Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '17

 
Kategori
Güncel
 

Gerçek Bilgi; Sıradan İnsana Neden Hayal?

Gerçek Bilgi; Sıradan İnsana Neden Hayal?
 

Ortadoğu tarihini birkaç kaynaktan okuyan herkes, Ortadoğu’da birçok şeyin değiştiğini, değiştirildiğini pekâlâ bilirler.

Sır bilgilerin tüm dünyada halka bedelsiz verilmeyeceğine inananlardan biri olarak halk bazı şeyleri kitaplardan öğrenebilir ama gerçekte ticari olarak avantaj sağlamaya yarayan bir pasta tarifini dahi bir kardeşin, diğer kardeşe verirken iki kez düşündüğü dünyada her şeyin basit ve kısa yoldan edinileceğine inanmak ahmaklık olur. Bu bir nevi, televizyon kanallarının sadece izleyicilerini mutlu etmesi için kurulduğuna inanmak gibi abesle iştigal olur.

En değerli öğrenme yöntemi tecrübe, kişisel tecrübedir. Kişisel tecrübelerden, hayal kırıklıkları ve hezimetlerden, kayıplardan alınan ders hiçbir şeyden alınmaz. Bu elini kızgın sobanın yaktığını bilmeyen bir çocuğun elini yaktıktan sonra asla bir daha sobaya elini atmaz. Zekâsı ne olursa olsun!  Bir köpek tarafından aynı yerinden, aynı şekilde ikinci defa ancak bir aptal ısırılabilir. Gerçek öğrenme için kayıp-kazanç veya acı tecrübe gerekir. Eğitim sistemlerinde deneysellik, gerçek hayata uyarlanmış gerçek ortamlarda ve gerçek ürünlerle yapılan deneysellikten de öte üretime yönelik uygulamaların eşi benzeri olamaz.

Normal bir insana normal şartlarda gökten yağmayacak tek şey; bilim,  ilim olabilir. Kimse kendisi gerekli olanı başkasına sunmaz. Gerçi bazı kültüre sahip insanlar son derece cömerttirler ama hiçbir kral, koltuğunu bir başkasına sunacak kadar (en azından ölmeden) cömert olmamıştır. Aynı krallar sonsuz iktidarları için bilgi sahibi olduklarına, hüner sahibi olduklarına inandıkları kişileri çevrelerine toplamış, onlara yüksek bedeller ödemekten çekinmemişlerdir. Bilgi, hüner güçtür. Dünya kuruldu, kurulalı hünerli, akıllı, yetenekli kişilerin her zaman değerli olmasının nedeni de bu olmalı.

Trajikomik olan; insanların hayatlarının hemen her şeyini kontrol etmekte tereddüt etmeyen yapıların insanları neden bilgili olması için onca çaba harcadığını düşünmektir. Batı daha üretken, katma değeri yüksek ürünler üreten ve bunun karşılığında daha uzun ve güvenli bir hayatı edinip, diğerlerinden daha fazla “şeyler” tüketme hakkına sahip insanları etrafında toplarken elbette, seçici davranmak istiyor. Talep fazla, dünyada ise sekiz milyara yakın insan var ve herkes için kontenjan olamayacağı için seçme hakkını elinde bulunduranların seçici olması olağan. Hiç cins tosun varken sıradan hatta vasat bir tosunu ineğine layık gören bir çiftçi gördünüz mü?  Benzetme biraz absürt olsa da aklıma daha başka örnekler geliyor ama onlar da en az bu örnek kadar saçma.

Seçim olağansa, seçme hakkına sahip olanlar kendi menfaatlerine uygun olanları seçiyorlarsa seçilenlerle seçenlerin ortak çıkarlardan çok farklı çıkarlara sahip olmaları beklenmesi olağandır. Seçen kesinlikle kendi arzularını, isteklerini tatmin eden şeyleri seçmek isteyecektir. Seçilenler de seçenlerin isteklerini yerine getirebilmeleri karşılığında bir şeylere sahip olabiliyorlarsa seçenler ve seçilenlerin çıkarları ortak olamaz, en fazla kazan-kazan olabilir ki, kazançlar ve kazançlardan faydalanma farklı olmak zorundadır.

İslam Tarihine bir bakalım; binlerce filozof var; koskocaman ülkede arasak, tarasak bulabileceğimiz Türk İslam filozoflarının kim hangi eserini tam manasıyla biliyor ve algılayabiliyor. Bunun cevabı; oldukça basit bize sunulanlar; aslında bizlere sunulmak istenenler. Birçok düşünürü olan İslam Dünyası yaklaşık neden beş yüz yıldır ciddi anlamda bir bilim icat edemedi diye sorulabilir. Beş yüz yıl öncesinde ise binlerce gerek Endülüs, gerek Osmanlı ve öncelleri olan devletler dünyada ilk üniversiteyi kurabiliyor, rasathaneyi yapabiliyor binlerce bilim adamı yetişebiliyorken günümüze en azından sıradan insanlara ulaşabilen ne var  diye düşünmeden edemiyor insan!

 

(1)   http://listelist.com/musluman-dusunurler/

(2)   https://dusunbil.com/islam-dunyasinin-degeri-bilinmeyen-10-filozofu/

(3)   http://www.fenomen.org/filozoflar-kuramcilar.html

(4)   http://www.filozof.net/Turkce/filozof/islam-filozoflari.html

(5)   https://ipfs.io/ipns/tr.wikipedia-on-ipfs.org/wiki/%C4%B0slam_filozoflar%C4%B1_kronolojisi.html

(6)   http://nedirler.com/filozof/islam-filozoflari.html

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..