarken , babam boyumun yetişmediği lavaboya beni kucağında yükseltir, sabırla beklerdi ellerimi yıkamamı...
sabun hep düşerdi , bense sonunda sapıtıp musluğun ağzına elimi sokup su fışkırtırdım her yere ,
perde benim suya sokulup çamaşır gibi yıkanmamla kapanırdı...

Masada anakraliçenin yaptığı yemekler, anneannemin muhammarası, pilakisi, mezeleri...babamın olmazsa olmaz muska böreği, peyniri, kavunu ve bir sağlam dublesi.

Okumayı öğrendikten sonra kitap listesi yapmaya başladım her gece , ferman gibi yazıp yazıp götürüp babamın çantasının üstüne koyardım ertesi akşam getirsin diye.
En berbatıda her bitirdiğim kitabı , oturup anlatırdım...

hiç mi sıkılmazdın baba.

3 kedimiz vardı ...kapıya bir kedi yanaştı hamile ...alalım bunu diye ulumaya başladım...feci bişeydi ulumam he...bitmezdi tükenmezdi...40 yılda bir olurdu ama tam olurdu....

İşte o günlerden birinde...

Bir kuş düştü bahçeye yaralanmış, uçamamış , saka kuşuymuş .
Yaralarını sildi annemle babam , yem ve su verdiler birde koca kafes bulundu hemen; iyileşene kadar kalsın sonra gider dediler.

Gece yatmadan önce kuşa iyi geceler demek istedim .
Üst kata çıktım'' iyi geceler'' dedim , uyuyordu duymadı beni, bende elimi sürüp uykusunu bozmak istemedim.

Tekrar aşağı indim , babam:

__iyi geceler dedinmi evladım kuşa, nasıldı.
__çok iyiydi babacım , yere yatmış mışıl mışıl uyuyordu , bende kafesin kapısını açıp uyandırmak istemedim...öpücük yolladım.
__tamam evladım hadi uyu sen.

Ertesi sabah kalkınca koşarak kuşa bakmaya gittim , ne kafes vardı ne kuş.

Gece bahçeye kuşun , çocuklarının ve arkadaşlarının geldiğini , onunda zaten yaralarının iyileştiğini ve yavrularıyla gitmek istediğini ve gittiğini söylediler.
Sevinmiştim...ailesini buldu diye.

Bilemezdim, kuşların yere yatıp uyumadığını .
Bilemezdim , ölümün ne olduğunu.

Senide mi kuşlar çağırdı baba.

Hep korkardım , ya vapurdan inmezsen diye ,
çoook yıllar sonra bindiğin vapurdan inmedin be baba.
Dedikleri doğru mu , memnunmusun gittiğin yerden.
O yüzdenmidir dönmemen bu seferden.

Görüyormusun beni bulutların üstünden.
Okudunmu yazımı..
Anneannem sevdiğin yemekleri, mezeleri yapıyor mu
lilime iyi bakıyormusun..

Yeniden buluşuncaya kadar ,

Rahmetle...duayla , sevgiyle.

Babalar gününüz kutlu olsun.

 
Toplam blog
: 12
: 1331
Kayıt tarihi
: 25.05.07
 
 

Evvel zaman içinde, Doğan Kardeşle başladı yazmam, okumam. kimler hatırlar şimdi bu dergiyi... Sanki..