Geyiklerden seçmeler

Oldum olası kullandığımız, kullananlara kızdığımız geyikler vardır.

"Hocayı gördüm."

"Hangi hocayı?"

"Nasrettin Hoca’yı" derler.

Ya da "Mehmet’i gördün mü?"

"Hangi Mehmet’i?"

"Fatih Sultan Mehmet’i"

Birisi ne bir şeyi anlamadığınız zaman Ney?" diye sorarsanız, size bazen "Ney değil zurna, " der.

İstanbul Beşiktaş-Meciyeköy otobüsünün nedense ön tarafı hep çok dolu, arka tarafı boşdur. Ön tarafdan biri kalkar, "Arkadaşım ilerleyelim azıcık, arkalar boş. Hadi bakalım sağlı sollu, bi zahmet der." Üniversiteli biri hemen kalkar "Nerden arkadaş oluyoruz, " der. Zaten otobüs upuzundur. Maçka’ya üniversiteye giden öğrencilerden başka biri kalkar, "Baba madem yürüyecektik niye bindik otobüse?" der. Kıh, kıh çok komik.

Kahveye gidip, çay söylediğimiz zaman, biraz geç kalsa kahveciye “Çaylar Rize’den geliyor galiba, ” deriz.

Yaz geldi, geçiyor. Herkes tatile çıkıyor. “Tatile nereye gidiyorsun?” diye sorulur. Cevap “Bodrum’a ise. “Ay ben ben terasa çıkacağım, ” deriz.

Ya da dışarı çıkan birisi, nereye gittiğini sorsak, o da “Dolaşmaya gidiyorum, " dese, “Fazla dolaşma, düğüm olursun, ” deriz.