Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Nedim Bahçekapılı

http://blog.milliyet.com.tr/fikih

20 Ocak '21

 
Kategori
Üniversiteler
 

Görülmemiş zulüm!.

Görülmemiş  Zulüm!. Üstelik Devlet Eliyle..
Bugünlerde dünya medyasında manşetlere çıkan bir habere şahit oluyoruz. “Hollanda’da Hükümet  istifa etmek zorunda kaldı..”. Buraya kadar normal. Hükümetler kurulur, istifa eder, yıkılır..Ancak ilginç olan bundan sonrası, yani hükümetin yıkılma sebebi. Hollanda medyasından takip edebildiğim kadarıyla sebeb tek kelimeyle korkunç..
 
Hollanda vergi dairelerindeki memur ve üst düzey yöneticiler, iftira ve düzenledikleri sahte belgelerle büyük ekseriyetini Türklerin oluşturduğu 10 bini aşkın yabancı kökenli müslüman aileyi haksız yere suçlamış, büyük mali cezalara çarptırmış, mallarını müsadere etmiş, bunun üzerine madurlardan intihar edenler olmuş, aileler yıkılmış, kısacası ocaklar sönmüş,.
 
2012 den beri  Hollanda vergi dairesi (Belastingdienst) eliyle işlenen bu sahtecilik, iftira ve dolandırıcılıkta,  artık mızrak çuvala sığmayınca bir komisyon oluşturulmuş, -Başbakan,   Ekonomi ve Maliye Bakanı da dahil- birçok idareci ve bürokratı suçlu bulan komisyonun başkanı şu itirafta bulunmuştur: “Tespitlerimize bakarsak, iftira ve sahtecilikte dünya şampiyonuyuz.” Tabii ki bu kadar rezaletten sonra hükümetin görevi bırakmaktan başka seçeneği kalmadı.
 
Üstelik bazı yetkililer,  hala daha kamuya  açık olmayan belgelerden ve  cevaplanmamış sorulardan bahsediyor..
Bu büyük zulüm karşısında yargı süreci işletilecek mi, yoksa sembolik bir istifayla -zaten seçime iki ay kalmıştı- olay kapatılacak mı, henüz belli değil.. Bazı sol partiler ve yabancı milletvekilleri suçluların yargılanmasını istiyorlar. Tabii ki seslerinin çıkabildiği kadar.. 
 
Bu yaşanan olayı tanımlamakta insan zorlanıyor. Düşünsenize, devletin himayesi altındaki savunmasız, mazlum vatandaşa devlet eliyle uygulanan bunca zulüm.. Buna eşkıyalık mı, vatandaşına ihanet mi? ne demek lazım bilemiyorum. Dikkat edin, bu zulüm  yabancı kökenli müslümanlara yapılıyor. Olayın hukuki bir skandal olmaktan çok öte boyutları var. Bir devletin çok önemli mevkilerinde oturan onlarca, yüzlerce memur ve bürokratının böyle bir cinayeti planlayıp işleyecek kadar gözünü karartan nedir? 
Bir ülkenin imarında ve kalkınmasında bunca emeği geçen, geleceğini orada kuran bir nesle ve çocuklarına duyulan bu kin ve nefretin, ırkçılığın, ayrımcılığın sosyo-kültürel kodlarının çok iyi okunması, analiz edilmesi gerekir. Şunu da söyleyeyim, bu görünen buz dağının su üstündeki kısmından ibarettir. O ellerde daha nicesinin kanı var..
 
Eğer bu olay müslüman ülkelerin birinde yaşansaydı, şimdi kızılca kıyamet kopmuştu!.
Söylediğimiz gibi olay sembolik bir hükümet istifasıyla kapatılacak bir konu değil. Devlet eliyle saldırıya maruz kalmış bu müslüman vatandaşlar artık kendilerini nasıl güvende hissedecek..  İşte Avrupa’nın hali..
Ee.. ne diyelim, bizim ömründe Kapıkuleyi öteye geçmemiş bazı filozoflara (!) göre, ne de olsa adamlar bizden 250 yıl ileride.. 
Nerede o, “İçinizden bir “zımmi”ye (müslüman toplumda yaşayan gayrı müslim) haksızlık eden bilsin ki, kıyamet gününde onun hasmı benim” diyen Hz. Muhammed’in adaleti ve medeniyeti..
Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi...
Ey yetimler yetimi,
Ey garipler garibi;
Düşkünlerin kanadıydın,
Yoksulların sahibi...
Nerde kaldın ey Resûl,
Nerde kaldın ey Nebi?
 
Toplam blog
: 13
: 110
Kayıt tarihi
: 05.01.21
 
 

Özgün düşünceye saygılı, bilimsel kriterlere riayet etmek prensibimdir. Tarih felsefesi, hukuk ve i..