GSM Savaşları ve Paket Sevdası

Bir pakettir gidiyor efendim. Merhum Recaizade Ekrem hayatta olsaydı ; ‘Paket Sevdası’ adında Türkiye’nin ilk GSM Savaşları romanını yazardı.

Paketim delik deşik oldu. Tarife delisine döndü cep telefonum. Telefonuma o kadar çok paket değişikliği mesajı geliyor ki; sorsanız bana, paketinin durumu ne deseniz. Ambalajını açıp içindekini görmek nasip olmadı derim.

Evet efendim; Gsm savaşları denebilecek sıcak savaşın içindeyiz. Her biri oltasına bir yem geçirmiş, telefonun ucundaki kulakları avlıyor. Yemin takısı mı, tabiiyi ki paket. Bu paket, şu paket, o paket, al ceketini bizim pakete park et.  ‘Lütfen , beni paketimle baş başa bırakın.’ diyesi geliyor insanın. Daha paketimin tadına varamadan, cazip yeni bir mesaj telefonumun ekranında beliriveriyor. Ne hikmetse hangi kutuya gitsem , ay sonu faturalarım değişmiyor . Paket değişir ama rakamlar asla… Zaten önemsenen de rakamlar efendim.

Rekabet dünyası, hedefleri var adamların … Sonu bol sıfırlı kazanç talepleri var çalışanlarından. Şu CEO’lar yokmu , sizin yatacak yeriniz var mı bilemiyorum. Paketinizi rahat oturtacak koltuğunuz var anlıyoruz da, bizim paketlere yer kalmadı. İşin şakası bir yana, biz uyanamıyoruz efendim. Öyle bir sorunumuz var . Horul horul uyuyoruz.

Evin kızı babasına seslenir;

– Babacım telefonuna yeni bir mesaj geldi .

Baba;

-Ne diyor kızım?

Kız;

- Uyusun da büyüsün paketine davet ediyorlar babacım.

Baba;

- Yese bas kızım.

Kız;

- Ama baba, daha dün Köy sandığı paketine geçmiştin.

Baba;

-Olsun kızım paket pakettir ,koy kenarda dursun.

Kız;

- Tasarruflu babacım benim, uyusun da büyüsün paketi tam sana göre.

Baba;

-Rüya gibi her hatıra, her yaşantı bana…

Neyse biz ne dersek diyelim; büyülenmiş gözlerimizden içeri her türlü paket girer. Emin olun bereket tanrısının resmini, paketin üzerine yapıştırıp uzatsalar, o bile geçer... Kimsenin ruhu duymaz.

Özürlerim ve saygılarımla aşk ola…