Genelkurmay'a bir "Basın Sözcüsü" şart oldu

Biz -Amerikadan- harekatin bitecegini, daha dogrusu bittigini, askerlerimizin sabah 04:00 itibari ile Irak'i terk ettiklerini Irak Disisleri Bakani Zebari'den ogrendik...

Gozlerime inanamadim.

Gazetelerimizin Internet sitelerine baktim. Tik yok. CNN Turk'e baktim orada da birsey yok. Genelkurmay'in sitesine atladim. Yine birsey yok...

Insanin aklina hemen 'hinlik' geliyor. Kendi kendime gulumsedim: "Askerlerimiz yanlis disisleri bakanina bilgi vermisler!..."

Ben; bu tur harekatlarda 'savas muhabirleri' nin gorevlendirilmesine taraftarim. Askerle birlikte giderler. Gorduklerini, bildiklerini 'kontrollu' olarak anlatirlar.

Ayrica;

Hergun, basina aciklama yapabilecek "Genelkurmay Basın Sözcüsü" nun gerekliligine inaniyorum.

"Basın Sözcüsü" nun Hem asker, hem sivil yani olacak. Basbakan ve Genelkurmay Baskaninin ortaklasa belirliyecekleri adaylar arasindan Cumhurbaskani atayacak!... Buyukelci seviyesinde olacak. Genelkurmay'da baskanlar, Kuvvetlerde komutanlarin bile "Mesguluz sonra arasin..." diyemiyecegi bir konumu olacak. "Cok Gizli" gizlilik dereceli bilgilere ulasabilecek. Ulastigi bilgileri kendisi suzgecten gecirecek. Kendisi istedigi kadarini basina aktaracak.

Basina 'az bilgi' aktarmak marifet degil!...

Sadece; "Gizli" bilgiler verilmeyecek!...

"Gunes Harekati" indan sonra Genelkurmay Baskanligi'nda bir "Basın Sözcüsü" şart oldu.