Gözler iyileşebilir

Neyin mümkün olduğundan haberdar olmanızı istiyorum: Gözler iyileşebilir, eğer uygun şartlar onlara sağlanırsa. Bütün yapmanız gereken tekrar 2- 2, 5 yaşınızdaki halinize, görme gücünüzün mükemmel olmadığı halinize geri gitmek.

3 aylıkken sadece 60 cm uzaklıktan net görebilirsiniz, daha sonraları daha ve daha iyi görmeye devam edersiniz, fakat asla iyi görmezsiniz. Olan şey şudur, siz meraklı hale gelirsiniz ve detaylara bakarsınız, aslında onları iyi şekilde görmezsiniz ama her seferinde daha fazla, daha fazla, daha fazla ve daha fazla detayı görürsünüz. Daha fazla detay gördükçe, keskinlik ve netlik geliştirirsiniz. 3yaş ile 7, 8 veya 9 yaş arasındaki fark; ileriki yaşlarda ne gördüğünüzü yetişkinlere bildirmek zorundasınızdır. Yetişkinlere “şöyle şöyle görüyorum, bu kadar bu kadar görüyorum.” Demek zorundasınızdır.

Bize olan şey şudur: zaman geçtikçe, büyüdükçe biz baktığımız şeye olan ilgimizi kaybederiz. Doğal ve büyük olan ilgimizi kaybederiz. Hayatlarımızın başlangıcı bıkkınlık ve zihinsel stres ile kaybedilmiştir. Daha sonraları zihninizde sorunlar varken, dünyaya bakmakla ilgilenmezsiniz. Böylece temel olarak kendinize, yani beyninize detaylara bakmamasını söylüyorsunuz. Şimdi diğer kısım geliyor; “Harfleri görmek zorundasınız, okumak zorundasınız.” Bu tam olarak tersi olan bölümün söylediği “Bakma, fakat gör!” çok fazla şey talep eden bir düşüncedir. “Gör!” Böylece görmek için, siz gözlerinizi kısarak bakarsınız, gözlerinizi zorlarsınız ve onlara baskı yaparsınız.

Sonuç olarak, bu zihin durumu beyninizden nihayet yeni emir dalgalarına öncülük eder ve bu emir dalgaları sizin gözünüzün şeklini değiştirir. Buna, birçok insanın geç saatlere kadar okudukları gerçeğini eklersek ki geceleri geç saate kadar okuduğunuzda ve gözlerinize dikkat etmediğinizde, onları yorarsınız. Buna bir de fiziksel çevremizi eklersek ki Romalıların amfi tiyatrolarına bakarsanız, 360 derece olduğunu görürsünüz. Bu insanların kusursuz çevresel görüşleri varmış. Bu günlerde çevresel görüşe çok zor sahip olabiliyoruz. Çünkü dışarıda karanlıkta yürüdüğümüz o zamanlara yeterince sahip değiliz. Retinanın karanlıkta uyanması 40 dakikayı buluyor ve gözbebeği büyüklüğünün 3 katı kadar genişler ve fakat çok zor yapıyoruz bunu. Bunu yapmamak retinanın merkez kısmında gerilim oluşmasına neden oluyor. Daha fazla gerilim ise kitapların sayfalarına bakmak ve odanın var olan geri kalan kısmını unutmaktır. Daha fazla gerilim ise bilgisayar ekranına bakmak ve odanın geri kalanının zihninizde kaybolmasına izin vermektir. Daha fazla gerilim, çok fazla yakın mesafelere bakmanız ve çok az uzak mesafelere bakmanız yüzündendir. Bu yüzden lensiniz çok sert hale gelir. Yakın mesafelerden uzak mesafeler doğru bakarken lens zorlanır. Çevreden sıkılmış durumda olmak ve zihinsel olarak altüst olmuş durumda olmak gibi durumların hepsi beyinden yeni emirlerin verilmesine öncülük eden koşullardır. “Bakma, ama lanet olsun gör!” İkisinden birisi olmadan yapamazsın, yani gözlüksüz...