- Kategori
- Psikoloji
Gitsem de aynı Kalsam da aynı

Hüznümü satamadan geldim. Kimse almıyormuş bu deli belayı. Şehir şehir gezdim, sokak sokak dolaştım, tek tek ruh satıcılarına sordum tutulmuyormuş, ellerimizde patlıyor dediler. Döndüm yuvama..
Hüzünlerimi kaldırmak istedim bir ahşap dolaba, hurça teptim ayaklarımla, bağıra bağıra rezil etti beni komşulara, çıkarttım, tekrar koydum başucuma.
Beraber çıktık sokaklara, geceleri ay ışığında kavruldu ellerimiz, yollara vurduk kendimizi tanıdık karanlıklar ortasında. Gözlerimiz birbirine vurdu, tenimiz dokunmadan birbirine değdi, çürümüş tırnaklarımız yüzümüzü kesti. Alıştık acımaya ve acıtmaya..
Gündüzleri hayat bir koşturmaca.. Bir de sen ağırlaştırma hayatımı, bari geceleri gel dedim yok onu da dinlemedi.. Benim gibi huysuz, inat, aksi biri besbelli..
En çok da geceleri seviyor, geliyor başucuma konuyor.Tek tek, saniye saniye anlatıyor hüzne boğulan herşeyi.. acıtıyor.. Ne uyku kalıyor, ne dinlenme..Beni hep krizlere sokuyor.
Doktorlar dedi keselim alalım uru, başka türlü rahat bırakmaz bu seni. İnsan ruhunu yatırırmı neşter masasına, satarmı yok pahasına.. yok dedim ölürümde vermem .. Vermessen öleceksin zaten dediler, Dedim ben zaten bin kere öldüm.. En çok da mutluluklarım öldürdü beni, benim için hüzün ne ki ...Hem hazırlıklıyım ben ona, insan düşmanını tanırsa acıtmazmış acılar.. İnsanı en çok acıtan tanıyamadıkları, inandıkları sevgiler, var oluşlarmış.. Çıkarttım attım ameliyat elbisesini, çıktım karanlıklarıma çırılçıplak...
Öğrendim hüznümü, yalnızlığımı ve geldim yeniden size başbelası olmaya..
Hüzünlerimi kaldırmak istedim bir ahşap dolaba, hurça teptim ayaklarımla, bağıra bağıra rezil etti beni komşulara, çıkarttım, tekrar koydum başucuma.
Beraber çıktık sokaklara, geceleri ay ışığında kavruldu ellerimiz, yollara vurduk kendimizi tanıdık karanlıklar ortasında. Gözlerimiz birbirine vurdu, tenimiz dokunmadan birbirine değdi, çürümüş tırnaklarımız yüzümüzü kesti. Alıştık acımaya ve acıtmaya..
Gündüzleri hayat bir koşturmaca.. Bir de sen ağırlaştırma hayatımı, bari geceleri gel dedim yok onu da dinlemedi.. Benim gibi huysuz, inat, aksi biri besbelli..
En çok da geceleri seviyor, geliyor başucuma konuyor.Tek tek, saniye saniye anlatıyor hüzne boğulan herşeyi.. acıtıyor.. Ne uyku kalıyor, ne dinlenme..Beni hep krizlere sokuyor.
Doktorlar dedi keselim alalım uru, başka türlü rahat bırakmaz bu seni. İnsan ruhunu yatırırmı neşter masasına, satarmı yok pahasına.. yok dedim ölürümde vermem .. Vermessen öleceksin zaten dediler, Dedim ben zaten bin kere öldüm.. En çok da mutluluklarım öldürdü beni, benim için hüzün ne ki ...Hem hazırlıklıyım ben ona, insan düşmanını tanırsa acıtmazmış acılar.. İnsanı en çok acıtan tanıyamadıkları, inandıkları sevgiler, var oluşlarmış.. Çıkarttım attım ameliyat elbisesini, çıktım karanlıklarıma çırılçıplak...
Öğrendim hüznümü, yalnızlığımı ve geldim yeniden size başbelası olmaya..